26 Nisan 2007 Perşembe

Premature Bebegin Bakimi

Premature bebek, zamansiz gelen misafir !
Insan yavrularinin , buyumesi ve organlarinin dis ortama uyum saglayacak sekilde gelismesi icin belli bir sureyi anne karninda gecirme zorunlulugu vardir. Bu sureden once, yani 37. haftasini tamamlamadan once dogan bebeklere premature bebek denir. Premature bebeklerin yasayabilme sanslari bilim ve teknolojideki ilerlemelerle artmistir.
Anne adayinin premature bir bebek dogurma riski varsa, dogumun yenidogan yogun bakimi verebilecek bir merkezde gerceklesmesi bebegin yasama ve yasamini saglikli devam ettirme sansini artiracaktir. Hasta bebeklerin , premature bebeklerin yogun bakiminin ve tedavisinin yapildigi unitelere yenidogan yogun bakim unitesi denir.


Yenidogan yogun bakim unitesinde neler vardir ?
Kuvozler (inkubatorler) bu unitelerin temel unsurlaridir. Burada bebekler tipki anne karninda oldugu gibi isitilir, nemli bir ortamda tutulur, enfeksiyonlardan korunur. Yine bu unitelerde bulunan ventilatorler, solunumu yetersiz olan bebeklerin solunumuna yardim eden, gelismis teknoloji urunleridirler. Boylece akcigerleri olgunlasmadan dogan bebekler yasam sansi kazanirlar.


Kuvozlere yerlestirilen minik bebeklerin solunum, kalp atislari ve vucut isilari gibi hayati fonksiyonlarini takip etmek icin bebeklerin vucutlarinin cesitli yerlerine problar baglanir. Bu baglantilar sayesinde bebekler daha guvenli bir sekilde izlenebilecek, sik sik dokunularak rahatsiz edilmeleri onlenecektir.
Annelerin, babalarin bebeklerine dokunmalari bebekler ve ebeveynler acisindan son derece onemlidir. Boylece bebek ile anne ve baba arasinda duygusal bir bag olusacak, bebegin yasam sansi daha da artacak. Yogun bakim personeli annelerin uygun sekilde giyinip uniteye girmeleri icin cesaretlendirmeli, hatta bebeklerinin bakimina katilabilmelidir. Bu katilim annenin stresini azaltacak, bebegine baglanacak, evdeki bakimi daha da kolaylasacaktir.
Neonatolog ne demektir ?
Yenidogan bebeklerin bakimi ve tedavisi ile ilgilenen uzman doktorlara neonatolog denmektedir. Yine bu unitelerde calisan hemsireler de konulariyla ilgili ozel egitim almislardir.
Yenidogan unitelerinde premature bebegi yatan ebeveynler ve yakinlari oncelikle bebegim yasayacak mi ? endisesini tasirlar ve stres altindadirlar. Ozellikle anne ve babalarin stresleri ile bas edebilmeleri icin olusmus sosyal destek gruplari onlara yardimci olmaktadirlar.

BIberon.....

