17 Mayıs 2007 Perşembe

Diyet yaparken nelere dikkat etmeli

Kilo fazlasý olanlar genelde aç kalarak, öðün atlayarak, hiçbir þey yemeyerek zayýflamaya çalýþýr. Oysa ki sýk sýk, azar azar yemek metabolizmayý hýzlandýrýr ve yavaþ yemeyi saðlar.
11 Mayýs 2005 â€" Uzman diyetisyen M. Turgay Köse, þok diyetler konusunda uyararak, saðlýklý bir diyetin nasýl olmasý gerektiði konusunda bilgiler verdi.

Dünya Saðlýk Örgütü'nün 2000 yýlý saðlýk raporunda þiþmanlýk, "vücutta fazla miktarda yað birikmesi sonucu ortaya çýkan ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir saðlýk sorunu" olarak tanýmlanýyor. Aþýrý besin alýmý, yetersiz fiziksel aktivite, kalýtým, nöroendokrin etmenler, psikolojik sorunlar, cinsiyet, eðitim düzeyi, evlilik, doðum sayýsý, sigarayý býrakma, alkol kullanýmý gibi faktörlere baðlý olarak geliþen þiþmanlýk tek baþýna olduðu gibi komplikasyonlarý ile de yaþam süresini kýsaltan ve yaþam kalitesini düþüren ciddi bir hastalýk.
Komplikasyonlarý arasýnda ilk akla gelenler: Kalp-damar hastalýklarý, hipertansiyon, þeker hastalýðý, bazý kanser türleri, solunum rahatsýzlýklarý, karaciðer yaðlanmasý, safra kesesi hastalýklarý, eklem hastalýklarý, adet düzensizlikleri, kýsýrlýk... þeklinde sýralanabilir.

Çaðýmýzýn bu önemli saðlýk sorununu çözmek için ne yapmalýyýz?
Her gün gazete, dergi, televizyon, internet gibi kitle iletiþim araçlarýnda onlarca "þok diyetler" ile karþýlaþýyoruz. Genel ilkeleri benzer olmakla birlikte diyet mutlaka "kiþiye özel" olarak hazýrlanýr. Çünkü herkesin metabolizmasý farklýlýklar gösterir, týpký parmak izi gibi. Öte yandan kilo fazlasý olanlar genelde aç kalarak, öðün atlayarak, hiçbir þey yemeyerek sonuç almaya çalýþýr. Böylesi bir davranýþ, vücudu açlýktan ölme paniðine sürükler ve "kýtlýk" moduna geçen metabolizma yavaþlar, yað yakmak yerine tüketilen her besini yað þeklinde depolama yoluna gider. Buna karþýlýk sýk sýk, azar azar beslenmek metabolizmayý hýzlandýrdýðý gibi, yavaþ yemeyi de saðlar. Aç kalmak ve öðün atlamak, bir sonraki öðünde hem hýzlý hem de fazla yemek yenilmesine neden olur. Bu nedenle baþta kahvaltý olmak üzere asla öðün atlamamalý, 2.5 - 3 saatlik aralýklarla beslenmeye özen gösterme önerilir.

* Þeker ihtiyacý:
Katý margarin, tereyaðý, kaymak, krema, mayonez, cipsler, soslar, kuruyemiþler gibi enerji deðeri yüksek, öte yandan hiçbir besleyici deðeri olmayan yaðlý yiyeceklerden, kýzartma ve kavurma iþlemlerinden olabildiðince kaçýnmakta da yarar var.
Þeker ve þeker içeren besinler (bal, reçel, pekmez, hazýr meyve sularý, gazlý içecekler, tatlýlar vs) kana tamamen ve hýzla karýþýrlar. Pankreastan salýnan insülin hormonu ile kan þekeri düþer ve tekrar tatlý yeme isteði doðar. Dolayýsýyla þeker ve þeker içeren besinler kan þekerinde ani dalgalanmalara yol açarlar. Halbuki þeker tadýndan vazgeçemeyenler için üretilen, þeker yerine kullanýlabilen, ayný tadý verebilen, saðlýk açýsýndan sakýncasý bulunmayan, düþük kalorili veya kalori içermeyen yapay tatlandýrýcýlar ile kan þekerindeki dalgalanmalarý ve tatlý isteðini ortadan kaldýrmak mümkün olabilir.

* Su:
Suyun; alýnan besinlerin sindiriminden, metabolik atýklarýn dýþarý atýlmasýna kadar her aþamada çok önemli görevleri var. Bu nedenle günlük sývý tüketimi arttýrýlmak önemli. Katkýsýz, en iyi çözücü su olduðu için günde 8-10 bardak su içilmesi gerekir. Her ne kadar þekersiz tüketilmesi önerilse de çay, kahve, bitki ve meyve çaylarýna þeker yerine yapay tatlandýrýcýlardan da katýlabilirsiniz. Gazlý içeceklerde de light olanlarý tercih etmeniz daha uygun düþer. Þeker yerine tatlandýrýcý kullanýmý ile düþük kalori içeren farklý lezzetler yakalamanýz mümkün.

* Posalý yani lifli besinler:
Ayrýca posalý yani lifli besinlerin tüketimi arttýrýlmak gerekir. Posalý besinler kan þekerini, kan basýncýný (tansiyonu) ve kan kolesterolünü istenilen seviyede tutmaya yardýmcý olur. Midede, su ile birlikte hacimleri 20 katý kadar þiþer; tokluk ve doygunluk hissi saðlar. Ayrýca dýþkýlama sayýsýný ve sýklýðýný arttýrýr. Kabýzlýk þikayeti varsa ortadan kaldýrýr, böylelikle kilo vermeye de yardýmcý olurlar. Kalýn baðýrsak kanserinden koruyucu etkileri de bulunur. Bu yüzden haftada 2-3 kere kurubaklagil yenmesi tavsiye edilir. Ayrýca buðday ekmeði yerine kepek, çavdar, yulaf ekmeðini; pirinç yerine de bulguru tercih etmekte yarar vardýr. Hatta pirinç, makarna, eriþte ve unun da kepekli olanlarýný kullanmak daha saðlýklý olacaktýr. Sebze ve meyveler de posa içerir. Ancak posalarý kabuk ve kabuða yakýn yerlerde bulunduðu için, soyulmadan yenilebilenleri iyi bir þekilde yýkadýktan sonra kabuklarý ile tüketmek her zaman için daha yararlý olur.

* Spor:
Diyete ilave olarak mutlaka spor da yapýlmasý gerekir. Dünya Saðlýk Örgütü en çok tempolu yürümeyi önerir. Bunun dýþýnda; çok hafif tempoda koþma, bisiklete binme, yüzme, tenis, aerobik ve jimnastik tarzý kalbi çalýþtýran sporlar yapýlmasý da uygun görülür. Sporu asla ödev olarak görmeyin. Sporda amaç; metabolizma hýzýný düþürmemek, kilo verirken bir noktada aðýrlýðýn sabit kalmasýný önlemek, verilen kilolarýn kalýcý olmasýný saðlamak ve en önemlisi saðlýklý yaþama adým atmaktýr. Sonuçta "1 saat" dediðimiz günün sadece % 4'üdür. Kendinize egzersiz için zaman ayýrýn ve mutlaka bu hakký kullanýn.

Hiç yorum yok: