14 Nisan 2007 Cumartesi

Ruh sagligi da mideden geciyor!!!!!!!!!!!!!





Beyinde sinirler arasinda iletisimi saglayan bazi maddeler, besinlerle yapiliyor. B12 vitamini gibi besin ogeleri eksik alinirsa depresyon goruluyor. Sarap da maya hassasiyeti olanlarda depresyon nedeni. Seker ve hamur isleri panik atak yapabiliyo



Depresyon, panik atak gibi bircok ruhsal hastaliktan hem korunmak hem de bu rahatsizliklari hafif gecirmek icin dogru beslenme cok onemli. Istanbul Teknik Universitesi Gida Fakultesi'nde de dersler veren beslenme uzmani Doc. Dr. Huriye Wetherilt, zihinsel islevlerle beslenme arasinda siki bir iliski oldugunu soyluyor. Kotu beslenme tarzinin depresyon basta olmak uzere pek cok rahatsizliga neden oldugunu anlatan Wetherilt'in sorularimiza yanitlari soyle:
Beslenme ruhu nasil etkiler?
Beynimizde, sinir sistemimizde, sinirler arasinda iletisimi saglayan norotransmiter denilen maddeler bulunur. Norotransmiterler, besinlerde bulunan ogelerden yapiliyor. Besin ogelerinin yetersiz alinmasi durumunda merkezi sinir sistemi yeterince calismaz. Depresyonda besin ogeleri kronik olarak eksik olursa beyinsel ve zihinsel islevler aksiyor. Ama bu besin ogeleri dengeli alinirsa hic olmazsa depresyonun etkinligi hafifletilir.
Panik atakta ise adrenalin hormonu etkin. Devamli pogaca gibi hamurlu, cok sekerli, gazli icecekler ve hazir meyve sulari tuketmek zararli. Cunku bunlar insulin hormonunda inis-cikislara neden oluyor. Bu beslenme tarzinda insulin salgisi artiyor. Bu durumda bobrek ustu bezleri adrenalin salgiliyor ve fazla heyecan, panik atak olusuyor. Kan sekeri hizli bir sekilde dusunce de depresif durum olusuyor.
Ne tip beslenme tetikliyor?
Beynimizi amino asitler besler. Depresyonda en onemli etken serotonin duzeyinin yetersiz olmasi. Serotoninin de ana kaynagi triptofan denilen madde. Amino asitlerden yetersiz beslenen kisilerde bu maddenin de eksik olmasi soz konusu. Depresyonun bir baska nedeni de adrenalinin az olmasidir. Adrenalinin kaynagi tyrison (trizon) amino asitidir. Tyrison'dan adrenalin yapiliyor, triptofandan da serotonin yapiliyor.
Amino asiti nelerden alabiliriz?
Amino asitler, vucut proteinlerimizi olusturur. Bunlar beyin hucrelerinin gelismesi ve normal calismasi icin elzem olan DNA, protein, enzim ve sinir hucreleri arasi iletisimi saglayan dopamin, serotonin, norepinefrin gibi maddelerin (norotransmitter) on maddeleridir. Amino asitler, yumurta, et, balik, sut, yogurt gibi hayvansal gidalarda beynin yararlanmasi icin en iyi oranlarda bulunurlar. Ancak mercimek, nohut, fasulyede de vardir.
Eger tam bugday unundan yapilmis ekmek veya tahil taneleriyle birlikte tuketilirlerse protein degerleri hayvansal proteininkine yaklasir.
Depresyon ve panik atakta nasil beslenmek gerekiyor?
Bu sorunlari olanlar seker, saf nisasta, kafein (cay, kahve, gazli icecekler), alkol ve katki maddeli besinleri cikarmali. Seker, saf nisasta ve kati yaglardan arindirilmis bir diyette balik, omega 3 yag asitleri, zeytinyagi, findik, gerekirse doktor kontrolunde B grubu, C ve D vitaminleri, demir, cinko, selenyum ve ozellikle magnezyum eklenir. Serotoninin yapiminda niacin, B6 ve cinko onemli. Niacini etten, ekmekten alabiliriz. Adrenalinde de niacin, folik asit ve B12 onemli. Kurubaklagiller, findik, badem, ceviz ve tam bugday ununda var bu maddeler.
B12 cok onemli ve bunu ancak et, tavuk, balik, yumurta, sut, peynir gibi hayvansal besinlerden alabiliyoruz. Nufusun yuzde 20-25'inde B12 yetersizligi var. Ayda bir-iki kez et yiyen, duzenli sut icenlerde yetersizlik olmamasi gerekiyor, ama olabiliyor. Nedeni, B12 vitaminin emilimi icin mideden salgilanmasi gereken bir maddenin yeterince salgilanmamasi. Bu madde vucutta dogal olarak var, ancak bazi kisilerde salgilanmadigi icin B12 vitamini vucut tarafindan emilemiyor.
B12 eksikliginde beyin ve sinir sisteminde geri donusu olmayan harabiyet olusur ve depresyona neden oluyor. Depresyonun bir nedeni de tiroid hormonunun yetersiz calismasidir. Psikiyatrlara basvuran hastalarin ilk once triodine bakilmali, ardindan antidepresan verilmeli.
Folik asit ve C vitamini de depresyonda cok onemli. C vitamini taze meyve ve ozellikle yesil yaprakli sebzelerde bulunuyor. Yine depresif hastalarda magnezyum yetersizligi olabiliyor. Depresyonlu hastalarda tablet seklinde verilebilir. Cinko duzeyi yetersiz olursa bu da depresyona neden olabilir. Ozellikle hamileler ve emzirenlerde eksiklik olusabiliyor. Keza hamilelik sirasinda ve sonrasinda depresyon goruluyor. Orta yasin uzerindekiler baliktan veya keten tohumundan omega 3 yag asitleri almali.
Tuketilen baligin kultur degil denizde yasayan balik olmasi onemli. Cok kilolu olmanin da getirdigi depresyonlar var. Ozellikle genc kizlarda bunu goruyoruz. Hamur, seker, tursu, sirke, sarap gibi gidalar maya hassasiyeti olan kisilerde depresyona neden olabiliyor. Bagirsak mukozasina hasar verdikleri icin vucuttan atilmasi gereken toksinler atilamiyor ve vucutta emilip depresyona neden olabiliyor.
Maya hassasiyeti nasil anlasilir?
Kan sekerinde dusmeler, bas agrilari, saclarda dokulme, tirnaklarda kirilmalar, genel bir nefes darligi seklinde kendini gosterebiliyor. Depresyonun kaynaginda bu hassasiyet yatabilir. Yine alerjilerde asiri histamin salgilanmasi depresyona neden olabiliyor. Genel olarak aldigi gidalarda agir ����l, aflatoksinler (kirmizi pul biberde, bulgur, misir, fistik ve cevizde bulunan kuf) depresyona neden olabilir. Cunku sinir sistemine zarar veriyor.




Menopozda soya fasulyesi
Regl donemi, dogum sonrasi ve menopozda gorulen depresyonlarda nasil beslenilmeli?
B tur depresyonlar hormon duzensizliklerine baglidir. Alkol, tuz, cay, kahve, kola gibi iceceklerle kati yaglarin sinirlanmasi; balik yaglari B6, kalsiyum, folik asit, cinko, magnezyum ve soya fasulyesi takviyesi bu sikintilarin giderilmesinde yararli. Soya ostrojeni, menopozda sik gorulen gece terlemelerini, ates basmalarini ve kemik yikimini kontrol altinda tutabiliyor
Depresyondaysak nasil beslenerek hastaligi hafifletiriz?
Dogal, dengeli, duzenli beslenir, katki maddeli urunler tuketilmezse hafifletilebilir. Tam bugday unundan yapilmis ekmek, peynir, kolesterolu yoksa tereyagi da yenebilir. Tereyaginin probiyotik etkisi de var. Ozellikle mevsiminde bol olan sebze ve meyveler tuketilmeli. Yogurt, sut, peynir yenmeli. B grubu vitaminler yeterince alinir, asiri unlu, sekerli, gazli iceceklerden uzak durulursa da depresyon hafif gecebilir. Depresif insana B grubu vitaminler, cinko ve C vitamini iceren antioksidan karisimli tabletler onerilebilir. Burada asiriya kacinilmamali fazla doz sinir harabiyetleri yapiyor. Ozellikle B6 vitamini hamilelerde fazla kullanildiginda dusuk yapabiliyor.
Ailesinde depresyon olanlar riski azaltabilirler mi?
Depresyon anne babada varsa cocukta da ciddi bir etken. Bu durumda beslenmeye dikkat edilmeli. Depresyonun onlenmesinde soya fasulyesi ve yumurtanin sarisinda bulunan lesitin, colin gibi maddeler onemli. Cunku bunlar norotransmiterlerin on ogeleri.


Gulemiyorsan, ogren...
Depresyon ve Panik Bozukluk Merkezi Yoneticisi Psikiyatr Dr. Nihat Kaya'ya gore hem depresyon hem de panik atakta yapilabilecekler var. Iste Kaya'dan 'Dogal On Altin Kural':
  • Pozitif dusunce ve kararlilik.
  • Doga kanunlarina ve genel haline uyum, doganin onemli bir parcasi bilinciyle hareket etmek.
    Dengeli, duzenli beslenmenin yani sira biyolojik saatin sonbahar-kis bakimini gerceklestirecek yiyecek iceceklere dikkat etmek.
    Duzenli egzersiz, hareketlilik.
  • Sonbahar-kis gelmeden once bu mevsimlerle ilgili hedefler koymak ve arkadas gruplari olusturmak.
  • Tembel, miskin, bezgin, mutsuz ve bagimlilik davranislari olan arkadaslardan uzak durmak.
  • Mizahla ilgilenmek, mutlaka gulmek, gulemiyorsak ogrenmek.
    Aile degerlerini onemsemek.
  • Hangi iste olursa olsun isini onemseme, isin hakkini vermek.
  • Temel insani degerlere sahip olma, kisilikli, nitelikli insan olmak.
  • Cok bekletirse erkek ...........





    Bilimsel bir arastirmaya gore hamile kalmak icin uzun sure bekleyen kadinlarin erkek bebek sahibi olma orani artiyor.
    BBC - LONDRA - Kadinlar hamilelik icin ne kadar uzun sure caba gosterir ve beklerse, erkek cocuk sahibi olma ihtimalleri de o kadar artiyormus.
    Hollandali arastirmacilar, 2001-2003 yillari arasinda dogum yapan 5 bin 283 kadini analiz etti. Hamile kalmak icin bir yildan fazla ugrasan 498 kadinin erkek cocuk dogurma orani yuzde 58 cikarken, bebek icin bir yildan kisa sure caba harcayan 4 bin 785 kadinin erkek cocuk sahibi olma orani yuzde 51'de kaldi. Hamile kalma cabasinin uzadigi fazladan her yil icin, erkek bebek sahibi olma orani yuzde 4 artiyor.
    Calisma, rahim boynu mukusu yapiskanliginin gebeligi etkiledigini savunan teoriyi destekliyor. Yapiskanlik arttikca, spermlerin rahimde ilerlemesi zorlasiyor. Y kromozomu ozellikli spermler daha hafif; hizli yuzebiliyor.
    Kadin, hamile kalmak icin daha uzun sure beklediginde rahim mukusu yogunlasiyor ve bu durum da Y ozellikli, yani bebegin erkek olmasini saglayacak spermlerin yuzme yeteneklerinden dolayi yumurtaya ulasma sansini artiriyor. Her 105 erkege karsin 100 kiz dunyaya geliyor.

    cikolata

    gosterimi benden yorumu sizden pps uzantisi almadigi icin zipleyip yolluyorum.