Bebeklerimizin yalnizca yarisi ilk bir saat icinde emzirilmektedir. 0-3 aylik bebeklerimizden yalnizca %9,4'u tek basina anne sutu almaktadir.
Biberon emmesi ile anne memesinin emzirilmesi farklidir. Biberonun icindeki mama/su biberonun emziginin emilmesi ile bebegin agzina dolar. Biberon emen cocugun bir caba sarf etmesine gerek yoktur. Anne memesini emen cocuk yalnizca meme ucunu degil, areolanin buyuk bir kismini agzinin icine alir ve dilini areolanin altina uzatir. Ici sutle dolu lakteferoz sinuslerin cogu areola bolgesindedir. Bebek dili ile bu kanallari sagar ve agzina dolan sutu yutar. Icinde ister mama, ister su olsun yasamin ilk gunlerinde biberon verilen bebekler (bir kez bile verilse) memeden de biberon gibi emmeye calisirlar. Bu bebekler yalnizca meme basini emerler ve dilleri ile sagma islemi yapmazlar. Bu duruma meme basi saskinligi denilmektedir. Cocuk yalnizca annenin meme basini emdigi icin memeyi bosaltamaz, sut gelmedigi icin huzursuz olur. Cocugun huzursuz olmasi anneye yeterli sutunun olmadigini (yalanci sut yetersizligi) dusundurur. Bebegin etkisiz emdigi durumlarda memeler surekli sis ve gergindir. Yalnizca meme basinin emilmesi nedeni ile meme ucunda zedelenme ve catlaklar da olusur. Daha cok biberon kullanilmaya baslanir. Bebek rahata alistigi icin anne memesini bir daha almak istemez. Anne de sutunun yetersiz oldugunu dusunerek ve meme basi sorunlari nedeni ile emzirmeyi surdurmek istemez.
Anne sutu ise her zaman ve her yerde hazir durumdadir. Bebegin beklemesine gerek yoktur. Bu nedenle emzirilen cocuklar huzurludur. Bebek icin "emme" yalnizca karninin doyurmasi degildir. Ayni zamanda anne ve bebek arasindaki ikili iliskinin tam olarak gelismesini saglar. Ilk bir yas icinde her istedigi anda annesini yaninda bulan ve emzirilen cocuklarda, temel guven duygusu gelisir.
Biberon ile beslemede, beslenme suresi boyunca verilen mamanin icerigi aynidir. Bununla birlikte anne sutunun en onemli ozelligi yasayan bir sivi ozelligi gostermesidir. Icerigi sabit olmayip cocugunun yasina, fizyolojik durumuna uygun bir degisim gosterir. Emzirme doneminin basinda ya da sonunda olmasina gore anne sutunun icerigi degisir. Emzirme doneminin basindaki sut suludur. Emzirme doneminin sonundaki sut ise yaglidir, bebege doygunluk hissi verir. Bebek anne gogsunu gereksinimi kadar emer, biberon ile beslemede ise annesinin almasini dusundugu kadar almak zorundadir. Anne sutu ile beslenen bebeklerde obezite daha az goruldugu bilinmektedir. Anne sutu ile beslenmede ileri yaslarda obezite, koroner kalp hastaliklari, tip I diyabet mellitus, celiac hastaligi gelisme riski daha azdir.
Anne sutu yalnizca en ideal besleyici degil ayni zamanda en ekonomik beslenme yoludur. Biberonun temizlenmesi cok zordur ve bebekler icin enfeksiyon kaynagi olusturur. Biberon ile beslenen bebeklerde ishalli hastaliklar sik gorulmektedir. Emzirmeden once anne gogsunun temizlenmesine gerek yoktur. Her kosulda verilebilir, Mikrop bulasmasi sorunu yoktur. Emzirdikten sonra da annenin bir miktar sutunu sikip gogus uclarina surmesi temizlik icin yeterlidir. Herhangi bir pomat kullanmaya gerek yoktur. Emzirme oncesi annenin yalnizca el yikamasi gerekmektedir. Calisan anneler, anne sutunu sagarak eve birakilabilir ve anne evde olmadigi zaman bebege kendi anne sutu verilebilir. Anne sutu buzdolabinda 24 saat, oda isisinda sekiz saat saklanabilir. Inek sutu ise oda isisinda iki saatte bozulur. Bu sagilan anne sutunun de biberonla degil, kasik ile verilmesi gerekmektedir. Kasigin temizlenmesi kolaydir ve meme basi saskinligi yaratmaz. Bebeklerin kasik ile almadigi durumlarda fincan kullanilabilir. Bebek yari oturur pozisyonda iken, bebegin alt dudagina icinde mama bulunan fincan yaklastirilir. Bebek dili ile fincanin kenarindan mamayi alir. Bebegin agzina hicbir zaman mama dokulmemelidir.
Emzirmenin ustunlukleri tartisilmaz oldugunun bilinmesine karsin biberon kullaniminin halen yaygin olmasi dusundurucudur. Hastanelerimizin tamaminin "bebek dostu hastane" olmasi emzirmenin yayginlasmasini saglayacaktir.

Bebekler Ve Uyku....

3 yasina kadar bebeklik donemi dedigimiz sure icinde bebek bir yandan kendi biyolojik yapisini ote yandan da bu yapiyi cevresel kosullara gore duzenleme cabasindadair.


Biyolojik yapinin duzenlenmesi her ne kadar dogarken getirdigi yapisal ozelliklere bagli ise de cevresel kosullarin etkisi de gozardi edilemeyecek derecededir.

Yenidogan donemi ile 3 yasa kadar bebegin uyku nitelik ve niceliginde onemli degisiklikler olur.




Bu degisikliklerin baslicalari
  • Uyku uyaniklik suresi yenidoganda uyku lehine iken 1 yasina gelinceye dek uyaniklik lehine donusur.

    Nitelik olarak baslardaki hafif uykunun derin uykuya gore fazla olan orani 1 yasa kadar tersine donusur.

    1-3 yaslari arasinda derin uyku donemleri daha fazla oldugundan gurultuden etkilenmeleri daha azdir.

    Ancak uyku saatleri, uykuya gidis uyuma yeri gibi cevresel kosullarin bu donemde kazanildigi unutulmamalidir.

    Sirtustu ya da yan yatma son zamanlarda cocuk hekimlerinin onerisidir ancak 1 yastan sonra bebek kendi pozisyonunu bulacaktir.

    En fazla 1 yasina kadar ayni odada ancak ayri yatakta (besikte) uyumasi daha sonra mumkunse kendi odasi ve yataginda uyutmaya gecilmelidir.

    Doymus ve gazi cikarilmis ve yine mumkunse gunde en az 1 kez banyo almis oldugunda uykunun niteligi de iyilesecektir.

    Kalin ve cok katli giysiler, kalin yorgan, battaniyelerbebegi rahatsiz edeceginden uykusu bozulacaktir.

    Sessiz ve fazla aydinlik olmayan, guvenliginin saglandigi bir ortam olmalidir.

    Rahatsiz oldugu isareti varsa aglama ve uyanmalarda yanina gidip rahatlatici tedbirler alinmali, beklenen uyku suresi tamamlanmamis ise tekrar uykuya birakilmalidir.

