13 Mayıs 2007 Pazar

Saglik Bakanligi'ndan bol sut icin onerisi

ANKARA (ANKA)- Saglik Bankligi, anne ve anne adaylarina "saglikli beslenin" onerisinde bulundu.

Saglik Bakanligi, bir ulkenin cagi yakalayabilmesi ve gelismislik duzeyine ulasabilmesi icin gerekli zihinsel ve bedenen gelismis, uretken, yetenekli ve nitelikli bireylerin topluma kazandirilmasinda ailenin cok buyuk onemi oldugunu belirterek, ailenin bireyin sadece biyolojik, fizyolojik ihtiyaclarinin karsilandigi bir kurum degil, ayni zamanda bireylerin topluma hazirlandigi ve sosyallestigi bir kurum oldugunu kaydetti. "Aile icinde her fert ayri bir oneme sahiptir, ancak gelecek nesillerin gelisme ve yetisme surecinde saglikli ve bilincli anne ve anne adaylarinin rolu tartisilmazdir" diyen Bakanlik, anne adaylari ve annelerin sagliginin korunmasinda yeterli ve dengeli beslenmenin en onemli etkenlerden biri oldugunu bildirdi.

Anne adaylarinin yetersiz ve dengesiz beslenmesinin, basta anne sagligini tehdit ettigi ifade edilirken, olu dogum, erken dogum, dusuk agirlikli dogum, bedensel ve zihinsel ozurlu dogumlar gibi tehlikelere de neden olabildigi bildirildi. Annenin gebelik oncesi fiziksel gelisimini tamamlamis olmasinin, besin depolarinin yeterli olmasinin hem bebegin hem de annenin sagligini koruyacak en onemli etkenlerden olduguna isaret edilirken, bu nedenle annenin gebelik oncesi, gebelik sirasinda ve sonrasinda saglikli beslenmesi gerektigine deginildi.

Anneler ve anne adaylarina saglikli beslenme onerileri

Anne adaylarinin gebelik oncesi, gebelik donemi ve gebelik sonrasinda duzenli araliklarla saglik kontrollerinden gecmesi anne ve bebegin sagligi acisindan son derece onemli oldugu kaydedilirken, gebelik, emzirme ve menopoz sonrasi kemik sagliginin korunmasi ve ilerleyen yaslarda osteoporoz (kemik erimesi) riskinin onlenmesi acisindan, gunde iki kibrit kutusu peynir, en az 2 su bardagi sut veya yogurt veya ayni miktardaki yogurdun ayran olarak tuketimi onerildi.

Anne ve anne adaylarina onerilen saglikli beslenme kosullari soyle:

"-Gebelik ve emziklilikte artan protein gereksinimini karsilamak ve siklikla gorulen anemi (kansizlik) riskini azaltmak icin yumurta, kuru baklagiller (fasulye, mercimek, barbunya. vb.) veya imkanlar dahilinde kirmizi et gibi besinlerin tuketimine ozen gosterilmelidir. Her gun 1 adet yumurta, 1 porsiyon etli sebze veya kurubaklagil yemegi tuketilmelidir.
-Gebelik, emziklilik doneminde kansizlik riskinin onlenmesinde demir icerigi yuksek besinlerin tuketiminin yaninda demirin vucutta kullanilabilirligini arttirmak amaciyla taze sebze, meyve veya taze sikilmis meyve suyu tuketilmeli, ayrica kansizlik riskini arttirmasi nedeniyle cay ve kahve yemekten bir saat once veya sonrasinda icilmemelidir.
-Vucut agirliginin yasamin her doneminde kontrol altinda tutmaya ozen gosterilmelidir. Gebelik suresince her ay 1-1.5 kg olmak uzere toplam 7-14 kg alacak sekilde agirlik kazanimi, emziklilik doneminde zayiflama diyetleri uygulamaksizin yeterli ve dengeli beslenmeye ozen gosterilmelidir.
-Gebelikte bol su tuketimi idrar yolu enfeksiyonu, oligohidramnios (bebegin amnion sivisinin normalden az olusu), erken dogum eylemi, solunum yolu enfeksiyonlari, kabizlik, ishal gibi pek cok durumda koruyucu veya tedavi edici olabilir. Ayrica, yasamin her doneminde yeterli sivi alimi vucutta olusan toksinlerin (zararli ogeler) atiminda, vucut fonksiyonlarinin duzenli calismasinda, metabolizma dengesinin saglanmasinda ve vucutta pek cok biyokimyasal reaksiyonun gerceklesmesinde son derece onemli rol oynamaktadir. Bu nedenle, her gun en az 10 bardak su icilmeli, sivi aliminin karsilanmasinda kahve, cay, kolali icecekler yerine sut, ayran, taze sikilmis meyve sulari tercih edilmelidir.
-Yeni dogan bebek icin anne sutunun yerini baska bir besinin tutamayacagi ve saglikli her annenin bebegi icin yeterli sut uretebilecegi unutulmamalidir. Yeni doganlarin ilk 6 ayda yalnizca anne sutu ile beslenmesi, 6 aydan sonra ayina uygun ek besinlerin zamaninda baslanmali ve emzirmeye 2 yasina kadar devam edilmelidir.
-Yemeklerde iyotlu tuz kullanimi ve yemeklerin az tuzlu pisirilmesi onerilmektedir. Gebelikte ozellikle son aylarda olusan odemlerin, ilerleyen yaslarda ise osteoporoz riskini arttirmasi nedeniyle bu donemlerde tuz ve tuz icerigi yuksek salamura yiyecekler tuketilmemelidir. Yemeklerde bitkisel sivi yaglarin kullanimi, yemekleri pisirirken kizartma, kavurma yerine haslama, izgara, kendi suyunda veya az suda pisirme gibi saglikli pisirme yontemleri kullanilmalidir.
-Sigara ve alkol kullanilmamali, sigara icilen ortamlardan uzak durulmalidir.
-Kemik sagligi icin gunes isigindan duzenli olarak yararlanilmalidir.
-Vucudun duzenli calismasi ve besinlerden en iyi sekilde yararlanma saglanmalidir. Ayrica yasam boyu sagligi korumak ve gelistirmek icin, yasa ve ozel duruma (gebelik, emziklilik vb.) uygun duzenli fiziksel aktivite yapilmalidir.

"Anne olumleri onlenebilir"

ANKARA (ANKA)- Saglik Bakani Recep Akdag, anne olumlerinin onemli bir bolumunun dusuk maliyetli mudahalelerle onlenebilecegini belirtti.

Saglik Bakani Recep Akdag “Anneler Gunu” dolayisiyla yaptigi aciklamada, anneligin dunyanin en kutsal gorevi ve en yuce duygusu oldugunu belirtti. Akdag, Saglik Bakanligi'nin anne sagligina ozel onem verdigini kaydederek, “Ulkemizde anne olumlerini en aza indirmek ve tum annelerin yasamlarini saglikli olarak surdurmelerini saglamak temel onceligimizdir” dedi.

Akdag, yapilan calismalar sonucunda anne ve bebek olum oranlarinda onemli dususler yasandigini ifade ederek, gelismekte olan ulkelerde, dogurganlik cagindaki kadinlar arasinda gebelik ve dogumun baslica olum nedeni olduguna dikkat cekti. Bu ulkelerde ayrica yenidogan her 12 cocuktan birinin 5 yasina gelmeden hayatini kaybettigini ifade etti.

Anne ve cocuklarin aileleri ile toplumun temelini olusturdugunu dile getiren Akdag soyle devam etti:

“Gelecek kusaklarin daha saglikli olmasi icin, anne, bebek ve cocuklara yonelik saglik hizmetlerinin en ust duzeyde sunulmasi gerekiyor. Tum dunyada hamilelik ve dogum sirasinda gerceklesen anne olumleri ile 0-5 yas arasi gorulen bebek ve cocuk olumlerine dur demek, anne, bebek ve cocuklarin sagliklarini korumakla mumkun olacaktir. Ulkelerin kalkinmislik duzeyleri ne olursa olsun, hayata yeni baslayan ve kendi kendine yeterli duruma gelmek icin uzun bir zaman korunup bakilmasi gereken bebekler, destege muhtac cocuklar ve onlari dunyaya getiren anneler, her toplumda diger bireylerden daha fazla ozen ve destege ihtiyac duymaktadir.”
Dogadaki en mukemmel besin olan anne sutunun, bir annenin yeni dogmus bebegine verebilecegi ilk ve en degerli armagani oldugunu bildiren Akdag, annelerin bebeklerini dogar dogmaz emzirmeye baslamasini onerdi.