    Warning: mkdir(): SAFE MODE Restriction in effect. The script whose uid is 10002 is not allowed to access /var/www/vhosts/forum.hossohbet.com/httpdocs/tmp/2/5/4 owned by uid 48 in /includes/functions_file.php on line 112




    zipledim ama nedense bu hatayi verdi.sanirim ebatin buyuklugu nu kastetti biraz dosya boyutunu yukseltirseniz sevinirim.eklentimi bende yapabileyim.

    Ilk Yardim

    YANIK Dogrudan ates ya da yuksek isi veren fiziksel kimyasal etkenlerl karsilasma sonucu yaniklar olusur. Bu etkenler ates, elektrik, gunes, sicak su ya da yag, kimyasal maddeler, sicak ����l cisimler olabilir.

    Yanik cilt, acik yara gibi degerlendirilmelidir. Vucut bu kisimdan su kaybeder ve acik yara gibi mikroplanmaya aciktir. Toplam vucut yuzeyinin %20'sinden fazlasini etkileyen yaniklar yasamsal tehlike dogurur.

    Yaniklar, ortaya cikan tahribata gore derecelendirilir.

    1. Derece Yaniklar
    • En cok guneste fazla kalma nedeniyle olur.
    • Cildin kizarmasi ve siddetli agri ile taninir.
    • Kendiliginden iyilesip, cilt normal gorunumunu alabilir.

    Elbisesi tutusan kisi yere yatip kendi etrafinda donmelidir
    2. Derece Yaniklar
    • Kizarikliga ek olarak su dolu keseciklerin gorunmesi ile taninir.
    • En sik sicak sivilar ile olur.Agrili ve ciddi yaniklardir.
    • Su keselerini patlatmak sakincalidir.
    • Dogru bakim yapilmaz ise iz kalir. Mikrop uremesine aciktir.
    3. Derece Yaniklar
    • Cildin tamami etkilenmistir. Agri azdir. Hayati tehlike yaratacak sivi kayiplari ve iltihaplanmalar mumkundur.
    • Yaniklarda ilkyardimcinin ilk amaci, yaniga neden olan madde ya da kaynagin uzaklastirilmasidir.
    • Tutusmus kazazedenin kacmasi onlenir. Uzerine bir ortu atilarak ya da yuvarlanarak sondurulur.
    • Yanikli kazazede soyulurken cilt de soyulabileceginden elbiseler kesilerek cikartilir.
    • Tum yaniklarda ilk yapilacak islem, yanik bolgenin agri gecene ve sonra 10 dakika kadar soguk suda tutulmasidir.
    • Yaralinin uzerinde yuzuk, bilezik, saat, kunye varsa cikarilir.
    • Yanik bolge uzeri islak, temiz bir bezle ortulur.
    • Bu nitelikte malzeme yoksa acik birakilir.
    • Bilinc acik ise agizdan sulu gidalar ve su verilir. Soka karsi uygun pozisyonda tutulur.
    • Ikinci ve ucuncu derece yaniklar var ise kisi nakledilir.
    SICAK CARPMASI Guneste fazla kalma sonucu ortaya cikar. Gunes carpmasi olarak da bilinir. Kazazede asiri terlemektedir ya da terlemistir. Vucut sicakligi 40 derece ya da uzerinde olabilir. Nabiz hizli, bilinc bulaniktir. Asiri susuzluk hissi, halsizlik ve agrilar vardir.

    Bilinc kapali ise;
      • Kazazede golge, serin bir yere tasinir.
      • ABC kontrol edilir, serinletilir.

      Bilinc acik ise

      • Kazazede serin bir yere tasinir, yari oturur pozisyon verilir.
      • Su serpme, islak havlu ve hava akimi kullanilarak (yelpaze, vantilator vb.) serinletilir, su ve alkolsuz icecekler verilir.
      • Fazla giysileri cikarilir.
    SUDA BOGULMA
    • Havuz ya da denizde cirpinmakta olan kisiye suda kurtarmaalmamis kisilerin, yuzme bilseler dahi yaklasmamasi gerekir.
    • Bir tekne ile yaklasmak mumkun degil ise, ipe bagli bir can simidi ya da tahta parcasi, cirpinan kisiye yardim amaci ile atilabilir.
    • Uzun bir sirik ya da ip ile kisiye ulasmak denenebilir. Bunlar yapilamiyorsa, cirpinmalarin bitmesi beklenir .
    • Tekneye ya da sahile cikarilan kazazedenin ABC�si kontrol edilir.
    • Normal solunum ve dolasim saglandiktan sonra bilincin durumuna gore pozisyon verilir.
    • Uzeri ortulerek nakledilir.
    HAYVAN ISIRIGI Bir tahrik olmaksiniz saldirarak isiran kedi ya da kopegin kuduz olmasindan suphe edilmelidir. Kuduz mikrobu isirilmis bolgeden vucuda girer. Isiran hayvanin gozlem altina alinmasi gerekir.

    Isirilma halinde, isirik yeri hemen bol su ve sabun ile iyice yikanir. Kazazede yurutulmeden nakledilmelidir.
    Ari Sokmasi

    Ignenin girdigi yerde kizariklik, agri, kasinti, sisme olabilir. Igne hala ciltte ise duzgunce cikarilir. Igne yerine buz koyarak sogutma yapilir. Alerjisi olanlar, astimlilar, agizdan sokulanlar, cok sayida ari tarafindan sokulanlarin hemen nakli gerekir.
    Yilan Sokmasi

    Yilan zehirlenmelerinde isirik yerinde agri, sislik, morluk, hassasiyet vardir. Sokulan yer hareket ettirilmeden yikanir. Isirilan yerin birkac cm yukarisina bogucu sargi uygulanir. Isirik yeri 0.5 cm kesilerek ve elle sivazlanarak zehrin kismen cikmasi saglanir. Yaranin emilmesi etkili degildir ve zararli olabilecegi icin uygulanmamalidir. Isirik yerine buz uygulanabilir. Kisinin yatarak nakli saglanir.
    Akrep Sokmasi

    Akrep sokmasinda yara yerinde agri ve uyusukluk olur. Solunum bozulabilir. Sokulan bolge yikanir, buzla sogutulur, sokulan kol veya bacakla vucut arasina bogucu sargi uygulanilarak akrep antiserumu bulunabilecek bir merkeze yatarak nakledilir.

    * Bu yayin Ankara Tabip Odasi Ilkyardim Egitimi Komisyonu Ilkyardim Egitimi Kursu Ders Notlarindan Alinmisir

    Kalp KrIzI BelIrtIlerI!

    Sersemlik hissi, terleme, bulanti-kusma, nefes darligi, carpinti, soguk terleme... Goguste sikistirici veya baski tarzinda agri ve dolgunluk hissi, kalp krizi gecirenlerde en sik rastlanan sikayet. Basta gelip gecici olabilir. Bu agri 15 dakikadan uzun suruyorsa kalp krizi akla gelmeli. Kisa suren agrilar, spazmla ilgili olabilir. Kalp krizinin oncusu niteligindedir ve gecer diye vakit gecirilmemeli. Gogus agrisi omuza, kollara, sirta, ceneye, mideye yayilabilir.

    Sersemlik hissi, terleme, bulanti-kusma, nefes darligi, carpinti, soguk terleme veya bas donmesi de gogus agrisina eslik edebilir veya tek basina ilk belirti olabilir.

    Suphesi olanin ilk yapacagi ne olmali?

    1- Ambulans veya tibbi mudahale ekibini arayin. Ulasilamadigi takdirde birinin sizi acile getirmesini saglayin. Mecbur kalmadikca araba kullanmayin.

    2- Kanin damar icinde pihtilasmasini geciktirmek icin 300 mg midede cozunen aspirinlerden 1 adet cigneyin, butun olarak icmeyin.

    3- Eger onceden size onerilen dil alti ilaci varsa, bir tane alabilirsiniz.

    Risk faktorlerine sahipseniz, kalp krizini dusunduren belirtiler basladiginda mutlaka saglik merkezine basvurun.

    Zaman onemli mi? Hangi dakikalar kritik oneme sahip?

    Kalbi besleyen atar damarlarda kan akiminin kesilmesi sonucu kalp krizi meydana gelir. Kan akimi kesilmesi cogunlukla damar sertligi olan bolgenin pihti ile aniden tikanmasi sonucunda olusur. Uzun suren spazm da kalp krizine yol acabilir. Kalp krizi kalp kasinin olumu anlamina gelir. Olen hucreler kendini yenileyemez ve onaramaz. Yerine kasilmayan yara dokusu olusur. Bunun icin zamanlama altin degerindedir. Sikayet baslangicindan itibaren ilk saatler cok onemlidir. Her gecen dakika daha fazla hucre olumu demektir.

    Kriz belirtileri baska sorunlarla karisabilir mi?

    Kas ve iskelet sistemini ilgilendiren sikayetler, akciger ve mide hastaliklari, psikolojik sebepler, benzer belirtilere yol acabilir.

    Kalp krizi gecirenin yanindakilere dusen gorevler?

    Suuru kapali biriyle karsi karsiya iseniz oncelikle hava yolunun acik olup olmadigina, soluk alip almadigina, daha sonra da nabiz ve tansiyonuna bakilmali. Sonrasinda hasta vakit kaybetmeden acil servise goturulmeli.

    Hastaneye ulasildiginda neler yapilacaktir?

    Hastanede pihti cozucu ilaclar damardan verilerek, koroner damarlara balon ve/veya stent uygulamasi yapilarak veya acil by-pass cerrahi ile kalbin kanlanmasinin tekrar saglanmasi gerekir. Kalp krizi suresince ciddi ritim bozukluklari olusabilir. Bunun sonucunda kalp hayati organlara yeterli kan akimi saglayamaz. Kalbin normal calismasini hizli bir sekilde saglamak gerekir. Bunun icin kalp masaji veya imkan varsa elektriksel sok ve ilaclar kullanilir.

    Kalp krizi risk faktorleri nedir?

    35 yas uzeri erkekler, 45 yas uzeri veya menapozdaki kadinlar, sismanlik, seker hastaligi, hipertansiyon, sigara icimi, iyi kolesterolun (HDL) dusuk olmasi (45mg/dl alti), kotu kolesterolun (LDL) yuksek olmasi (130 mg/dl ustu), atar damar tikanikligi saptanmis olmasi (onceden kalp krizi, felc, ayak damar tikanikligi vb.), duzenli egzersiz yapilmamasi, stresli yasam, birinci dereceden yakinlarinda (anne, baba, kardes ve cocuklarinda) erken yaslarda damar tikanikligi saptanmasi, riski artiriyor.