    Kucakta, arabada dolastirilarak, salincakta sallanarak uyutmalarin yerine

    banyo yaptirilip sirti sivazlanarak ya da buyuklerimizin yaptigi gibi ayaklarda sallanarak uyutma yontemini kisisel olarak daha saglikli bulmaktayim.
1 yas ustu bebeklerde biberonu kendisine vererek uyutmanin guvenlik yonunden sakincalarinin yanisira gelisimi yonunden de sakincalari bildirilmistir.

2 yas sonrasi anne sicakligini hissettirecek yumusak ayi, bez bebek gibi oyuncaklar ona uyku arkadasligi yapacaktir.
  • Unutmayin cocugunuzun saglikli gelismesi herseyden onemlidir. O halde konuk alma, gezmeye gitme gibi etkinliklerin onun uyku duzenini aksatmasina izin vermeyin.

    "Uyusun da buyusun" ninnisinin gercek oldugunu biliyor musunuz? Cunku buyume hormonu uykuda salinir.

    Asiri uyku, uykusuzluk ya da duzensiz uyku gibi saglikli olmayip nedenini doktorunuza sormalisiniz.

Cocuklar da depresyona girer

Depresyonun sadece yetiskinlerde goruldugunu dusunuyorsaniz, yaniliyorsunuz. Cocuklarin da depresyona girebilecegini unutmamalisiniz.

Memorial Hastanesi Cocuk ve Ergen Ruh Sagligi ve Hastaliklari uzmani Dr. Ayten Erdogan cocuklarin yaklasik yuzde 5'inin, ergenlerin ise yuzde 5-10'unun depresyona maruz kaldigini belirtiyor. Stres altinda bulunan, kayip yasayan dikkat, ogrenme, davranis veya anksiyete bozuklugu olan cocuklarin depresyona yakalanma riski daha fazla. Ayrica ailesel yatkinlikta cocukta depresyon gelismesinde cok etkili.

Intihar riski artar
Eskiden kendisini eglendiren seyler depresyon geciren cocuk icin artik daha az eglendiricidir. Depresyondaki cocuk veya ergenler olmek isteyebilir veya intihardan bahsedebilir. Depresyondaki ergenler kendilerini daha iyi hissetmek icin sigara, alkol veya baska uyusturuculardan medet umabilirler. Kucuk cocuklar her zaman cok uzuntulu gorunmeyecegi icin anne-babalar ve ogretmenler sorunlu davranislarin depresyon belirtisi oldugunu anlamayabilir. Asiri hareketlilik hircinlik, sik aglama kucuk cocuklarda depresyonun belirtisi olabilir.

Bedensel yakinma gorulur
Kucuk cocuklarda ve ergenlik donemindeki kiz cocuklarinda depresyonun belirtisi siklikla karin agrisi, bas agrisi vucut agrisi gibi bedensel yakinmalarla kendini gosterebilir. Sabah okula giderken karin agrisi, bas agrisi gibi belirtiler yogunlasabilir. Depresyon geciren cocuklarda erken teshis ve tedavi cok onemlidir. Depresyon profesyonel yardim gerektiren bir hastaliktir. Kapsamli bir tedavi genellikle hem bireye, hem de aileye terapi uygulanmasini icerir.

Kardes Kiskancligi

Kardes Kiskancligi

Hazirlayan: Doc. Dr. Selahattin Senol
Gazi Universitesi Tip Fakultesi Cocuk ve Ergen Psikiyatrisi Bolumu