Akdag, ureme sagligi hizmetlerinin yurutulmesi ve kalite seviyesi ile yakindan iliskili olan anne olum duzeyinin, tum dunyada cok boyutlu bir kalkinma ve cagdaslik gostergesi olarak kabul edildigine isaret etti. Akdag, “Hamilelik, dogum eylemi ve logusalik esnasinda olusan olumsuz sonuclar, gelismekte olan ulkelerde, ureme yasindaki kadinlar arasinda ‘en yaygin olum ve sakatlik nedeni' olarak varligini surduruyor. Anne olumlerinin onemli bir bolumu ‘dusuk maliyetli mudahalelerle' onlenebiliyor” degerlendirmesini yapti.

Einstein gibi olmanin kolay yolu

Einstein gibi olmanin kolay yolu

Hangimiz bir gun yataktan kalkip da daha akilli oldugumuzu gormek istemeyiz ki? Bu dilek her ne kadar utopik olarak gorulse de bir bilim adaminin yontemi, 1 hafta gibi kisa bir surede, zekayi yuzde 40 oraninda artirmanin mumkun oldugunu ortaya koydu.

Beynin herhangi bir kas gibi oldugunu ve egzersizlerle guclenebilecegini one suren Iskocya'daki Edinburgh Universitesi'nin Biyomedikal Bolumu'nden Prof. Mark Lythgoes'in 1 hafta suren programi BBC'de yayinlandi.

Programa katilan 100 kisinin IQ'larinda, yuzde 40 oranina varan artis goruldu. Bu artis katilimcilarin programa katilmadan once girdikleri testle, programdan sonra uygulanan test sonuclari karsilastirilarak elde edildi.

Iste bir haftalik program

Cumartesi: Disinizi her zaman kullandigini elinizle degil, digeriyle
fircalayin. Ve gozunuzu kaparatak dus alin.

Pazar: Sabah saatlerinde bulmaca cozun. Ve kisa yuruyuse cikin.

Pazartesi: Aksam yemeginde yagli balik yiyin. Ise ya yuruyerek ya bisikletle
ya da daha once kullanmadiginiz bir aracla gidin.

Sali: Sozlukten bilmediginiz sozcukleri ogrenin. Ve bunlari gunluk
konusmanizda kullanmaya calisin.

Carsamba: Yoga, Pilates ya da meditasyon derslerine katilin. Daha once
tanimadiginiz bir insanla konusun.

Persembe: Ise daha once kullanmadiginiz bir yoldan gidin. Televizyondaki ciddi bilgi programlarini izleyin.

Cuma: Alkol ve kafein tuketmekten kacinin. Alisverise cikarken listeyi
ezberlemeye calisin.

Kaynak : The Guardian-Men's Health

Cilt kanserine karsi sapka ve krem onerisi

ANKARA (ANKA)- Diskapi Yildirim Beyazit Egitim ve Arastirma Hastanesi Dermatoloji Uzmani Semih Tatlican, gunesin zararli isinlarinin neden oldugu cilt kanseri gibi hastaliklara yakalanmamak icin ozellikle yaz aylarinda sapka, krem ya da losyon kullanmak gerektigini soyledi.

Semih Tatlican yaptigi aciklamada, cilt kanserinin cinsiyet farki gozetmedigini bildirdi. Cilt kanserinin sadece gunese bagli olmamakla birlikte en onemli nedeninin gunes oldugunu aciklayan Tatlican, acik renkli insanlarin gunesten daha yogun korunmalari gerektigini kaydetti.

“Cilt kanseri en cok yuzde goruluyor”

Tatlican, gunese cikmadan once mutlaka koruyucu krem ya da losyon kullanilmasini, sapka takilmasini onerirken, acik renkli insanlarin buna ek olarak uzun kollu giyinebileceklerini ve uzun sure disarida kalmalari durumunda krem ya da losyon kullanimini tekrarlamalari gerektigini ifade etti. Tatlican cilt kanserinin gunese bagli olarak en cok yuzde goruldugune dikkat cekerken, vatandaslara 11.00-14.00 arasinda disariya cikmamalarini onerdi.

Tatlican, “Acik renkli insanlarin kis mevsiminde de gunesten korunmalari gerektigi unutulmamali” derken, ciltte renk degisimine neden olmamasi bakimindan “gunes goren yerlere deodorant sikilmamasi” uyarisinda bulundu."