    Cocuklar icin saglikli beslenme projesi...



    Saglik ve Milli Egitim Bakanliklari'nca yurutulen ''Ilkogretim Cocuklari Icin Saglikli Beslenme'' projesi cercevesinde, ogrencilere okullarda egitim veriliyor. Oncelikle Ankara genelindeki baslatilan proje kapsaminda, beslenme uzmanlari ve gida muhendisleri ilkogretim okullarinda cocuklara saglikli beslenme icin yapilmasi gerekenleri anlatiyor.


    Uzmanlar, okul kantinlerinde de incelemelerde bulunarak, hijyen sartlarina sahip olmayanlari Tarim Bakanligi'na bildiriyor.

    Proje cercevesinde gecen yil 50 ilkogretim okulunda 25 bin dolayinda ogrenciye ulasilirken, bu ogretim yilinda simdiye kadar 18 okulda 11 bin ogrenciye egitim
    verildi. Proje 2006 yilinda ise Turkiye geneline yayginlastirilacak.

    Okullarda egitim veren uzmanlar, slayt gosterisi esliginde, soru-cevap seklinde saglikli beslenme konusunda bilgiler aktariyor.

    Gelisme caginda mutlaka alinmasi gereken sut, yumurta, et ve tavuk gibi besinler ve yararlari anlatilirken, gerekli besinlerin alinmamasi halinde vucudun ugrayacagi hasarlara da dikkat cekiliyor.

    Egitim oncesi ve sonrasinda yapilan testle de cocuklarin edindigi bilgiler olculuyor. Bu testlerin proje sonunda hazirlanacak rapor icin temel teskil etmesi amaclaniyor.

    Cocugun hergun tuketmesi gereken besinler

    Proje kapsaminda ogrenciler okulda egitilirken, velilere de cocuklarinin saglikli beslenmesi icin bir mektup gonderiliyor.

    Cocugun eskisinden daha fazla ev disinda beslendigine dikkat cekilerek, ''Cocugunuzun her sevdigi besin onun icin yararli mi?'' sorusu yoneltiliyor.

    Mektupta, bir ilkogretim ogrencisinin her gun tuketmesi gereken besinler ve miktarlari soyle anlatiliyor:

    -Kemikleri, disleri ve kaslarinin gelisimi, yasina ve agirligina gore ideal boy uzunluguna sahip olabilmesi icin 2-3 su bardagi sut veya yogurt, bir kibrit kutusu buyuklugunde peynir,

    -Beyin gelisimi, hastaliklara karsi direncli olmasi ve
    kansizliktan korunmasi icin 2-3 kofte buyuklugunde et (tavuk, balik veya hindi), haftada 3-4 kez 1 adet yumurta, haftada 3-4 kez 1 porsiyon kurubaklagil,

    -Hastaliklara karsi daha guclu olmasi, gozlerinin, dislerinin, cildinin sagligi ve kabiz olmamalari icin 5 porsiyon taze sebze veya meyve,

    -Enerji saglamasi, sinir sisteminin guclenmesi icin 4-6 orta dilim ekmek, 1 porsiyon pilav, makarna veya 1 orta dilim borek, 1 kase corba.

    3 ana 2 ara ogun

    Mektuptaki, saglikli beslenmeyle ilgili oneriler de sunlar:

    -Cocugunuzu gunde 3 ana 2 ara ogun olarak besleyin,

    -Sabah kahvaltisi yapmadan gune baslatmayin, ogun atlatmayin,

    -Ara ogunlerde cocugunuzun beslenmesi icin meyve, ayran, sut, taze meyve sulari, peynirli sandvic, kucuk kek veya pogaca gibi besinleri tercih edin,

    -Iyotlu tuz tuketin, tuzu yemege ocaktan indirmeye yakin katin,

    -Cocugunuzun gunde 2-2.5 litre su/sivi tuketmesini saglayin,

    -Beslenme cantasini, evde yapilmis tost, yumurta, kek, pogaca,
    borek, taze meyve, ayran, salatalik, domates ve havuc gibi
    yiyeceklerle hazirlayin,

    -Beslenme cantasinin temizligine cok dikkat edin,

    -Cocugunuzu acikta satilan besinleri almamasi konusunda uyarin,

    -El yikama ve dis fircalama aliskanligi kazandirin,

    -Cocugunuza yeterli ve dengeli beslenme aliskanligi kazandirmak icin ornek olun, asiri yagli, tuzlu ve sekerli besinler yerine saglikli besinler secmesini tesvik edin,

    -Cocugunuzun hareketli bir yasam surmesine dikkat edin, herhangi bir spor dali ile ilgilenmesi konusunda destekleyin.

    Yumurta, en ucuz protein kaynagi...



    Yumurtanin tek basina yenmesinin yani sira, sebze ve makarna gibi besinlerle birlikte tuketilmesinin besin degerini artirdigi ve insan sagligina olumlu yonde katki sagladigi bildirildi.


    Erciyes Universitesi�nde gorevli Diyetisyen Dr. Nurten Budak, yumurtanin anne sutunden sonra en kaliteli protein iceren, buyume ve gelismeye katki sagladigi gibi goz sagligi ve bagisiklik sistemi icin gerekli olan A vitamini ile vucutta kan yapiminda rol oynayan demir icin iyi bir kaynak oldugunu soyledi. C vitamini yonunden zengin sebzeler ile makarna gibi tahillarin, protein, demir ve A vitamini icin iyi bir kaynak olan yumurta ile birlikte tuketilmesini isteyen Dr. Budak, �Yumurta ile sebzeler ve tahil grubu besinler birlikte tuketildiginde, yemekler daha dengeli hale gelmektedir. Yumurtali ispanak, kabak yemegi, menemen ve patatesli mihlama yumurtali sebze yemeklerine en iyi ornektir. Insan vucudunun ihtiyac duydugu vitamin ve minarellerin ayni anda alinmasi saglik acisindan son derece onemli. Ayrica, damak tadina uygun lezzetli yemekler ortaya cikiyor'' dedi.

    GergInlIGe DIyet:::

    SABAH

  • Bol Tahilli kahvalti. Musli (Yulaf ezmesi, bugday, elma kurusu, findik, ceviz, badem, keton tohumu, misir gevregi)
  • ilik sut
  • Musliye tarcin katilabilir.

    -Ara Ogun-
  • Elma kompostosu (Az sekerli yapilmali)

    OGLEN
  • Bol yesil salata (Salataya feslegen, nane katilabilir.)
  • Orta buyuklukte beyaz et veya yogurt, peynir veya omlet.

    -Ara Ogun-
  • Bir bardak ayran. Bir-iki saat sonra meyve veya komposto (Cok az sekerli)

    AKSAM
  • Karbonhidrat (Makarna, pirinc)
  • Sulu yesil sebze
  • Bakliyat (Mercimek, fasulye, nohut, soya)
  • Yemeklere zencefil katilabilir. Aksam yemeginden sonra, taze meyve, uc-dort adet badem, uc-dort adet findik yemeli. Gun icerisinde rezene cayi, ilik veya sicak....................................COK COK GERGIN OLMAKTANSA DENEMEKTE YARAR VAR DIYE DUSUNUYORUM.......
  • "Beyin hasari" olusan hastalarin durumu ....




    Beyin hasari sonrasi olusan sonucun, hem hastalar hem de aileleri icin buyuk sosyal ve ekonomik onemi vardir. Bircok sebebe bagli olarak beyinde hasar olusur. Norolog Doc. Dr. Serdar Dag beyin hasari olusan hastalarin durumunu Mynet okurlari icin yazdi.

    Bu sebeplerden onemli olan bir kacini siralarsam:

    1)Beyin damarlarinin tikanmasina bagli olusan beyin hasarlari

    2)Beyin kanamasina bagli olusan beyin hasarlari

    3)Kafa travmasina bagli olusan hasarlar ( trafik kazasi,dusme vs)

    4)Beyin tumorlerine bagli olusan hasarlar

    5)Beynin enfeksiyonlarina (menenjit,ensefalit vs) bagli olusan hasarlar

    6)Beynin ilerleyici veya kalici hastaliklarina bagli olusan hasarlar (MS,vs)

    Nedeni ne olursa olsun olusan hasarin derecesi, hastanin tum yasamini etkiler. Ben bugun beyin hasarina neden olan hastaliklarin tedavisinden ziyade tedavisi olmus ve eve cikartilmis, beyin hasarina bagli sakat kalmis hastalarin durumundan bahsetmek istiyorum.

    Beyin hasarlarini soylece siralayabiliriz.

    1)Koma hasta kendinden ve cevresinden haberdar degildir.

    2)Agir sakatlik: Hastalarin gunluk yasaminda destege gereksinimleri vardir.

    3)Orta dereceli sakatlik: Hastanin destege ihtiyaci yoktur.Ancak sakatlik vardir.Hata ise donebilir de donmeyebilirde.

    4)Iyi duzelme: Hasta iyidir. Ancak daima tam bir iyilesme yoktur. Hasta gunluk aktivitesine donebilir.

    Hastalar tedavi olup eve cikinca yukarida bahsettigim beyin hasari derecelerinin bir tanesinin durumunda olur. Hasar ilerleyiciyse (kotu huylu tumor, ilerleyici beyin hasari ile giden hastaliklar.. vs) zaten yapilacak pek fazla bir sey yoktur. Fakat olmus bitmis bir hasarsa hasta ozellikle orta veya iyi dereceli sakatlik durumu icine giriyorsa; hastanin daha iyi olmasi icin ilac ve fizik tedavi olmasi bence sarttir.

    Beyin hasari sonrasinda uzunca tedavi gormus ve daha sonrasinda eve cikartilan hastalar cok uzun ve pahali bir tedavide gectikleri icin hasta genelde hayata kus depresyonda; hasta yakinlari da maddi, manevi cokuntu icine girdikleri icin umutsuz ve bos vermis olurlar. Cunku bu hastaliklarin tedavisi igne ille kuyu kazmak gibidir. Bu hastalarin beyin hasarina sebep olan hastaliklarinin tedavisi surerken destek tedavisinden yoksun birakilmamasi gerekir.

    Maalesef ulkemizde bu tur hastalar, hekim ve yakinlari tarafindan kaderine terk edilir. Bu tur hastalar uzun sure tedavi gordukleri icin kas yapilari zayiflar vucut direncleri duser, enfeksiyonlara daha cabuk yakalanirlar el ve bacak extremite hareketleri tam olarak yapamazlar yurumeleri konusmalari is yapma yetenekleri bozuktur. Tabi ki bu aktivitelerin cogu beyin hasari sonucu olusmustur. Fakat,uzun sure yatmaya ve hareketsiz kalmaya bagli olarak beyin hasari sonrasinda olusan kayiplar disinda kalan bolgelerde de aktivasyon kaybi olur.