Cocuklar bir kardeslerinin olmasini isterler, ancak kardes dogumu ile de yogun bir kiskanclik yasamaya ve anne babalari zorlamaya baslarlar. Onceleri surekli kardes isteyen bir cocugun bu istegi gerceklestikten sonra neden kardesini kiskandigi, hatta ona dusman gibi davrandigini anlamak zor olmali. Oysa bu cocuklarin sureklilik gostermeyen, degisken olan isteklerini yansitan, dolayisiyla onlarin dogasiyla ilgili ipucu veren bir ozellikleridir. Bu nedenle cocuk icin diger onemli kararlarda oldugu gibi kardes isteginin gerekliligine de anne ve babanin karar vermesi gerekmektedir. Annenin beden ve ruh sagligi, ailenin ekonomik gucu, dogacak cocugun bakimina iliskin sorumluluklarin paylasilmasi bu karari belirleyecektir.
Kardes kiskancligina gelince; kiskanclik insanoglunun en dogal, en evrensel duygularindan birisidir. Kiskanclik sevilen kisinin baskasiyla paylasilmasina katlanamamak olduguna gore, sevginin bulundugu her yere girer. Sevgililer arasinda belirli bir olcuyu asmadigi surece, sevgi gulunun dikeni sayilir. Ancak bu dogal duygu insani kemiren bir tutku olmaya baslayinca, sevgiyi gozeten bir duygu olmaktan cikar, sevgiyi yok eder. Cocuk icin en degerli varlik anne olduguna gore onu baskalariyla paylasmak kolay, dayanilir bir duygu degildir. Sevgilisini baskasinin kolunda goren bir erkekle, annesini, kucaginda "yabanci" bir cocukla goren kardesin duygulari pek ayrilik gostermez. Anne sevgisini yitirme korkusu, daha yeni bir kardes gelecegini ogrendigi anda icini sizlatmaya baslar.
Kardes dogumu bu ve diger nedenlerle cocuk icin zorlayici bir yasam olayidir. Gebeligin ve yenidogan cocugun annede olusturdugu bedensel guclukler ve yorgunluklar, calisan annenin zamaninin onemli bir bolumunu cocuk bakimina ayirmasi gibi nedenler eve gelen bu yabanci yuzundendir. Gelen cocugun cinsiyetinin farkli olmasi, beceriksizligi, yogun bir ilgi ve bakima gereksinimi olmasi onun daha cok sevildigi seklinde yorumlanmakta ve kiskanclik artmaktadir. Annenin yenidogan bebekle birlikte olusacak gucluklerini hafifletebilmek icin cocugun krese verilmesi ya da odasinin ayrilmasi gibi degisiklikler de bu duyguyu artiracak, yeni uyum sorunlarina neden olacaktir.
Cocukla kardesi arasindaki yas farki ne kadar azsa kiskanclik o denli buyuk olmaktadir.Henuz anneye gereksinimin surdugu 3 yasindan kucuk cocuklarda anne ilgisinin azalmasi sonucu yeni kardese tepkisi buyuk olacaktir. Ikinci ya da ucuncu kardesi kabullenme daha kolay olmaktadir.
Kardes kiskancligi dogal bir duygudur, sevgi ve kiskanclik-nefret ara ara yogunlasarak zaman icinde yogunlugunu kaybeder. Kardesini sevmek zorunda degildir. Olumsuz duygular anlayisla karsilanmali ve bu duygulari belirtmesi yureklendirilmelidir (beni de ugrastiriyor, arasira ben de kiziyorum, beceriksizligi yuzunden ona cok zaman harciyorum, seni sevmedigimi dusunme, eskisi kadar seviyorum, ben de kardesim dogdugunda kiskanmis, boyle dusunmustum). Anne-baba bebegi, cocugun onunde gosterisli bir bicimde oksayip sevmekten kacinmalidir.
Cocuklar eve gelen yabanciya farkli tutumlar sergileyebilir;
-sevgi gosterilerinde bulunabilir (annenin kendisinden tumuyle uzaklasmamasi icin onun yaninda yer alir)
-abartili sevgi gosterileri (alttaki duygulari ele veren davranislarla birliktedir; kardesinin yanagini oksarken biraz fazla sikar, aglatacak olcude kucaklar, kaza ile yere dusurur)
-etkilenmemis gibi davranma (bebekle ilgili gorunmeyen huysuzluklar, hircinliklar, tutturmalar, istegi yapilmadiginda aglama, tepinme)

Bebek Takvimi

0-4 Ay Bebek Beslenmesi

Anne sutu mukemmel besin icerigi ile kolay hazmedilir, etkili bir bicimde kullanilir
Bebeginizi hastaliklardan korur, mamalarla beslenmeden daha ucuza mal olur. Bunun otesinde emzirmek suretiyle, anne bebek baginin kurulmasi kolaylasir, yeni bir gebeligin gecikmesi ve annenin saglikli kalmasi mumkun olur.

Dogumdan sonraki ilk 4 ayda yalnizca anne sutuyle beslenen bebekler ishal ve zaturre gibi bulasici hastaliklara, alerjik rahatsizliklara daha az yakalanirlar, daha saglikli buyurler. Bu nedenle;

Ilk 4 ay bebeginizi tek basina anne sutuyle besleyiniz. Bu aylarda anne sutuyle birlikte verilen ek besinler bebegin anne sutunden yeterince yararlanmasini engeller.

Bebeginizin yalnizca anne sutuyle beslendigi bu donemde, su kaybina yol acan hastalik halleri disinda ilave su gereksinimi yoktur! Eger ishal gibi mutlaka su verilmesi gereken bir durum soz konusuysa kaynatilmis su veriniz.

Ilk gunlerde gelen anne sutu cok besleyicidir. Bebeginizi istedikce ve sik sik emzirerek bu sutten yararlanmasini saglayiniz. Anne sutunun artmasini saglamak icin sik emzirme birinci kosuldur. Bebeginizin emmedigi durumlarda, gogsunuzde sut birikimi soz konusu oldugunda pompalarla bosaltma islemi yapabilirsiniz. Bu pompalar hemen her eczaneden kolaylikla temin edilebilmektedir.

Tum annelerin sutu yararlidir. Baslangicta oldukca koyu olan sutunuz zamanla sulu bir hal alir; bu, anne sutunun genel ozelligidir ve tamamen dogal bir durumdur. Benim sutum bebegime yaramiyor gibi sozlerin hicbir anlami yoktur. Cunku her annenin sutu kendi bebegi icin ozeldir.

Bebeginiz her beslenmeden sonra az miktarda kaka yapabilir, bu durum bazen yanlislikla ishal olarak degerlendirilir. Oysaki altin sarisi renkte, kotu kokmayan, sulu, gunde 7 - 8 kereye kadar olabilen bu diski tamamen normaldir. Yine ayni ozellikleri tasiyan ama 3 gunde bir bol miktarda yapilan kaka da normal kabul edilir. Ancak diski cok sert ise nedeni arastirilmalidir.