17 Soruda Dis Sagligi

Beyaz ve saglikli disler icin

Soru: Dis taslarini temizletmek zararli mi?
Cevap: Tabiki zararli degildir. Hatta bu islemi temel alan anabilim dali dahi vardir. Dis taslari butun diseti hastaliklarinin etken faktorudur. Nihai itibari ile agizdan bilincli ve ehil ellerce uzaklastirilmasi gerekir. Ancak ''nasilsa dis hekimim temizler'' mantigi ile agiz hijyen uygulamalarindan uzak durmak her islemden sonra distasi birikimine canak tutar. Onemli olan dis taslarini temizletmek degil, disleri temiz tutmaktir. Cunku dis tasi temizligi kozmetik bir is degil, bir tedavi bicimidir.

2 Soru: Hangi araliklarla dis taslarimi temizletmeliyim?
Cevap: Bunun bir periodu yoktur. Cunku muayeneler ve kontroller arasi gecirilen surede amac disleri ve agiz dokularini temiz tutmaktir. Bunun yerine 6 ayda bir hekim kontrolu daha uygun bir oneri olacaktir.

3 Soru: Hangi dis macununu kullanmaliyim? En iyisi hangisidir?
Cevap: Dis macunu konusunda bir hekimin herhangi bir markaya angajmani etik olmayacaktir. Zaten onemli olanda hangi macunla temizlik yaptiginiz degil, mekanik temizlik prosedurlerini ne olcude yerine getirdiginizdir. Hekimiminizin size marka onermemesi size bir sey kaybettirmeyecektir. Bilinen herhangi bir macun isinizi gorecektir. Zira su ile yapilan fircalamalar bile onemli olcude yeterlilik gosterebilir.

4 Soru: Dis ipi kullanmali miyim?
Cevap: Tabiki evet. Dis ipi bize en cok yardimci oral hijyen araclarindandir. Dis fircasi ile ulasamayacagimiz dis arasi bolgeleri, curuksel veya dis eti ile alakali tum hastaliklarin genellikle baslangic yeridir. Bilhassa caprasik dislerde durum daha da onem kazanir. Bu yuzden dis fircalamaya ek olarak gunde bir kere dis ipi kullanmakta fayda vardir. Not: Lutfen hangi dis ipinin size uygun oldugunu ve dis ipinin nasil kullanilacaginizi hekiminize danisiniz.

5 Soru: Dislerimi ara sira karbonat ya da tuzla fircaliyorum. Dogru yapiyorum degil mi?
Cevap: Dislerinizi temiz tutmak icin klasik yontemler disinda baska bir yonteme gerek yoktur. Hatta karbonat yada tuz gibi asindirici maddelerin yanlis kullanimi, dissel asinmalara yada travma kaynakli dis eti cekilmelerine sebebiyet verebilir. Uygun bir dis fircasi ve dis macunu ile yapacaginiz metodik bir fircalama aliskanlik haline getirilebilirse, bir diger ispatsiz yonteme gerek kalmayacaktir.

6 Soru: Diseti hastaliklarini nasil fark edebilirim? Bu hastaliklarin ilk belirtileri nelerdir?
Cevap: Diseti hastaliklari, kisaca disi cevreleyen dokularin iltihabi olarak kabul edilir. Genellikle agri vermezler. Bu da; kisinin diseti hastaliginin farkina gec varmasina sebebiyet verir. Bu yuzden bu hastaliga sinsi bir hastalik dersek yerinde olur. Saglikli diseti gul kurusu pembe renkte, dis uzerine siki sikiya yapisik ve bicak sirti gibi keskin sonlanan, kanamasiz ve siskin olmayan yapidadir. Sagligin bozulmasi ile oncelikle renk kirmizimsilasir, dis eti hafif siskinlesir ve dis uzerindeki siki sikiya tutunma ozelligini yavas yavas kaybeder. Dis uzerindeki tutunma bolgeleri bicak sirti formundan uzaklasir. Agiz kokusu olusmaya baslar ama herseyden onemlisi fircalarken ve /veya tukururken yada sert bir gida issirirken kanama bas gosterir. O vakit hastanin yapmasi gereken, derhal bir dis hekimi yada bir diseti uzmani ile kontakt kurmaktir. Aksi takdirde geri donusumsuz sonuclar olusabilir ve bu durum hastayi ve hekime guc durumda birakir. Unutulmamalidir ki disi agizda tutan, onu cevreleyen destek dokulardir. Destek dokularin kaybi disin kaybi demek olacaktir.