    Bu tur hastanin hastaliklarinin tedavisi yaninda; kaslari gelistiren enfeksiyonlari onleyen ruh halini duzenleyen ve bu tedavilerin yaninda hastayi gunluk hayat aktivitesini kazandiracak fizik tedavi yapmak gerekir ve bu sarttir. Biz bu tedavilere destek tedavisi diyoruz.Beyin hasarinin derecesine gore ve tedavinin iyi duzenlenmesi yuz guldurucu sonuclar vermektedir. Bu konuda deneyimli bir hekim iyi bir destek tedavisi ile basarili sonuclar alabilir. O halde; bu tur hastalari kaderine terk etmeyelim. Cunku bu tur hastalarin topluma kazandirilmasi ve aktivitasyonlarinin olabildigince iyi hale gelmesi destekten kurtulmasi hastanin kendisi kadar yakinlar icinde bir kazanctir.

    Yazi: serdar.dag65@mynet.com

    En SaGlikli 60 BesIn MaddesI

    EN SAGLIKLI 60 BESIN MADDESI



    BESINLER

    NELERI ICERIYOR?

    NEYE YARIYOR?

    ELMA

    Pektin, Bioflanovoid, C vitamini

    Kolesterol duzeyini dusuruyor, bagisiklik sistemini guclendiriyor.

    ENGINAR

    Cynarin, bol miktarda B ve C vitamini

    Kan sekerini duzenliyor. C vitamini kalbi guclendiriyor.

    AVOKADO

    Doymamis yag asidi

    Kalp ve kan dolasimi icin birebir. Kansere karsi koruyucu

    MUZ

    Potasyum, B6 vitamini, Serotonin, Magnezyum

    Rahatlatiyor ve uyumaya yardimci oluyor.

    FASULYE

    Demir, Kalsiyum, B ve C vitamini, Protein

    Kan ve hucre yapimina yardimci oluyor.

    BROKOLI

    Magnezyum, A ve C vitamini, Potasyum

    Kansere karsi koruyor, kaslari guclendiriyor.

    ESMER BUGDAY

    Lysin, Lezithin

    Beyni ve sinirleri besliyor, ogrenmeyi guclendiriyor.

    MANTAR

    Sodyum, Potasyum, Kalsiyum, Magnezyum

    Kaslari guclendiriyor, sac ve tirnaklari besliyor.

    ACI MARUL

    Yasamsal onem tasiyan maddeler, Eser element, Potasyum, Fosfor

    Yag ����bolizmasini duzenliyor, felc riskine karsi koruyor.

    BEZELYE

    Bitkisel protein, Magnezyum

    Kolesterol duzeyini dusuruyor, bgirsak kanser riskni azaltiyor.

    CILEK

    C vitamini, Kalsiyum, Potasyum

    Bagisiklik sistemini guclendiriyor, ����bolizmayi harekete geciriyor.

    REZENE

    C vitamini, Ucucu yaglar, Demir, Potasyum, Kalsiyum

    Oksurugu onluyor, vucuda oksijen alimini artiriyor.

    KUMES HAYVANLARI

    Protein, Potasyum, Magnezyum, B vitamini, Cinko

    Bas agrisi sorununa karsi etkili, stresten arindiriyor.

    GREYFURT

    Folikasit, C vitamini

    Kan basincini azaltir, kan yapimini artirir.

    YULAF

    Karbonhidrat, Demir, Magnezyum, B vitamini

    Enerji sagliyor, kas kramplarini onluyor, idrar sokturuyor.

    KUSBURNU

    Likopen, C ve E vitamini, Demir

    Soguk alginligi ve gribe karsi onleyici etkiye sahip.

    RINGA BALIGI

    Omega3 yag asidi, Sodyum, Potasyum

    Damar sertligini ve yuksek tansiyonu onluyor.

    AHUDUDU

    C vitamini, Potasyum, Kalsiyum, Demir, Folikasit

    Virus ve bakterilere karsi koruyor, tumor olusumuna engel oluyor.

    MURVER

    Potasyum, B1 vitamini, C vitamini

    Terleten ve oksurugu azaltan etkiye sahip. Kabizliga iyi geliyor.

    YOGURT

    Kalsiyum, Riboflavin, B12 vitamini

    Bagirsak kanserine karsi bagisiklik sistemini guclendiriyor.

    FRENK UZUMU

    C vitamini, Niasin, Kalsiyum

    Sinir ve bagisiklik sisteminin guclenmesini sagliyor.

    PEYNIR

    Protein, Sodyum, Potasyum, Kalsiyum

    Kemikleri guclendiriyor, sinirleri koruyor.

    HAVUC

    A vitamini, Selenyum

    Sperm uretimini sagliyor, vucudu enfeksiyonlara karsi koruyor.

    PATATES

    Mieraller, C vitamini, Bitkisel Protein, Potasyum

    Kansere karsi koruyucu, vucudu toksinlerden arindiriyor.

    KEFIR

    Asit laktik, Asit laktik bakterileri

    Bagirsak enfeksiyonuna, kabizliga ve gaza iyi geliyor.

    KIVI

    C vitamini, Karotionid, Flavonoid

    Zayiflatiyor, bagisiklik sistemini guclendiriyor.

    SARIMSAK

    Quercetin, Ajoene ve Allisin

    Kansere karsi bagisiklik sistemini guclendiriyor.

    SOM BALIGI

    Omega3 yag asidi ve D vitamini

    Kemikleri guclendiriyor, meme kanseri riskini azaltiyor.

    PIRASA

    Allisin, Cinko, Manganez, Selenyum

    Kan basincini dusuruyor, kalbi ve damarlari guclendiriyor.

    MERCIMEK

    Cinko ve Aminoasit

    Yorgunlugu gideriyor, strese karsi etkili

    MISIR

    Cinko, Magnezyum ve B vitamini

    Stresle savasiyor, bagirsak kanserini onluyor.

    USKUMRU

    Omega3 yag asidi, D, B6-B12 vitaminleri ve Iyot

    Kan basincini dusuruyor, moral yukselten etkiye sahip

    MANGO

    A ve B vitamini, Cinko

    Cinsel enerjiyi yukseltiyor,orgazm yetenegini artiriyor.

    DENIZ BITKILERI

    Omega3 yag asidi, Pantothenik asit

    Kolesterol duzeyini dusuruyor, kalp krizi riskini azaltiyor.

    SIYAH TURP

    C vitamini, Kalsiyum, Potasyum, Demir

    Bagisiklik sistemini ve kan dolasimini guclendiriyor.

    KAVUN

    Mahnezyum, Potasyum ve Kalsiyum

    Vucuttaki su duzeyini ayarliyor, idrar olusumunu artiriyor.

    SUT

    Kalsiyum, D, A ve B2 vitaminleri

    Kemik olusumunu tesvik ediyor, bagirsak kanserine karsi koruyor.

    PEYNIR SUYU

    Sodyum, Potasyum, Kalsiyum, Laktik asit bakterileri

    Sindirim sistemi sikayetleri ve mide yanmasina karsi iyi geliyor.

    CEVIZ, FISTIK, FINDIK

    B ve E vitamini, Cinko, Demir

    Sakinlestiriyor, uyumayi sagliyor, stresi azaltiyor.

    ZEYTINYAGI

    Doymamis yag asidi, E vitamini

    Kotu huylu kolesterol duzeyini dusuruyor, hucreleri koruyor

    PORTAKAL

    B ve C vitamini, Potasyum, Kalsiyum, Selenyum

    Vucuttaki fazla suyun atilmasini sagliyor.

    PAPAYA

    Karotinoid, Enzimler, C vitamini

    Kalp hastaliklarini onluyor, stresi azaltiyor

    YESIL-KIRMIZI BIBER

    Capsaicin, A ve C vitamini, Cinko

    Bas agrisi ve migrene karsi koruyucu etkiye sahip

    ERIK

    Potasyum, Demir, B vitamini

    Vucuttaki fazla suyun atilmasini sagliyor, enerji veriyor.

    KIRILMAMIS PIRINC

    Protein, Potasyum, Kalsiyum, Magnezyum

    Mide anmasi ve gaza karsi etkili.. Vucuttaki fazla suyu atiyor.

    RAVENT

    Magnezyum, Manganez, Kalsiyum, B vitamini

    Saglikli kemiklerin olusumuna katkida bulunuyor.

    DANA ETI

    Demir, Protein ve Potasyum

    Soguk alginligi, oksuruk ve gribe karsi iyilestirci etkiye sahip.

    LAHANA TURSUSU

    Laktik asit bakterileri ve B12 vitamini

    Tumor olusumunu onluyor.

    KEREVIZ

    Potasyum, Sodyum, Kalsiyum, Magnezyum

    Kabizlik, mide ve bagirsak sorunlarina karsi etkili.

    SHIITAKE MANTARI

    Lentinan, D vitamini

    Bagisiklik sistemini guclendiriyor, kanser olusumunu engelliyor.

    SOYA

    Yag, E vitamini ve Protein

    E vitamini hucreleri koruyor, kanser riskini azaltiyor.

    ISPANAK

    A vitamini, Folik asit, Magnezyum, E vitamini, Manganez

    Sinirleri guclendiriyor. Ozellikle hamilelikte tavsiye ediliyor.

    TOFU

    Protein, Potasyum, Kalsiyum, Magnezyum

    ����bolizmayi uyariyor. Kemik yogunlugu icin onemli.

    DOMATES

    Likopen, Folikasit, Tyrosin

    Likopen kansere karsi koruyor, folikasit hucre yapimini uyariyor.

    TON BALIGI

    Omega3 yag asidi, D vitamini, Potasyum, Iyot

    Kolesterol duzeyini dusuruyor, sinir hucrelerini koruyor.

    KABA OGUTULMUS CAVDAR

    Magnezyum, Karbonhidrat, B vitamini

    Enerji sagliyor, stresi azaltiyor.

    KABA OGUTULMUS BUGDAY

    B vitamini, Demir ve Magnezyum

    Bacak kaslarindaki kramplari yok ediyor. Uyku suresini azaltiyor.

    KIRMIZI UZUM

    Phyto-ostrojen, Potasyum, Kalsiyum

    Yuksek tansiyona karsi iyi geliyor, trombozlari onluyor

    BEYAZ-KIRMIZI LAHANA

    C vitamini, az oranda B vitamini, Kalsiyum

    Bagisiklik sistemini guclendiriyor, stres semptomlariyla savasiyor.

    LIMON

    C vitamini ve Glucarate

    Bagisiklik sistemini guclendiriyor, mide kanserini onluyor.

    MUkemmel BIr GUn GeCIrmek ICIn!!!!!!

    YATAKTAN KALKARKEN
    DOGRU: Yavas hareket edip, kaslari harekete gecirmek. Pencereyi acmak.
    YANLIS: Hizla hareket kas tutulmasi yapar. Uyaninca yatakta fazla kalmak.

    BANYO YAPARKEN
    DOGRU: Ilik dus ve cikista soguk su dokunmek, vucuda oksijen yukler.
    YANLIS: Sicak su, banyoda cok kalmak. Vucudu ve saclari kurutmamak.