Gogus uclarinda meydana gelen catlaklar genel kaninin aksine, temizlikteki yetersizlikten degil, uygun emzirme pozisyonunun ve tekniginin saglanamamasindan ileri gelir. Bebek, memenin sadece ucunu degil renkli kismin onemli bir bolumunu bir agiz dolusu almali, cene ucu meme cildine temas eder vaziyette ve alt dudak disa kivrilmis olmalidir. Bu sekilde bebegin yanaklarinda oluk olusur ve yutkunarak annesinin sutunu aldigi kolayca fark edilir. Eger catlak meydana gelmisse dogru pozisyonda ve uygun emzirme teknigiyle sorun kisa surede halledilir. Beslenme sonrasi bir miktar anne sutunun catlak bolgelere surulerek kurutulmasinin yararli oldugu dusunulmektedir.

Emziren anneler her zaman bol ve pamukludan yapilma sutyen giymelidirler.

Anne sutunun yetmedigi inanciyla doktora danismadan yeni bir gidaya baslanmamalidir. Duzenli kilo alan, gunde ortalama 6 kez beslenebilen, bezini gunde 6 defa islatan bir bebek anne sutunu yeterince aliyor demektir. Kaka sayisi beslenmenin degerlendirilmesinde guvenilir bir isaret degildir.

Anne sutunun yeterliligi en iyi cocugun gereken tartiyi almasiyla anlasilir. Bu nedenle bebeginizi duzenli araliklarla saglik kontrollerine getiriniz.

Calisan anneler sutlerini sagdiktan sonra, kaynatilarak steril edilmis siselerde oda sicakliginda 8 saat, buzdolabinda 24 saat ve buzlukta dondurarak 6 ay saklayabilirler. Bu amacla saklanan anne sutu hicbir zaman kaynatilmamalidir.

Bebeklere ilk yasin sonuna kadar kaynatilmamis su verilmemesi tavsiye edilir.

Bebeklerini emziren annelerin iyi beslenmesi anne bebek sagligi acisindan cok onemlidir. Bu nedenle annelerin; gunde 2 litre (10 su bardagi) kadar sulu gidalar (su, sut, az sekerli limonata, komposto corbalar, vb.) almalari onerilir.

Gunluk beslenmede en az 2 su bardagi sut veya yogurt, 1 kofte kadar et ve bir adet yumurta, 3 ince dilim ekmek veya 3 porsiyon unlu yiyecek 2 adet meyve bulunmalidir. Anne sutu verirken sigara icmemeli, cay ve kahve gibi besleyici degeri olmayan icecekleri tuketmemelidir.


4-9 Ay Bebek Beslenmesi

Yalniz anne sutuyle beslenen bebeklerde ek gidalara dorduncu aydan sonra baslanir
4-6 ay arasinda anne sutuyle yeterli buyume gelisme saglaniyorsa sadece anne sutuyle beslemeye devam edilir, bu durumda ek gidalara altinci aydan sonra baslanir.

Bu donemde cocugunuza verdiginiz ek gidalar anne sutunun tamamlayicisidir.

Ek Gidalar:

Cocugun ayina uygun buyume ve gelisme surecini destekleyen, degisik tatlarla tanismak suretiyle sonraki aylarda kolay yeme aliskanligi kazandiran, besleyici degeri yuksek ama allerji yapma niteligi az olan besinlerdir. Meyve suyu veya meyve puresi, sebze corbasi veya sebze puresi, muhallebi, yogurt, peynir, recel, biskuvi, ekmek, yumurta bebek beslenmesinde onde gelen ek gidalardir.

Ek gidalari kasik ya da bardakla veriniz.

Yeni deneyeceginiz yiyecekleri cocuk acken alisik oldugu yiyeceklerden once veriniz. Miktari daima azdan baslayarak arttiriniz.

Yeni gidalarin allerji yapip yapmadigina dikkat ediniz. Bu nedenle ayni gun icinde birden fazla yeni besin denemeyiniz. Supheli bir gidayi kestiginizde belirtilerin gecip gecmedigini kontrol ediniz. Bir iki gun sonra yeniden deneyiniz.

Bebeginizin hoslanmadigi onemli yiyecekleri zaman zaman yeniden deneyiniz.

Meyve Suyu:

Elma ve seftali gibi meyvelerin sulari taze olarak 1-2 tatli kasigi miktarindan baslanarak verilir ve yavas yavas arttirilir. Portakal ve mandalina suyunun daha ileri aylarda verilmesi uygun olur.

Meyveler iyice yikanir, kabuklari soyulur ve cam rendede rendelenir. Temiz bir tel suzgec veya tulbentle suzulerek suyu elde edilir. Meyve suyuna baslandiktan bir iki hafta sonra pure halinde verilebilir. Meyve sularina seker eklenmemelidir!

Sebze Corbasi:

Meyve suyuna baslandiktan iki hafta kadar sonra ogle ogununde verilmek uzere patates, havuc, pirinc ve taze sebzelerden gunluk olarak hazirlanir. Bir iki tatli kasigindan baslanarak yavas yavas arttirilir. Dort haftalik bir sure icinde tam sebze puresine gecilir.