7 Soru: Dis beyazlatmak zararli midir?
Cevap: Aslinda bu konu hekim camiasini da ikiye bolmustur. Faydasina inanmayan hekimlerin yanisira calismalarin sonuc verdigini ispat eden meslektaslarimizda vardir. Biz Medikodent hekimleri olarak, dis beyazlatmanin uygun teknik,uygun ekipman ve uygun nosyon rehberligi ve uygun vaka secimi kriterlerinin hepsinin ayni andaki beraberliginde, basarili olacagini kabul etmekteyiz. Cunku sagligin tanimi fiziksel,biyolojik ve ruhsal acidan tam bir iyilik hali olarak yapiliyorsa, dislerinin renginden memnun olmayan ve bunu kendisine problem kabul eden kisi sagliksiz sayilir.Bu tanima uyan kisi icin, dis beyazlatma bir tedavi bicimi olacaktir. Ancak kabul etmek gerekirse dis beyazlatma beklentisi ile klinigimize gelen hastalarin asil sorunu boyayici maddelerle kirli gorunen dislerdir ve bunun tedavisi ise profesyonelce ama gayet rutin bir islem olan dis tasi temizligi ve parlatmadir. Ve tecrubeyle sabittir ki, bir cok kisi icin bu islem en uygun tedavidir. Ancak yinede dislerinin daha beyaz gorunmesini isteyen kisilere vital bleaching dedigimiz yontem uygulanabilir. Ancak hasta beklentileri gerceklik sinirlarini asmamalidir. Dis beyazlatmada utopik beklentiler karsilanamaz ve memnuniyetsizlik olusur. Buna ilaveten ornek verecek olursak; caydan gordugumuz zarar kadar yada tv seyrederken aldigimiz radyasyon kadar minimal bir zarari goze almak gerekir ve herseye ragmen uygun sartlarin varliginda dis beyazlatma yapilabilir. Ve basarili sonuclar almak hicde zor degildir.

8 Soru: Beyaz dolgu mu daha iyidir, siyah dolgu mu?
Cevap: Dolgu maddesini secerken dis hekimleri maddenin arka dislerde cigneme basincina dayanabilmesini; on dislerde mumkun oldugunca fark edilmemesini; disin pulpasina zarar vermemesini goz onune alirlar. Siyah renkli amalgam dolgularin sizdirmazligi, cigneme basincina dayanikliligi, uzun omurlu olusu avantajlardir. Dezavantajlari ise estetik acidan olumsuz rengi, kimyasal sertlesmesi ve nadir de olsa icerigindeki civaya olan alerjidir. Beyaz renkli kompozit dolgularin avantajlari estetik basari, fark edilmemesi ve isinla sertlesmesi (sertlesmesi kisa zaman alir 2 saat gibi bekleme suresi gerekmez). Dezavantajlari ise sizdirmazligi amalgam kadar basarili degildir,omru daha kisadir ve daha pahalidir.Estetik kaygi cok onemli olmadikca dolgu seciminin tercihi dis hekimine birakilmalidir.

9 Soru: Dislerimin uclari asinmis gibi duruyor. Sizce nedeni nedir? Ne yapmaliyim?
Cevap: Sebebi dis gicirdatma ve/veya dis sikma aliskanligidir. Bruksizm (dis gicirdatma) genellikle uyku esnasinda olusan guclu cene hareketlerinin neden oldugu ceneleri sikma, disleri gicirdatma olayidir. Genellikle bu aliskanliga sahip bireyler bundan habersizdir. • Dis gicirdatmanin sebepleri; stres ve Malokluzyon (dislerin dizilis ve siralanisindaki bozukluklar) dir • Dis gicirdatmasi sonucu agiz ve dokularinda su belirtiler gorulebilir: Dislerin cigneyici yuzunde olusan asinma; Dislerde kirilma; Dislerde asiri hassasiyet; Dis etinin geriye cekilmesi ve genellikle bununla birlikte olusan disin boynunda dis eti hizasinda olusan centik seklindeki asinmalar; Dislerde sallanma; Yanaklarda irritasyon (tahris) ; Kas agrisi; Bas agrisi; Cene ekleminde agri. • Tedavi: Dis hekimi tarafindan uygulanan "gece plagi", dis gicirdatmasi semptomatik tedavisinde kullanilan en onemli aractir. Bunun yaninda bazi ek tedaviler de gerekmektedir. Stres terapisi; Rahat uyumayi saglayici onlemler, Hatali yapilmis dis dolgusu ve kaplamalarin yenilenmesi, Eksik olan dislerin yerine koyulabilmesi icin protez uygulamalari.