    KAHVALTI YAPARKEN
    DOGRU: Bir bardak ilik su. Kepekli tost ekmegi, yogurt, meyve, kahve.
    YANLIS: Cok yagli yiyecek, sucuk, pastirma, sosis, kremali kahve icmek.

    ISE GIDERKEN
    DOGRU: Yuruyecek mes�feyi uzatmak. Kol ve bedeni hareket ettirmek.
    YANLIS: Kapinin onune kadar arabayla gitmek. Asansorle inip cikmak.

    IS YERINDE
    DOGRU: Aydinlik, gunesli ve genis mek�n. Masada cicek bulundurmak.
    YANLIS: Masada kambur oturmak, etrafa bakmamak, vucudu germemek.

    OGLE YEMEGI
    DOGRU: Az ekmek, beyaz et, patates. Bol salata gerginlik ve stresi azaltir.
    YANLIS: Bol ekmek, cok yemek, kolali icecekler. Ayakta aparatif seyler atistirmak.

    OGLEDEN SONRA
    DOGRU: Biraz uyumak vey� dinlenmek. Derin derin nefes alip vermek.
    YANLIS: Tuzlu krakerler, biskuviler, tatli vey� benzeri seyler yemek.

    MASA BASINDA
    DOGRU: Geri yaslanip derin nefes almak. Bacak kaslarini gerip birakmak.
    YANLIS: Saatlerce kambur kambur oturmak. Surekli ayni yere bakmak.

    AKSAM YEMEGI
    DOGRU: Az ekmek, sebzeli yemek, beyaz et, salata ve cesitli meyveler.
    YANLIS: Mikrodalgadan cikan yiyecekler.Yatmadan az once yemek yemek.

    YATMA ZAMANI
    DOGRU: Sessiz ve az karanlik oda. Kafadaki dusunce ve problemleri atmak.
    YANLIS: Cok yumusak yatak ve kalin yastik. Yuzukoyun ve gec yatmak
    HADIII NE DUYUYOYSUNUZ BIY DENEYIN BAKALIM NEKADAY MUTLU BIY GUN GECIRECEGIZ DENIYELIM HEP BIYLIKTE....

    ONEMLI:Sigarayi birakma yontemleri !!!!!!!!!

    Sigarayi birakma yontemleri


    Yapilan arastirmalar, sigara tiryakilerinin yuzde 75-80'inin sigarayi birakmak istedigini, hatta tiryakilerin ucte birinin en az 3 kez ciddi anlamda birakma cabasi gosterdigini ortaya koyuyor.

    Buna karsilik, sigara aliskanligindan 60 yasindan once kurtulma orani yuzde 50'nin uzerine hic cikamadi. Sigara aliskanligindan kurtulamayan tiryakiler artik yari yariya sigaraya bagli nedenlerle oluyor. Turk Saglik Vakfi'ndan alinan bilgilere gore, sigaranin olumsuz etkileri nedeniyle 25-69 yas grubunda olen insanlar, yasamlarinin 20-25 yilini bu aliskanlik nedeniyle yitiriyorlar. Baska bir ifade ile bu insanlar, 20-25 yil erken oluyor. Sigara, basta akciger kanseri olmak uzere pek cok kansere, kalp-damar hastaliklarina, erken yaslanmaya ve erken olume yol aciyor. Bu gercekler, buyuk bilimsel arastirmalarla ortaya konarak kanitlandi ve sigara sirketleri bile artik bu verileri inkar etmiyor. Bu durum, guclu bir bagimlilik yapici etken olan sigaranin etkisinden kurtulabilmek icin tiryakilerin daha cok caba gostermesine gerek oldugunu anlatiyor.
    Sigarayi birakmak isteyen tiryakilerin cogu, bu aliskanliktan kendi kendilerine kurtulma sansina sahip. Bunun icin kararli olmak ve bir hazirlik donemi yasamak gerekli. Gerektiginde saglik ocaklarinda calisan hekim ve saglik personelinden destek istenmeli. Sigarayi birakmaya yonelik kimi basit onlem ve oneriler soyle ozetlenebilir:

    "- Birakma tarihini belirleyin.
    - Birakmaya hazirlik icin, cevrenizdeki insanlara sigarayi birakacaginizi soyleyin.
    - Sigara icmemeyi ozendiren bir ortam hazirlayin. Ornegin, kul tablalarini ortadan kaldirin. Degisik yerlere "Sigara icilmez" uyarilari asin.
    - Gecmisteki basarisiz denemelerinizi gozden gecirin.
    - Sigara icmenizin nedenlerini ve nicin birakmaniz gerektigini dusunerek bunlari not edin.
    - Sigarayi birakmanin ilk gunlerinin guc olacagini bilin ama zor gunlerin gelip gececegini, sigarasiz yasamin cok daha guzel ve saglikli olacagini dusunun.

    SIGARAYI BIRAKTIGINIZ GUN NELER YAPABILIRSINIZ?
    - Derin soluklar alin.
    - Zorlandiginiz durumlardan uzaklasin.
    - Sicak bitkisel cay icin.
    - Su icin.
    - Sekersiz ciklet cigneyin.
    - Cig sebze ve meyve yiyin.
    - Yuruyus ya da egzersiz yapin.
    - Sigarayi nicin biraktiginizi dusunun.
    - Su ve meyve suyu icebilirsiniz.
    - Yuruyuse cikabilirsiniz.
    - Birakma nedenlerinizi yeniden yeniden okuyabilirsiniz.
    - Alisverise cikabilirsiniz.
    - Sigara icmeyen bir dostu ziyaret edebilirsiniz.
    - Banyo ya da dus yapabilirsiniz.
    - Sigaranin zararlarini anlatan yayinlari okuyabilirsiniz.
    - Kendinizi odullendirebilirsiniz.
    Sigara biraktiktan sonraki 14 gun kritik gunlerdir. Bu nedenle, ilk 14 gunun her biri ilk gun gibi degerlendirilmelidir. Sigarayi birakan kisi ilk gun ve izleyen 13 gun su belirtilere hazir olmalidir:
    - Yoksunluk belirtileri
    - Iyilesme isaretleri
    - Dayanilmaz sigara icme istegi
    - Sigara icme durtusu
    - Gerginlik, acikma, bas donmesi, dikkati yogunlastirma guclugu, fazla uyuma, uykusuzluk
    - 8 saat sonra vucudunuzda oksijen artisi olur.
    - 2 gun sonra tum nikotin urunleri vucudunuzdan atilmistir.
    - Tat ve koku alma duyularinizda duzelme baslamistir.
    - Akcigerleriniz duzelmektedir. (Birkac hafta oksuruk surebilir, cunku akcigerleriniz temizlenmektedir.)
    - 1 yil sonra kalp krizinden ani olum riskiniz, sigara icen bir kisiye gore yari yariya azalmistir".

    Burcunuza gore zayiflayin ..




    Uzmanlar, insanlarin davranislarinda etkili olduguna inanilan burclarin, yemek aliskanliklarinda da belirleyici oldugunu, bu nedenle diyet yaparken burca gore davranmak gerektigini belirttiler. Uzmanlar, diyet yaparken burclarin ozelliklerine uygun davranmak gerektigini belirttiler.IHA muhabirinin www.hekimce.com adli siteden derledigi bilgiye gore, burclara gore diyetler:

    Koc: (21 Mart-20 Nisan): Abur cubur yemeye meraklisiniz. Sizin icin tehlike canlari caliyor. Tuz ve alkolden uzak durarak bunun yerine bol bol su icin. Domates, patates, sogan, kuru fasulye, mercimek, karnibahar, marul, yesil salata, ispanak, turp, pirinc, zeytin, elma, balkabagi, ceviz gibi besinleri haftalik beslenmenize ekleyin.

    Boga: (21 Nisan-21 Mayis): Ileride kilolariniz sikintiya neden olabilir. Karbonhidratlardan kacinin. Aksi takdirde tombul bir kisi olursunuz. Dusuk nisasta, yag ve seker iceren bir diyet beslenme hayatinizin gerekli bir parcasi olmali. Dogal iyot iceren besinler, balik ve deniz mahsulleri, yumurta, karaciger, bobrek, ispanak, pancar, taze mevye ve yesil salatayi tercih edin. Su sizin icin hayatin vazgecilmezi olmali.

    Ikizler: (22 Mayis-21 Haziran): Yemek yerken acele hareket ediyorsunuz. Bu hareket sizin sagliginizi etkiler hale gelmis. Yemekleri cignemeden yutmayin. Az ama sik yemeyi prensip haline getirin. Kemiklerinizin saglikli olmasini istiyorsaniz, saglikli beslenin. Ikizlerde kan pihtilasmasi sik gorulur, balik, tereyagi, koy peyniri, havuc, portakal, greyfurt, seftali, erik, uzum suyu, kuru uzum ve badem beslenme listenizde vazgecilmez besinler olmali. Sakinlesmek ve huzurlu olmak icin sifali bitkiler ve kafeinsiz cay size gore.

    Yengec (22 Haziran-23 Temmuz): Duygusal olmaniz sizin beslenme aliskanliklarinizi da etkiliyor. Uzuldukce boreklere, keklere, dondurma ve sekerlemelere sariliyorsunuz. Yengecler, nisastali yiyeceklerden, seker tuz ve baharatlardan uzak durmali. Vucudunuz kalsiyuma fazlaca ihtiyac duyar. Dusuk yag iceren sut, peynik ve yogurt, kivircik lahana, domates, salata ve marul bol miktarda taze sebze ve yagsiz protein sizin cilt ve mide sagliginiz acisindan iyi olur.

    Arslan (24 Temmuz-23 Agustos): Yemek sizin icin adeta bir zevk haline gelmis. Kan dolasiminizin duzenli olmasi icin sigir, kuzu ve kumes hayvanlarinin eti, karaciger, cig yumurta sarisi, kereviz, elma, incir, seftali, limon ve badem sizin icin ideal.

    Basak (24 Agustos-23 Eylul): Sekerleme deyince siz akla geliyorsunuz. Ozellikle cikolata hayatinizin vazgecilmezi. Bu yiyeceklerden uzak durmalisiniz. Cunku kalbinizde problem olusturabilir. Tuz, bugday, cavdar, yagsiz sigir ve kuzu eti, peynir, zeytin, portakal, limon, kavun, elma, armut sizin ideal yiyeceginiz. Kavun, elma, armut kismen cildinizi temizlemek ve saclariniza bakim saglamak icin yardimci olur.

    Terazi (24 Eylul-22 Ekim): Terazi burcundakiler, bezelye, misir, havuc, ispanak, bugday, yulaf unu, elma, cilek, badem ve kuru uzum hep elinizin altinda olmali. Bobrekleriniz icin cok fazla asitli iceceklerden uzak durun. Ince ve zarif bir beden icin ince dilimler faydali olur.