1. Hafta (sebze corbasi): 3-4 su bardagi su, bir tutam tuz, 2 orta boy havuc, 1 orta boy patates 45 dakika kapakli kapta pisirilir. Tel suzgecle hic ezmeden suyu bir baska kaba alinir. Bir cay kasigi irmik ilavesiyle tekrar 5-10 dakika pisirilir. Sivi miktari 200 gram olacak sekilde ayarlanir.

2. Hafta (basit sebze puresi): Ayni sekilde pisirilir. Havuc ve patatesler tel suzgecten tamamen ezilerek pure olarak gecirilir. Bu purenin icine yine irmik katilarak mamanin hazirlanmasi tamamlanir.

3. Hafta (karisik sebze puresi): Havuc ve patatesin yanina 1 cay kasigi pirinc ve her gun bir yenisi ilave edilmek uzere mevsimlik sebzeler eklenir. Ornegin ilk gun 3-4 yaprak maydanoz, ertesi gun maydanoz ve bir kac yaprak ispanak, sonraki gun ilaveten dortte bir enginar, daha sonra dortte bir domates gibi .. Tel suzgecten ya da blenderden gecirilerek elde edilen pureye yine bir cay kasigi irmik eklenerek 5 dakika daha pisirilir.

4. Hafta (tam sebze puresi): Ayrintilariyla anlattigim sekilde hazirlanan pureye 1 cay kasigi zeytin yagi veya pastorize tereyagi katilir.

Altinci aydan itibaren sebze corbasi ya da puresine 1 yemek kasigi kiyma (3 kez cekilmis yagsiz sinirsiz dana) eklenmelidir. Daha erken donemde sebze corbasina baslanmis olan bebekler icin kuzu cigeri tercih edilir.

Muhallebi:

Sebze puresinden 1-2 hafta kadar sonra genellikle 5. aydan itibaren aksam (gece degil) ogunu olarak verilir. 1 su bardagi sut, bir tatli kasigi pirinc unu, 1 tatli kasigi toz sekerle yapilir. Soguk sutun bir kismiyla pirinc unu iyice ezilir, kalan sut eklenir karistirilarak pisirilir. Atesten indirmeye yakin seker eklenir. Ilk gunlerde sut sulandirilabilir.

Muhallebi, kutu mamalarla da hazirlanabilir. Ozellikle inek sutu proteinlerine duyarli olan bebeklerde bu durum tercih edilir. Bir su bardagi su 1 tatli kasigi pirinc unu karistirilarak pisirilir. Atesten indirildikten sonra icine 5-6 olcek hazir mama toz halinde katilir. Topaklanma durumunda tel suzgecten gecirilir. Son yillarda sut cocuklugu doneminde inek sutunun hic kullanilmamasi yonunde olan gorusler giderek agirlik kazanmaktadir.

Yogurt:

Sut kaynatilir, elin dayanabilecegi sicakliga kadar sogutulur. 1 litre sut icine bir corba kasigi yogurt 1-2 kasik sutle sulandirilarak eklenir, yavasca karistirilir. Hareket ettirmeksizin sicakligini koruyabilecek sekilde 3-4 saat bekletilir. Bir kase kadar ikindi ogunu olarak verilir.

Kahvalti:

Cocuk alti ya da yedi ayini bitirdikten, sebze puresi, muhallebi, yogurt gibi gidalara iyice alistiktan sonra kahvaltilara baslanir. Sut, beyaz peynir, recel, pekmez, ekmek veya bebe biskuvisi baslica malzemelerdir. Tuzu alinmis bir parca beyaz peynir ve recel sutle ezilir. Karisima ekmek ici katilir. Bu amacla 3-4 bebe biskuvisi kullanilabilir. Kahvaltiya once 1-2 tatli kasigi olarak baslanir, miktari giderek arttirilir. Bal allerji yapma olasiligi nedeniyle bir yasindan once tercih edilmez. Istenirse 1 cay kasigi yag eklenebilir. Bir sure sonra peynir, recel, yag ve ekmek sutten ayri olarak verilebilir.

Yumurta:

Kati olarak pisirilmis yumurtanin sarisi 1 cay kasigi miktarindan baslanip giderek arttirilmak suretiyle kahvaltiya ilave olarak verilir. Bir haftanin sonunda bebeginiz bir tam yumurta sarisi yiyebilir. Iyice alismis olan cocuklara yumurta kayisi kivaminda verilebilir. Yumurtanin beyazinin bir yasinda once verilmesi genellikle tercih edilmez.

Tahilli Corbalar:

Mercimek, yogurtlu yayla, acisiz tarhana corbasi gibi gidalar, taze sebze corbalarina alistirilmis olan bebeklere 7. aydan sonra degisik tatlari ogretmek amaciyla verilebilir.

Kofte:

Sebze corbasiyla birlikte, yagsiz sinirsiz uc kez cekilmis dana kiymasindan baharatsiz olarak hazirlanmis 1-2 kofte 6. Aydan itibaren verilebilir.

Balik ve Tavuk:

Bebeginiz yedi sekiz aylik oldugunda kiymaya alternatif olarak pure halinde ogle ogununde tavuk ve kilciksiz balik eti verebilirsiniz.

Karaciger:

Kuzu cigeri tercih edilir. Az tuzlu suda haslanir, zari cikarilir, rendelenerek balik ve tavuk etleriyle donusumlu olarak sebze corbalariyla birlikte verilir.