10 Soru: Benim dis problemim irsi, bircok disimi bu yuzden kaybettim. Kalanlari cektirip dis yaptirayim diyorum. Sizce nasil olur?
Cevap: Yapilan arastirmalara gore %30 oraninda genetik bir yatkinlik vardir. Ayrica agiz bakiminin kotu olmasi ile basta diseti hastaligi olmak uzere tum curuksel faaliyetlerin gelisme olasiligi 6 kat daha artar. Ailede diseti problemi yada curuge yatkinlik olan bir kisi var ise dislerinizi kaybetme durumu ile kalmamak icin mutlaka bir dishekimine muayene olunuz.

11 Soru: Disetlerim sikca kaniyor, acaba neden?
Cevap: Dis eti hastaliklarinin ilk ve en onemli belirtisi diseti kanamasidir. Disetlerinde renk, sekil bozukluklari ve agiz kokusu ile kendini daha da belli eder. Saglikli diseti gulkurusu acik pembe renktedir. Dise ve kemige sikica yapismis olup, portakal kabuguna benzer parlak - puturlu bir gorunumu vardir. Diseti hastaliginin temel nedeni bakteri plagi denen dise sikica tutunmus, yapiskan saydam bir tabakadir. Tirnaginizla disinizin uzerini kaziyarak plagi fark edebilirsiniz. Bakteri plagi kaldirilmazsa sertlesir ve dis tasi ya da tartar olarak isimlendirilen birikintiler olusur. Plaktaki bakteriler tarafindan uretilen toksinler (zararli maddeler) disetlerine zarar verir. Toksinler disetlerinin etrafindaki destek dokularini yikar, dislerden uzaklasir, olusan periodontal ceplerde daha fazla bakteri plagi birikir. Periodontal hastalik gelistikce cepler daha da derinlesir. Bakteri plagi dislerin aciga cikmis kok yuzeylerine yapisir. Dislerin kemik destegi yok olur ve tedavi edilmeyen disler sallanmaya baslar ve sonunda cekilmek zorunda kalirlar.

12 Soru: Sut disleri zaten dusecek neden dolgu yapalim ki?
Cevap: Tedavi edilmeyen sut disi curukleri, agri, kotu koku, cigneme zorlugu, beslenme bozuklugu ve cirkin goruntuye yol acar. Bu donemdeki tedavi edilmeyen dis bozukluklari, ileride dis carpikligi, cene gelisiminde bozukluk ve genel saglik problemlerine (romatizmadan kalp rahatsizliklarina kadar) sebep olabilecektir. Dolayisiyla sut dislerindeki curukler, "nasil olsa yerine yenileri gelecek" yanilgisina dusmeden tedavi edilmelidir. Sut dislerindeki curukler; agri ile cocugun cok kucuk yaslarda tanismasina ve gelecekte bazi fobileri olmasina neden olabilir. Ayrica bu curukler sut dislerinin cok erken kaybina neden olabilir ve bu da sut dislerin daimi dislere surme rehberligi yapmasina engel olur.

13 Soru: Cocugumu hangi yastan itibaren size getirmeliyim?
Cevap: Bebek 6–8 aylikken. (yani ilk disler agizda gorundugunde) temizleme islemi baslamalidir. Sabah kahvaltisi sonrasi ve gece yatmadan once disleri (en azindan cigneme yuzeylerini) temiz bir tulbent ya da gazli bezi islatarak silmek, temizlemek yerinde olur. Dis fircasi kullanimina ise cocugun arka dislerinin cikmasindan sonra (ortalama 2,5 - 3 yasinda ) baslanmasi uygundur. Okul oncesi cocuklarda dis fircalama icin bir teknik uygulatmak cok zordur. Bu yaslarda onemli olan, cocuga dis fircalama aliskanligi kazandirmaktir. Cocuklar dis fircalarken cogu zaman dislerin gorunen ya da kolay ulasilan yuzlerini fircalar. Oysa curuklerin onlenmesi icin dislerin ara yuzleri ve cigneyici yuzeylerini cok daha iyi temizlemek gerekir. Bu nedenle fircalamadan sonra anne-babanin kontrolu iyi olur.