    Akrep (23 Ekim-22 Kasim): Burcunuz uretim organlarini temsil eder. Solunum yollari problemleri yasayabilirsiniz. Tahillardan yapilmis ekmekler, balik ve deniz urunleri, salata, sogan, kirmizi turp, taze meyve ve sebzeler iceren bir diyet size gore

    Yay (23 Kasim - 20 Aralik): Burcunuz kalcalar, bacak ustleri ve karacigeri temsil eder. Dogal beslenmek icin kabuklu meyveler ve sebzeleri tercih edin. Bolca cig sebze, yesil biber, patates, incir, kuru erik, cilek, elma, armut ve taneli tahillari yemeniz tavsiye edilir

    Oglak (21 Aralik-18 Ocak): Caliskan bir yapiniz var ve calisirken de farkinda olmadan ogun atliyorsunuz. Oysa bu sizin icin cok zararli. Vucudunuzun vitamin ve minerallerden olusan genis bir besin karisimina ihtiyaci var. Lahana, kereviz, yagsiz etler, limon, portakal, inek sutu, her turlu peynir, balik, yumurta sarisi, bugday ve incirle aranizin cok iyi olmasi gerekir. Kayisi, badem yiyerek kuru ve alerjik egilimli cildinizi canlandirin. Sigara ve sigara dumanindan uzak durun

    Kova (19 Ocak - 20 Subat): Vucudunuzun surekli C vitaminine ihtiyaci var. Yemek tarziniz yenilikci. Bu nedenle degisik lezzetler tatmayi seviyorsunuz. Deniz urunleri, brokoli, havuc, turp, balkabagi, ispanak, elma, seftali, limon, portakal, greyfurt, nar ve ananas sizin icin dogal besinler.

    Balik (20 Subat-21 Mart): Kati ve sikici diyetler size gore degil. Yuksek proteinli proteinli, dusuk yag ve seker iceren diyet uyguladiginiz zaman kendinizi cok daha iyi hissedersiniz. Demir eksikligi, anemi ve dusuk tansiyona sebep olur. Diyetlerinizde zengin demir iceren karaciger, yagsiz sigir eti, kuzu eti, yumurta sarisi, beyin, ispanak, sogan, arpa, marul, bugday ekmegi, kuru fasulye, elma, uzum, limon, portakal,seftali, hurma kuru erik ve uzum ile maydanoz tavsiye ediliyor

    Hastaliklarin hedefi cocuklar...

    Bulasici hastaliklarin oldukca yaygin oldugu Turkiye'de, ozellikle suyla bulasan hastaliklarin en cok cocuklari etkiledigi bildirildi.

    SES tarafindan DSI 7. Bolge Mudurlugu Konferans Salonu'nda gerceklestirilen Samsun Saglik Kurultayi'nda, Malatya'da yasanan ishal vakalari masaya yatirildi. Ishalin sebeke suyundan kaynaklandigini belirten uzmanlar, suyla bulasan hastaliklardan en cok cocuklarin etkilendigini kaydetti.

    Bu durumun temel nedenlerinin su ve kanalizasyon gibi altyapi yetersizlikleri ile gida hijyeninin yetersiz olmasi oldugunu belirten uzmanlar, Turkiye'de neredeyse hanelerin yuzde 45'inde sebeke suyu olmadigini ve yuzde 16 civarinda hanede ise dere suyu gibi kaynaklardan gelen sularin icildigini ifade etti. Kent nufusunun yuzde 78'inin, kirsalin yuzde 63'unun saglikli icme suyuna ulasabildigine dikkat ceken uzmanlar, altyapi yetersizligi giderilmeden, bu yetersizlikten kaynaklanan ishal olgularindan tedavi edilerek kurtulmanin mumkun olmadigini kaydetti.

    Artik genclige donus zamani...

    'Anti-aging' tedavi, erkeklere ve kadinlara, genclik yillarindaki canlilik ve enerjilerini yeniden kazandirdigi gibi, daha saglikli, uzun bir hayat surmelerini de sagliyor. Uygulanan genclestirme tedavisi ile kisi kendisini ortalama 20 yas genc hissediyor ve aktiviteleri 20 yil oncesi gibi oluyor.

    IHA muhabirinin derledigi bilgilere gore, ozellikle ABD'de yogun ilgi goren 'Anti-aging' tedavi, yaslanmayi onlemek ve geciktirmekle kalmayip, yaslanma surecini tersine cevirip, genclesme ve yenilenmeyi de sagliyor. Tedavinin dort onemli ogesinden birincisi olan estetik cerrahiyle, yaslanmanin deri ve deri alti yag dokusundaki olumsuz etkileri duzeltiliyor. Diger oge de, eksik hormon seviyelerini duzeltmeyi amaclayan endokrinoloji yani hormon bilimi. Ucuncu oge uygun beslenme yani diyet programi. Dorduncu oge ise kondisyon arttirmaya yardimci olan fiziki egzersiz programlari. Bu dort oge disinda jinekoloji, uroloji, kardiyoloji, noroloji ve degisik laboratuarlar da, kendi dallari ile ilgili problemlerin cozumunde tedavi programi destekliyor. Elde edilen laboratuar test sonuclari, Anti-Aging Clinic Hekimleri Konseyi'nde degerlendiriliyor ve gerekli tedavi dozu kararlastirilip uygulaniyor.

    Biyolojik dozlari asmadan ve birlikte verildiginde daha etkili olan hormon modulasyon (hormon seviyelerinde duzenleme) tedavisi ile sportif egzersizler ve ozel beslenme programlari uygulandiginda, hastalarda, mental aktivitelerde carpici bir yukselme, hafiza ve konsantrasyon gucunde artma, immun sistemde guclenme ile hastaliklarla mucadelede etkinlik, adale kitlesinde yuzde 8'lik artisla birlikte, yag kitlesinde yuzde 15'lik azalma, fiziki kondisyonda iyilesme, zindelik, canlilik, deride kalinlasma ve gerginlik yaninda cinsel performanslarda artis goruluyor.

    Tedavi programi suresi kisiden kisiye degismekteyse de, bazilari kendilerindeki degisimi birkac hafta icinde hissedebiliyorlar. Uzmanlar, uygun sonuclari alabilmek icin 3-6 ay beklenmesini oneriyor.

    Yapilan uygun hormon duzenleme tedavisi sonucu, hastalarin yorgunluk hislerinde azalma, fiziki aktivitede artis, karamsarlik, yilginlik ve sinirliligin ortadan kalkmasi ve uyku problemlerinin cozulmesi gibi belirtileri ilk olarak hissetmeye basladiklarini ifade eden uzmanlar, programin estetik cerrahi, uygun egzersizler ve besin duzenlemeleri bolumune baslamak icin herhangi bir yas siniri bulunmadigini bildiriyor.

    Uzmanlar, tedaviye, isteyen her yetiskinin her yasta baslayabilecegini vurgulayarak hormon uretimi azalmaya baslayincaya kadar, hormonal modulasyon tedavisine gerek duyulmadigini kaydediyor. Uzmanlar, estetik duzeltmelerin ise tedavi oncesi veya tedavi sirasinda yapilabilecegini de belirtiyor.

    Anne-baba sevgisi, okul basarisini artiriyor ...




    - Anne-baba sevgisi ve sefkatine doyan cocuklarin, hem ozguven hem de okul basarisinin daha yuksek oldugu bildirildi.


    Bagimsiz Egitimciler Sendikasi AR-GE Kurulu Egitim Uzmanlari tarafindan hazirlanan "4. Egitim Bilesenleri Arastirma Raporuna" gore, anne baba sevgisi ve sefkatiyle doyan cocuklarin hem ozguveni, hem de okul basarisi daha yuksek oluyor. Cocuklarinin yetismesi icin anne-baba tarafindan yapilan maddi fedakarliklar, cocuklarin mutlu ve basarili olmasi icin yeterli gelmiyor. Fiziksel ve zihinsel durumu normal olan cocuklardaki basarisizligin anne-babanin tutumundan ve aile fertleriyle olan iliskilerinden ileri geldigi vurgulanan rapora gore, huzurlu bir ev ortami olmayan, anne-baba ve kardesleriyle paylasma eksenli diyalog kuramayan, sevgi ve hosgoruye dayali iliskiler gelistiremeyen cocuklar, okul hayatinda da uyumsuz ve basarisiz oluyor. Okulunu, ozellikle basarili arkadaslarini ve dolayisiyla ders calismayi da sevmiyor.


    Hazirlanan raporda, cocugun sevgi ve sefkate olan ihtiyacinin hayatinin her asamasinda buyuk rol oynadigi ve diger maddi ihtiyaclarindan daha onemli oldugu vurgulanarak, anne ve babasinin sevgi, sefkatine doyan bir cocugun kendisini guven ve huzur icinde hissedecegine, basarili ve mutlu bir birey olarak yetisecegine isaret edildi.


    Bu duygunun, cocugun ogrenim hayatini olumlu yonde etkilemesinin yaninda, istikrarli arkadasliklar ve dostluklar kurma, mutlu olacagi meslegi secme, mesleginde basarili olma, hayattan zevk alma, mutlu bir yuva kurma gibi yasamin ileriki sureclerinde de etkisi olduguna dikkat cekildi.


    Cocuklarin basarisizligini etkileyen ailevi faktorler arasinda, anne babalarin cocuklari arasinda ayrim yapmaktan, sevgi, sefkat ve ilgilerini esit olarak gosterememekten de kaynaklandigi belirten raporda, "Kardesler arasindan birinin digerinden daha az sevildigine suphe duyulmasi, onun psikolojik ve akademik gelisiminde catismalar ve gerilemeler meydana getirebilmektedir. Bu yuzden okuldaki basarisi ve arkadaslik iliskileri de olumsuz yonde etkilenecektir. Anne baba tarafindan kardesler arasinda mukayese yapilmasi ne kadar yanlissa, basarili olan tanidik diger cocuklari ornek gostererek kendi cocugunun da oyle olmasini istemek o kadar hatalidir. Bu yanlislik maalesef bircok anne baba tarafindan yapila gelmektedir" denildi.


    Arastirma raporunda, buyuk kent okullarinda daha yogun olmakla birlikte ogrencilerin 23'te 1'inde gorulen, "okul basarisinda dusus, arkadas iliskilerinde sorunlar, sosyallesmeye karsi ilgisizlik, tahammulsuzluk, her seye karsi cikma, agresiflesme, madde kullanma egilimi, ofke patlamalari" gibi negatif tepkilerin ulkemizde son yillarda artis gosteren, "ayrilik, bosanma, goc, ekonomik zorluklar, hastaliklar, sosyokulturel uyumsuzluklar, cinsi veya fiziki istismar, issizlik, ekonomik sikintilar, ikinci evlilik gibi etkenler yaninda anne babanin; madde bagimliligi, okur-yazar olmamasi, cocuklugunda yeterli sevgi gormemesi, cocuktan asiri beklenti icinde olmasi, suca bulasma ve sabikali olmasi, isyerindeki sorunlari, cocuga donuk asiri korumacilik ve asiri kontrol, yeni bir kardes dogumu" gibi nedenlerle olusan psikolojik sorunlarin cocuklara dogrudan yansitilmasi sonucunda olustugu belirtilirken, anne babaya dusen gorevin, negatif etkenleri en aza indirmek ve sorunlari olabildigince cocuklara yansitmamak oldugu kaydedildi.