Cay:

Cayin besleyici hic bir degeri yoktur. Aksine diger gidalarin besleyici degerini dusurur, barsaklardan demir emilimini bozarak kansizliga yol acabilir. Bu bakimdan sut cocugu beslenmesinde yeri yoktur.

9-12 Ay Bebek Beslenmesi

Cocugunuz icin bu donemde ozel yiyecekler hazirlamaniza gerek yoktur
Yetiskinler icin pisirilen tum ev yemekleri az yagli pureler halinde bebege verilebilir.

Bir yasina basan bebekler aile sofrasina oturtulur, kendi kendine yemesi icin tesvik edilir. Diger sutlu besinlerin yani sira gunde bir bardak sut icmesine ozen gosterilir

Ornek Beslenme Semasi

Sabah: Kahvalti

1 Bardak sekersiz sut

1 Yumurta sarisi

1 Tatli kasigi recel ya da pekmez

1 Cay kasigi yag

1 Ince dilim ekmek veya 3-4 adet biskuvi


Ara Ogun:

Meyve puresi

Ogle:

Kiymali sebze pureleri

Dolma icleri, sebzeli kofteler

Kuru baklagil pureleri

Bir dilim ekmek ici (sebzelerle)

Aksam:

Muhallebi (veya ogle ogunun aynisi)

Not: Sebze olarak bakla ve patlican bebek beslenmesinde tercih edilmez.


1-3 Yas Cocuk Beslenmesi

Dokuz aydan sonra cocugun temel gidasi olmaktan cikan anne sutu 2 yasina dek anne icin uygun olan bir zamanda kesilebilir
Bir yasindan sonra 13-14 aylik olan cocuga, catal kasik kullanma alistirmalari yapilabilir. Ailenin diger fertleriyle birlikte sofrada oturan cocugun ayri tabagi olmali, neyi ne kadar tukettigine dikkat edilmelidir.

Bu donemde de cocuklar gunde dort ogun beslenmeli, temel besin gruplarindan (sut ve sutlu gidalar; etler, yumurta ve baklagiller; sebze ve meyveler; unlu ve nisastali besinler) yeterli ve dengeli tuketmelidirler.

Ulkemizde en sik yapilan hatalardan biri cocugu yemek suyuyla beslemektir. Hic bir besleyici degeri olmayan bu beslenme bicimi uygulanmamalidir.

Her gun yarim litre sut cocuklara verilmelidir. Sut her sekilde verilebilir. Sutun icerdigi kalsiyum cocuklarin gelisimi icin cok onemlidir. 25 gram peynirde de 200 gram sutteki kadar kalsiyum vardir.

Her gun et ve baklagillerden bir ikisi beslenme listesinde bulunmalidir.

Her gun bir yumurta yedirilmelidir. Duzenli et verilen cocuklara gun asiri olabilir.

Gunde bir ya da iki kez sebze verilmelidir.

Gunde bir iki kez meyve yenmelidir. Fazladan bir ogun meyve vermek sebzenin yerini tutabilir. Meyve sulari da meyvenin yerine gecebilir.

Gunde bir iki kez nisastali besinler ve uc dilim ekmek beslenme listesinde bulunmalidir.

Cocuklara olabildigince erken donemde kendi kendilerine catal kasik kullanarak yemeleri ogretilmelidir.

Her cesit sekerleme, pasta, kek, dondurma sik sik verilmemesi gereken yiyeceklerdir. Ogunler arasinda cocuga sekerleme vermek istahi azaltarak yetersiz beslenmeye yol actigi gibi dis curuklerinin de onde gelen nedenidir.

Cay ve kahve verilmesi icerdikleri uyarici maddeler nedeniyle sinirlilige yol actigindan bu icecekleri cocuklara hic tattirmamak en iyisidir.

Bu donemde cocuklar agiz ve dis sagligi konusunda egitilmelidirler. 1,5 - 2 yasina gelen cocugun bir dis fircasi olmali, macunsuz olarak fircalama egitimi verilmelidir.

Uc yastan itibaren dis macunu kullanmaya baslanabilir.





3-5 Yas Cocuk Beslenmesi
Okul oncesi 3-5 yas grubu cocuklara aile yas����� daha cok katilan bireyler gozuyle bakilmalidir.


Bu yasta yemek aliskanliginin gelismesinde aile primer rol ustlenir, cocuklar genelde aile ici bireyleri taklit ederek ogrenirler.

Bu donemde cocuk aile sofrasini bir taraftan dengeli beslenme modeli olarak, diger taraftan ise aile buyuklerinin bir arada bulunduklari keyifli bir sosyal olay olarak algilamalidir.

Yemek sirasindaki cocuk davranislarindaki olumsuzluklarda asiri tepki, cezalandirma,asiri beklenti icinde bulunma yemek zamanini cocuk icin iskenceye cevirebilir.

Calisan anneler cocuklarini aksam yemeklerinin mutlu bir ortamda gecmesine ozen gosterilmelidirler. Yemek oncesi sakin yorucu olmayan bir oyun veya istirahat yemegin keyifli gecmesini kolaylastirir. Okul oncesi enerji gereksinmesi arttigi icin bunun karsilanmasina ozen gosterilmelidir.