14 Soru: Dislerimdeki lekelenmelerin nedeni nedir?
Cevap: 1-Icten gelen renklenmeler: Travma, uygun yapilmayan kanal tedavileri, amalgam dolgular, cocukluk donemindeki sut disi iltihaplanmalari, tetrasiklin lekelenmeleri, asiri flor alimina bagli renklenmeler. 2-Dis faktorlere bagli lekelenmeler: Agiz hijyeni iyi olmayan hastalarda gorulen renklenmeler, sigara, tutun, puro renklenmeleri, uzun sure “klorheksidin” gargaralarini kullananlarda sari-kahverengi lekeler, yaslanmayla beraber gorulen lekelenmeler.

15 Soru: Agzim cok cabuk kuruyor. Sizce nedeni nedir?
Cevap: Iste nedenler: • Biyolojik yaslilik: Bu etkili bir faktordur, tek basina etkili degildir. • Sistemik hastaliklar: Romatizmal hastaliklar(Sjogren's sendromu), Bagisiklik sistemi hasari (AIDS), Hormonal bozukluklar (Seker hataligi), Norolojik bozukluklar (Parkinson) • Cigneme kabiliyetinin azalmasi: Eger beslenme aliskanliklarinizda sivi ve yumusak gidalar agirliktaysa cigneme fonksiyonu azalir. • Tukuruk bezlerinin cerrahi olarak cikarilmasi • Radyoterapi: (Radyasyon tukuruk bezlerinde kalici hasar yapar) • Ilaclar: (400'un ustunde ilac turu agiz kurulugu yapar: dekonjestanlar, diuretikler, tansiyon ilaclari antidepresanlar, antihistaminikler) • Kafein ve alkol tuketimi

16 Soru: Agiz kokusunun nedenleri nelerdir?
Cevap: Agiz kokusunun sebebi olu bakterilerin atik maddesi olan ve volatile sulfur adi verilen bir gazdir. Nefeste olusan kotu koku buyuk oranda agiz ici kaynaklidir. Agiz ici bir enfeksiyon, ilerlemis bir diseti hastaligi ya da sadece agiz icinde birkac saatten fazla kalmis gida artiklarina yerlesen bakteriler kokuya sebep olurlar. Kokuya sebep olan diger sistemik problemler ise: Tonsilit, akciger iltihabi, sinuzit, seker hastaligi (aseton kokusu), mide bagirsak hastaliklari, bobrek yetmezligi (baliksi koku), karaciger ve metabolizma bozukluklaridir. Agiz kokusunun oncelikle sebebi teshis edilmeli ve buna gore tedavisi yapilmalidir. Agiz ici kaynakli kokularda yapilmasi gerekenler ise Tum curukler tedavi edilir. Dis eti hastaligi tedavi edilir. Cepler ve dis taslari elimine edilir Gomulu ve yari gomulu 20 yas disleri cekilir

17 Soru: Yarin cocugumu size getirecegim gelmeden once yapmam gereken bir sey var mi?
Cevap: Kahvaltisini yaptiktan sonra dislerini fircalatip oyle getiriniz. Igne, agri, dis cekimi gibi durumlardan bahsederek korkutmayiniz. Cocugunuzun uyku saatini randevu zamanina denk getirmeyiniz.

Medikodent

Fazla Sarimsak Sperm Hareketliligini Azaltiyor

Kimi zaman sifa bulmak, kimi zaman guzellesmek, kimi zaman vucut direncini artirmak icin tuketilen bitkisel urunler, bilincsiz kullanildiginda insan sagligini tehdit ediyor.

Marketlerdeki cay raflari, tatlari, renkleri ve kokulariyla cesitlilik katan alternatif bitki caylariyla renklenirken, ocaklarda sifa caylari kaynar, cesitli otlar tuketilir, banyolarda guzellik vadeden maskeler yapilir oldu. Bir cok insanin cantasina, destekleyici ya da tedavi edici oldugu one surulen bitkisel tabletler girdi.

Bitkisel urunlerin kullanimi konusunda bilgi veren Hacettepe Universitesi Eczacilik Fakultesi Farmakognozi Anabilim Dali Baskani ve Farmakognozi ve Fitoterapi Dernegi baskani Prof. Dr. Omur Demirezer yaptigi aciklamada, ''Dogal olan her sey zararsizdir'' gorusunun asla kabul edilemeyecegini belirterek, bu tur urunlerin doktor tavsiyesi olmadan tuketilmesinin insan sagligini tehdit ettigini soyledi.

Fazla Sarimsak Sperm Hareketliligini Azaltiyor

Bitkisel urunlerin fazla tuketilmesinin zararli olduguna dikkati ceken Demirezer, ''Ornegin sarimsak cok faydali diye bilinir. Gercekten cok faydalidir ancak fazla alindigi zaman karaciger enzimlerini etkiledigi icin sperm hareketligini azaltiyor. Bu da uremeyi olumsuz etkiliyor'' dedi.