    Cocugun yetismesinde ve hayata adim atmasinda aile ortaminda, onlari stres etkeninden mumkun oldugunca korumaya calismak gerektiginin altini cizen uzmanlar, cocuklarda olusabilecek "depresyon, stres bozuklugu, tik bozukluklari, konusma bozukluklari, davranis degisiklikleri, reaktif baglanma bozuklugu, dissosiyatif bozukluklar, kaygi ve uyku bozukluklari" gibi psikiyatrik durumlara karsi anne babalarin hekim yardimi almasi gerektigine dikkat cekildi.

    Sigara, "yatakta" mahcup ediyor .....


    ISTANBUL (IHA) - Sigaranin, icerdigi 4 binden fazla zararli maddeyle insanda cinselligi oldurdugu bildirildi. Sigaranin, erkeklerde ejekulasyon (meni) miktarini ve spermlerin hareket yetenegini azalttigini vurgulayan uzmanlar, cinsiyet hormonlarinin da salgilanisini bozarak, cinsel istegin ve gucun azalmasina yol actigini kaydediyor.

    Uzmanlar sigaranin cinselligin yanindan insan sagliginda da ciddi bozulmalara yol actigi ve 30'a yakin hastalik icin ciddi risk faktoru oldugunu belirtiyorlar. Kisinin sigarayi birakmakla, sagligiyla ilgili en kazancli kararlardan birisini vermis oldugu vurgulanirken, sigara birakildiktan bir yil sonra koroner kalp hastaligi riskinin de yari yariya azaldigi bildiriliyor.

    Uzmanlara gore, boya sokucu aseton, aku yapiminda kullanilan kadmiyum, roket yakiti ����nol, cakmak gazi butan, temizlik maddesi amonyak, fare zehri arsenik, oldurucu zehir hidrojen siyanur ve naftalin, sigaranin icerdigi 4 bin maddeden sadece birkac tanesi. Nikotin ise sigarada bulunan bagimliliktan sorumlu ana madde durumunda.

    30'a yakin hastalik icin ciddi risk faktoru olan sigaranin dumaninda gaz halinde bulunan karbon monoksitin, hucrelerin kandaki oksijeni kullanmasini engelleyerek, tum organlarin calismasina zarar verdigini soyleyen uzmanlar, sigara icenlerde agiz ici, dis eti, dil ve bademcik kanserlerinin, sigara icmeyenlere gore 3-33 kat daha fazla goruldugune dikkat cekiyor.

    Uzmanlar, kronik akciger hastaliklarinin yuzde 80-90 sorumlusunun sigara oldugunu kaydederken, sigara icenlerde kronik bronsit, amfizem gibi hastaliklardan olum oraninin, sigara icmeyenlere gore 2.5 kat fazla oldugunu acikliyor. Akciger kanserlerinin yuzde 90'inin sigarayla ilgili olup, sigara icmeyenlere gore risklerinin 15-20 kat yuksek oldugunu ifade eden uzmanlar, sigara icen kisilerin, icmeyenlere gore ortalama 8 yil daha erken oldugunu bildiriyor.
    Uzmanlar, sigaranin, damar sertligi gelismesini kolaylastirdigini, koroner arter hastaligi ve yemek borusu kanserlerinin gelisiminde ise en onemli risk faktorlerinden biri oldugunu belirtiyor. Uzmanlara gore, sigara, kalbin oksijen tuketimini arttiriyor ve damarlarda buzulmelere sebep oluyor. Mide salgisini arttiran sigara, mide ulseri ve mide kanseri gelismesini ise kolaylastiriyor. Idrar kesesi, prostat ve pankreas kanserleri, sigara icenlerde, icmeyenlere gore 2 kat, bobrek kanserleri ise 5 kat daha fazla goruluyor.

    Sigaranin, erkeklerde ejekulasyon (meni) miktarini ve spermlerin hareket yetenegini azalttigini vurgulayan uzmanlar, cinsiyet hormonlarinin da salgilanisini bozarak, cinsel istegin ve gucun azalmasina yol actigini kaydediyor.

    KADINLARA VERDIGI ZARAR
    Sigaranin, kadinlarda ise istenmeyen dusuklere, erken ve dusuk kilolu bebek dogumlarina, olu dogumlara ve erken menopoza yol actigini ifade eden uzmanlar, ayrica ses kisikligina, ses kalinlasmasina ve cilt damarlarinin daralmasina bagli cilt kurumalarina yol acarak cinsel yasantilarini olumsuz yonde etkiledigini bildiriyor. Uzmanlar, sigara icen kadinlarda rahim agzi kanserlerinin yaklasik 20 kat, kalp-damar hastaliklarinin da 2 kat fazla goruldugunu belirtiyor.

    Uzmanlar, emziren bir annenin sigara icmesi durumunda ise, bebekte kusma, dalginlik, carpinti, mide-bagirsak sistemi bozukluklari ve bronsit, pnomoni gibi solunum yolu enfeksiyonlarinin sik olarak goruldugunu da kaydediyor.

    Kendisi sigara icmedigi halde, bulundugu ortamlarda sigara icilmesine bagli duman solumak zorunda kalan kisilerin durumuna 'pasif icicilik' dendigini hatirlatan uzmanlar, yanmakta olan bir sigaranin dumaninin 3'te 2'sinin, icen kisinin asla akcigerine ulasmadigini, sigara icmeyenlerin de soludugu havaya karistigini vurguluyor. Uzmanlar, ayrica bu dumanin, sigarada suzulmeyip direkt havaya karistigi icin icerdigi zehirli maddeler acisindan daha zengin olduguna dikkat cekiyor.Uzmanlar, pasif sigara iciciliginde, akciger, meme, rahim agzi ve kan kanserlerinin yani sira bronsit, amfizem, kalp krizi gibi her turlu hastaligin artmis oranda goruldugunu bildiriyor.
    Sigarayi birakmanin, bir insanin, "sagligiyla ilgili verdigi en kazancli kararlardan birisi" oldugunu belirten uzmanlar, "Sigara birakildiktan bir yil sonra koroner kalp hastaligi riski yuzde 50 duser. 15 yil sonra ise koroner kalp hastaligina bagli olum riski hemen hemen icmeyenlerin seviyesine iner. 10 yil sonra akciger kanserinden olum riski yari yariya duser. Ayrica, akciger fonksiyonlari hic sigara icmeyenlerinkine yaklasir. 20 yil sonra ise saglik acisindan, hic sigara icmeyen birisiyle neredeyse ayni duruma gelinir" diyorlar.

    Muptelalarin yuzde 75'inin sigarayi birakmak istedigini, yuzde 30'unun ise en az 3 ciddi birakma girisimi oldugunu soyleyen uzmanlar, sigarayi kendi basina birakmanin oldukca zor oldugunu, yuzde 4 olan bu oranin, profesyonel yardim araciligi ile yuzde 45'lere kadar yukselebildigini kaydediyor.

    Stres hasta ediyor .........




    Stresin insan sagligini onemli olcude olumsuz etkiledigi ilk kez bilimsel olarak kanitlandi.


    Sidney'de bulunan Garvan Enstitusu'nden arastirmacilar, stresli donemlerde vucutta Noropeptit Y (NPY) adli hormonun salgilandigini, bunun bagisiklik sistemini etkileyerek insanlari hasta ettigini kanitladi.


    Arastirmacilardan Fabienne Mackay, bugune dek beyin ile bagisiklik sistemi arasinda iliski oldugu yolunda dolayli kanitlarin oldugunu, artik boyle bir iliskinin kesin olarak kanitlandigini soyledi.


    Herbert Herzog da, Noropeptit Y'nin tansiyon ve kalp ritmini olumsuz yonde etkilediginin bilindigini, ancak bu hormonun bagisiklik sistemine etkisi oldugunun belirlenmesinden sonra bazi hastaliklarla mucadelede yeni ufuklar acilacagini kaydetti.


    Herzog, ''Stres, nezle veya grip oldugunuzda ya da kanser gibi daha ciddi durumlarda sizin cok daha dayaniksiz olmaniza neden olur'' diye konustu.

    PratIk Ve OnemlI BIlgIler....

    EsyaLar

    Kapilariniz veya cekmeceleriniz bir muddet sonra itsenizde ceksenizde kapanmalari zorlasir: Kapinizin,cekmecenizin surten kismina vazelin surun.

    Bas agrisi icin: Kahve cekirdegine limon suyu sikin yavas yavas yiyin.(Birkac tane)

    Mantar kapakli siseleri yatik vaziyette saklamalisiniz.

    Sarap siselerinin mantarini tekrar siseye gecirmek icin: Mantari kaynar suyun icine atin.

    ickilere guzel tat ve goruntu vermek icin: Buzu dondururken buz kabinin icine kiraz, nane yapragi, yesil zeytin vs. koyup dondurun.

    Buz dondururken: Suyu kaynatin, soguyunca buz kaliplarina koyup dondurun. Buzlar daha canli kristal gibi gorunur.Kaynamis suda oksijen azalir. Buda buzun mat gorunmemesini saglar.

    Dislerinizi dogal temizleyin: Cilegi ezin dis fircanizin uzerine koyun dis etlerinize kompres yapin. Sonra dislerinizi fircalayin.

    Kucuk yaniklar icin:Temiz bir sungeri hafifce islatin buzdolabinizin derin dondurucu bolumune koyun.Yanmis yerin uzerine hafif hafif kompres yapin.

    Agiz kokusu icin: Kahve cekirdegi cigneyin.

    Ari, sivri sinek sokmalarina karsi: Kesme sekeri hafif islatin sokulan kismin uzerine hafifce bastirin zehiri alir ve kasinmayi sismeyi onler.

    Fermuarlar sikisirsa: Kursun kalemle fermuar dislerinin uzerini karalayin.

    Gozluk camlari: Gliserin ile silerseniz bugulanmadigini goreceksiniz.

    Ayakkabilariniz ayaginizi sikiyorsa:Bir bardak saf alkolu ayakkabinizin icine dokun.Iyice derisine yedirin ve giyin.Derisi ayaginiza gore acilacaktir.

    Cam sil ile deri ayakkabilarinizi silmeyi hic denedinizmi

    Cicekleriniz icin: Hasladiginiz yumurtanin suyunu saksiya dokun.

    Gulleriniz boyunlarini bukerse: Ilk once sicak suya sonra soguk suya batirin.

    Saksi cicekleriniz icin : Sigara kullerini saksiniza koyarsaniz yapraklardaki kurt bocek vs. yokedersiniz.

    Kapilarinizi vs. cila yaparken :Cila olmamasini istediginiz yerlere vazelin surun buralara cila tasarsa bile kuruyunca cok kolay cikarabilirsiniz.

    Aku Baslari oksitlenirse : Cola surerseniz oksitlenmeyi onlersiniz

    iskambil kagitlarini : Kolonya ile silip yumusak bir bezle kurulayin.

    Fareleri kacirmak icin : Nane yagini bir karton parcasinin uzerine surun farelerin geldigi yere koyun.

    Boya fircalari sertlesmis ise : Kaynamis sirkeli suda bekletin yumusadigini goreceksiniz.

    Elinize uhu yapistirici bulasirsa : Asetonla silin

    Mangal izgaranizi temizlemek zordur : Ilikken cam sille temizleyin veya ilikken nemli gazete kagidina sarin birmuddet sonra sertlesmis artiklarin yumusadigini goreceksiniz.

    Boya kokusunu gidermek icin : Iki buyuk bas sogani soyup ikiye bolun suyun icine atin bunuda kokulu odaya koyun.

    Cam kiriklarini : Temizlersiniz fakat kiymiklari goremessiniz bunuda temizlemek icin islak pamuk imdadiniza yetisir.

    Agzi dar sise kavanoz temizlemek icin : Biraz deterjan biraz su bir kasik pirinc calkalayin

    Balikli tava kokusu : Tavayi limonla bir guzel ovalayin ve yikayin.

    Kesik Limonu nasil saklarsiniz : Kucuk bir tabaga toz seker serpin, kesik tarafi sekerin uzerine gelecek sekilde koyun iki hafta limon kurumadan saklanir.

    Ampulun uzerine biraz parfumunuzden sikiniz yakildiginda mis gibi kokar odaniz.

    Patates haslarken : Haslama suyunun icine bir kasik margarin koyun patateslerin vitaminlerini kaybetmemis olursunuz.patatesler daha cabuk piserler ayni zamanda.

    GiDaLaR

    Karideslerin haslanirken cikarttigi pis kokulardan kurtulmak icin: Karideslerin bas kisimlarini haslamadan once koparip atin ve bir dilim limon ile kaynatin.

    Soyulmus patateslerinkararmadan saklanabilmesi icin: Saklanacak kabin icine su, bir tutam tuz koyun. Buzdolabinda saklayin gerektigi zaman suyla yikayip kullanin.

    Pastalarin daha gevrek olmasi icin:(tatli,tuzlu farketmez): Hamurun icine bir cay kasigi tuz atin.

    Dereotonu saklamak icin:Temiz bir havluya kaplayacak sekilde sarin,bu sekilde naylon torbaya koyup buzdolabina saklamayabirakabilirsiniz.

    Tazeligi gitmis porsumus yesillikleri canlandirmak icin: Iki kasik limon suyu karistirilmis buzlu su dolu kabin icine koyun 1saat buz dolabinda bekletin.

    Yesil sebzelere renk veren, klorofil maddesidir. Pisirdiginizde sebzelerin bu yesil rengi daha az kaybetmeleri icin, once bol buzlu suda bekleterek, klorofilin sabitlesmesini saglayin.

    Soganlari kizartmadan uzerlerine biraz un serperseniz, kavururken kararmazlar.

    Borek uzerinin kizarmasi icin uzerine yumurta surulur, evde yumurta kalmamissa, biraz yogurdu bir yemek kasigi yagla karistirip surun, guzel bir renk oldugunu goreceksiniz.

    Domatesin kabuklarini kolay soymak icin: bicagin sirtiyla domateslerin kabuklarini soyacaginiz yonun tersine surtun ve daha sonra soyun ya da domatesleri kaynar suda 1 dakika bekletin.

    Patlicanlarin acisini almak icin: patlicanlari soyduktan sonra tuzlu suda bir muddet bekletin. Sari su ciktiktan sonra, patlicanlari sikarak sudan alin.

    Yesil salata ve marulun yapraklarini yikadiktan sonra bicakla keserek dogramak yerine, elinizle koparin. Boylece vitamin kaybini onlemis olursunuz.

    Recel yapacaginiz meyvalari iyice yikayip kurulamalisiniz. Karistirirken mutlaka tahta kasik kullanmalisiniz. Sekerlenmeyi onlemek icin limon tozu yerine, limon suyu kullanin. Kavanozlara koydugunuzda iyice sogumadan ve uzerindeki hava kabarciklarini kagit havlu ile almadan kavonozun agzini kapatmayin. Recellerinizi serin ve karanlik yerde saklayin.

    Cikolata sosu hazirlarken icine koyacaginiz bir tutam tuz, cikolata sosunun kokusunu daha da belirgin kilar. Cikolata sosun icine biraz kahve eklediginizde, tadinin cok degisik oldugunu goreceksiniz.

    Kati haslanan yumurtalari kolayca soymak icin, kaynar sudan cikardiktan sonra hemen soguk suya tutun ve bir sure soguk suda bekletin. Su kabugun gozeneklerinden girerek soymayi kolaylastirir.

    Mantar sote pisirirken, tencerenin kapagini acik birakirsaniz, hem mantarlarin su koyuvermesini hem de kararmasini onlersiniz.

    Pisirip sakladiginiz yumurtalari , cig yumurtalarla ayni yere koyuyorsaniz, bunlari ayirmanin en kolay yolu cig yumurtalar dondurdugunuzde kolaylikla donmezken, pismis yumurtalar kendi ekseni etrafinda rahatlikla donerler.

    Tavuk eti cabuk bozulan gidalardandir. Son kullanici olan musteriye ulasincaya kadar hijyenik ortamlarda saklanmasi bir zorunluluktur. Denetim altinda kesildikten sonra bakteri uretimine yol acmamasi icin +40 C de saklanmalidir. Tavuk eti musteri tarafindan satin alindiktan sonra buzdolabinda en fazla 1 gun bekletilip tuketilmelidir. Derhal tuketilmeyecek ise, temizledikten sonra tavuk plastik folyoya sarilarak derin dondurucuda bekletilebilir. Bu sekilde dondurulmus etler'de 3 ay kadar saklanabilir. Ayrica, tavuk eti tahta et tahtasi uzerinde kesilmemelidir. Siyah etten farkli olarak mikro organizmalara karsi daha dayaniksiz olan tavuk etinin mermer veya plastik uzerinde kesilmesi gerekir.

    Yogurttan daha fazla yararlanmak icin suyunun atilmamasi gerekir. Yogurdun tum vitamin ve mineralleri bu suda bulunmaktadir. Ayrica, bu su yemeklere eksi bir tat kazandirmak istenildiginde de kullanilabilir.

    Satin alinip buzdolabinda saklanan yesil sebzeler bir sure sonra canliliklarinin yitirirler. Tekrar canli hale getirmek icin ise, yikanip 10*15 dk. kadar 2 litrelik suya katilmis 1 yemek kasigi limon suyunda bekletilmesi yeterli olacaktir.

    Ekmeginiz durup dururken dolabinda kufleniyorsa, ekmek kutusunu 15 gunde bir sirkeli suyla silmek yeterlidir.

    Evinizde mayonez yaparken: Zeytinyag yerine susam yagi kullanin. Mayoneziniz daha uzun zaman bozulnadigini goraceksiniz.

    Yesil salatalik malzemelerinizi elinizle koparirsaniz vitaminlerini oldurmezsiniz.

    Balik corbasi yaparken: Suyunun daha lezzetli olmasi icin baliklari en*az 45*60 dakika kaynatin.Bas ve kuyruk kisimlarinin en lezzetli yerleri oldugunu unutmayin.

    Karnabahar pisirirken eve yayilan kokudan kurtulmak icin: pisirme suyuna bir parca tuz ve iki kasik sirke ilave edip, suyun uzerinde kopuk olusumunu bekledikten sonra, icine sebzeleri atmayi deneyin. Evi saran kotu kokudan eser kalmadigini goreceksiniz.

    Mutfaginiza sinmis kizartma kokusunu yok etmek icin: izgaranin uzerine defne yapragi, ada cayi yapragi ve kekik yapragi koyun.

    Yemeginizin icine sarap yerine koyabileceginiz karisim: 1/3 uzum sirkesi, 2/3 su, 1 kup seker; bunlari iyice karistirin ve yemeginizde kullanin. Sonuc mukemmel olacak.

    Sosislerin patlamasini onlemek icin: firin ya da izgaraya koymadan once soguk sute batirmaniz yeterli olacaktir.

    Meyvelerin arasina serpistireceginiz herhangi bir turden yapraklar onlari uzun sure taze tutacaktir.

    Nane, adacayi ve cekilmis cevizin pek cok yemekte kullandiginiz besamel sosa cok hos lezzet kattigini biliyor muydunuz ? Fakat bu aromali otlari, sos pisip atesin sondurulmesine yakin tencerenin icine ilave etmeye dikkat edin.

    Bayat ekmegi ince ince dilimleyin uzerine az miktarda sut serpin ve kizgin yagda bir yuzunu kizartin. Ters cevirip uzerine domates ve taze kasar peyniri koyun. Peynirler erimeye baslayinca uzerlerine kekik ve karabiber serpip sicak sicak servis yapin.

    Sikilmadan once bir sure soguk suda bekletilen portakallarin daha fazla verdiklerini biliyor muydunuz ?

    Et ya da balik yaptiginizda yemeginizin suyunun daha lezzetli olmasini istiyorsaniz birkac damla 95�C'lik alkol serpistirin. Tadi damaginizda kalcak.

    Tavuk etinizin daha yumusak, daha guzel kokulu ve daha lezzetli olmasi icin pisirmeden once tavugu yarim limon ile iyice ovalayin ve sonra tavugun uzerine ve icine rendelenmis limon kabugu koyun.

    Kis aylarinda hepimizin vazgecilmez icecegi C vitamini deposu portakal suyudur. Eger portakallari sikmadan once yarim saat soguk suda bekletirseniz siktiginizda daha cok portakal suyu elde edersiniz.

    Sarimsaklarin daha cabuk ezilmesi icin cam bir kavanozda ve buzdolabinda saklamaniz yeterli olacaktir.

    Patlican kabuklarini soyduktan sonra icine sirke ve cok az zeytinyagi konmus suda bir sure haslayin. Daha sonra istediginiz kucuklukte dilimleyin ve pilav yaparken icine karistirin. Goreceksiniz pilaviniz cok leziz olacak.

    Firininiza sinmis kotu yemek kokularini temizleyip yerine guzel kokular biraksin diye satin aldigimiz o pahali urunler istediginiz gibi ferah bir koku birakmiyorsa, size daha pratik ve ucuz bir onerimiz var. Yemek yapmadan once firininizin ortasina yarisi sirke yarisi su ile doldurulmus bir tava koyun. Firininizi birkac dakika icin isitin. Daha sonra sogumaya birakin. Firininiz umdugunuzdan da guzel kokacak.

    Eskilerin yontemleri her zaman en iyi, en dogrudur. Biskuvilerin ve kurabiyelerin taze kalmasi icin, teneke bir kaba koyun ve yanina bir avuc pirinc birakin; bayatlama sorunu ortadan kalkacaktir.

    Elmanin faydalari bitmez. Lahana yemegi yaptiktan sonra evinize sinen ve pencereleri acsaniz da cikarmayi basaramadiginiz lahana kokusundan kurtulmak artik cok kolay. Bir elmanin kabugunu soyup lahanin pisme suyuna ekleyin. Hem koku cabucak yok olacak, hem de lahanin hazmi daha kolay olacak.

    YANI BUKADAY PRATIK BILGIDEN KIMSE YAYALANAMASA NE DIYIM AYTIK....