Demirezer, son yillarda en cok tuketilen bitkilerden sinamekinin de yanlis kullanildigina isaret ederek, ''Sinameki urunleri kesinlikle 2 haftadan fazla kullanilmamali. Kullanildigi durumlarda potasyum azalabilir, potasyum azalinca kalp kaslarina etki eder. Sonuc, kalp hastaligina kadar gidebilir'' diye konustu.

Son gunlerde ozellikle zayiflamak icin kullanilan yosun haplarinin da yan etkileri olduguna dikkati ceken Demirezer, ''Lida isimli yosun hapinin icinde 'sibutramin' maddesi oldugu tespit edildi. Bu, yag atici ilaclarin icindeki sentetik bir madde. Insanlar, sadece yosunla zayifladiklarini saniyorlar, oysa resmen ilac kullaniyorlar'' dedi.

Demirezer, dogadan toplayarak demlenen papatyalarin da kimi zaman ciddi zehirlenmelere yol acabilecegi uyarisinda bulunarak soyle konustu:

''Cogu insan, dagdan bayirdan papatya topluyor ve bunlari tuketiyor. Oysa cok cesitli papatya turu var. Farki, uzmanlarin disinda kimse ayiramaz.

Ornegin bir papatya turu, bocek oldurucu, biri migren digeri soguk alginligi tedavisinde kullaniliyor. Bocek ilaci yapiminda kullanilan papatya cay gibi icildiginde zehirlenmelere yol acabiliyor.''

Fazla miktarda maydanoz tuketilmesinin hamilelerde dusuge neden olabilecegini belirten Demirezer, sunlari kaydetti:

''Gunde 10 gram kabak cekirdegi prostat buyumesini yavaslatir. Biberli pizza ile fici biranin birlikte alinmamasi gerekir. Meyan, kalp ilaclarinin etkisini artirir. Passiflora, kani sulandiran ilaclarla birlikte alinmamali.

Kanser hastalari normal sinirlarin disinda vitamin kullanmamalidir. Cunku kanser tedavisinde programlanmis hucre olumu soz konusudur, vitaminler buna engel olur.

Isirgan otu, sadece bagisiklik sistemini guclendirir, kanser hastalarina bu nedenle tavsiye edilir. Ancak, kanseri tedavi edici etkisi yoktur.

Greyfurt suyu, antihistaminikler, antidepresanlar, tansiyon ilaclari gibi ilaclarin kandaki seviyesini artirir. Dolayisiyla, toksik etki yaratabilir.''

Saglik Bakanligi Onaylamali

Ankara Eczacilar Odasi Baskani Hilmi Sener de bitkisel urunlerin denetiminin ve kontrolunun mutlaka yapilmasi gerektigini belirterek, ''Bu urunlerin onayi Tarim Bakanligindan alinarak Saglik Bakanligi tarafindan yapilmali'' dedi.

Bitkisel urunlerin piyasaya sunulmadan once, bilesiminin tespit edilmesi ve yan etkilerinin belirlenmesi gerektigine isaret eden Sener, soyle konustu:

''Bu tur urunler ilac kapsaminda olmadigi Tarim Bakanligi tarafindan onaylaniyor. Tarim Bakanligi ile Saglik Bakanliginin inceledikleri seyler birbirinden farkli.

Bitkisel urunler, piyasaya cikmadan once mutlaka test edilmeli, yan etkileri arastirilmali, icerigi belirlenmeli ve insan sagligina ne derece yararli oldugu beklenmeli. Bu nedenle de Saglik Bakanligi tarafindan onaylanmali ve denetlenmeli.''

Sener, bu tur urunlerin satisinin da aktarlardan alinarak eczanelere verilmesi gerektigini soyledi. Bilimsel denetim olmaksizin aktarlardan alinan ya da internetten siparis verilen urunlerin denetiminin saglikli yapilmadigina isaret eden Sener, sunlari kaydetti:

''Bunun bilimsel egitimi alan kisiler eczacilardir. Eczaci, urunlerin icerigi hakkinda vatandasimizi dogru bilgilendirebilir, yan etkilerini belirtir ve hangi ilaclarla birlikte kullanmamasi gerektigi gibi onemli konularda uyarilarda bulunur.''




KaynaK : RealAge