Bu yasta televizyon ve oyun cok cekici olusundan yemege ilgisizlik sik bir sorundur. Ayrica yemek secme de siktir, haftalarca hep ayni seyleri yemek istenmesi nadir degildir. Bu donemde cocugun cikolata, seker, pasta, kola gibi besleyici ozelligi olmayan seylere alismamasina ozen gosterilmeli. Yemek saatleri duzenli olmali ve yemek arasinda bu gibi besinlerin verilmesinden kacinilmalidir.

Ornek Gunluk Beslenme Programi

Kahvalti (07.00-08.00)

1 yumurta (gun asiri)

Ekmek, tereyagi, beyaz peynir, bal-pekmez veya recel

1 bardak sut

Ara Ogun (Saat 10.00)

1 Bardak meyva suyu

Ogle Yemegi ( Saat 11.00-12.00)

Kofte (veya balik, tavuk, karaciger)

Sebze (veya salata)

Patates (veya pilav, makarna)

1 Bardak sut veya yogurt

Ara Ogun

Meyva

Aksam Yemegi (18.30-19.00)

Sehriye corbasi (veya makarna, pilav)

Yogurt (veya sut, muhallebi)


Okul Cagi Beslenmesi

Okul Cocuklarinin beslenmesi fiziki gelismeyi saglamanin yani sira bu yas cocuklarinin hastaliklardan korunmasi acisindan da onemlidir


Gunumuzde Akdeniz tipi beslenme en saglikli beslenme bicimi olarak kabul edilmektedir.

Okul cocuklarinin beslenmesi de bu ozellikler goz onune alinarak hazirlanmalidir. Bes yasindan buyuk cocuklarin yag tuketimlerinde eriskinlere onerilen saglik beslenme ilkeleri gecerlidir. Ve gunluk enerjinin yagdan gelen orani %30�u asmamalidir. Enerji gereksiniminin arttigi durumlarda fazla yag tuketilebilir. Ancak yagdan gelen oranin yine de %30�u asmamasi gerekir.

Lif ya da posa iceren besinlerin tuketimi saglikli beslenmenin onemli ogelerinden biridir. Dusuk yag, dusuk kolestrol ve yuksek lif iceren besinlere dayali beslenme aliskanligi olanlar ileri yaslarda bazi kanser turleri ve kalp hastaliklari riskinin dusuk oldugu bilinmektedir. Bu yas gurubunda lif gereksinimi 12-18 gr/gun olarak belirtilmektedir. Lif gereksinimi �cocugun yasi +5� formulu ile de hesaplanir. Bu oran yetiskinler icin gecerli degildir. Gereken lif miktari gunde 1-2 porsiyon sebze, 1-2 porsiyon meyve ve 5-6 dilim tam bugday unundan yapilmis ekmek ve haftada 1-2 porsiyon tuketilen kuru baklagil ile karsilanabilir. Asiri miktarda lifli besin tuketiminin basta kalsiyum olmak uzere cesitli minerallerin emilimini etkileyebilecegi unutulmamalidir.

Okul cocuklarinin buyuyup gelisebilmeleri icin ozel besinlere gereksinimleri yoktur. Anne-babalari ile ayni besinleri yiyebilirler. Ancak miktarlari farklidir.

Okul cocuklarinin beslenmesinde asagidaki saglikli beslenme ilkeleri gecerlidir.

Besinlerin cesitliliginin saglanmasi
Saglikli vucut agirliginin korunmasi
Nisastali karbonhidratlar ile liften zengin besinlerin dengeli tuketilmesi
Yag ve seker tuketiminin sinirlandirilmasi
Vitamin ve minerallerin yeterli duzeyde alinmasi

Bu ilkeler temel alinarak cocugun yemek aliskanligi ve besin seciminde tat zevkindeki onceliklerinin gozardi edilmemesi onerilir. Uzun sureli saglikli olmak kavrami cocuklar icin onem tasimaz. Cocuklarin tercih ettikleri hamburger, patates kizartmasi gibi besinler cok sik olmamak kaydiyla diger besinlerle dengelenerek verilebilir.

Bir besinin ya da besin grubunun belli bir sure reddedilmesi, buyumek icin temel olan bazi besin ogelerinin eksikligine neden olabilir. Bu nedenle reddedile besin zaman zaman farkli sekillerde tekrar sunulmalidir.

Bu yas grubunda beslenmedeki hatalara bagli olarak demir eksikligi anemisi, sismanlik ve dis curukleri, gibi sorunlar ortaya cikabilir.

Calismalar okul cocuklarinda bir sey yedikten sonra anlatilanlarin daha fazla akilda kaldigini ortaya koymaktadir. Bu acidan okula gitmeden once cocuklarin kahvalti etmeleri ve okulda dagitilan besinlerin okul basarisi acisindan cok onemlidir. Hicbir besleyici degerinin olmamasinin yani sira yemeklerle birlikte tuketildiginde demir emilimini engelledigi icin okul cocugunun kahvaltisinda cayin yeri yoktur.

7-8 Yas Okul Cocugu icin ornek menu :

Kahvalti :

Bir su bardagi sut veya meyve suyu (taze evde yapilmis)
1 Kibrit kutusu peynir ya da bir yumurta
1 tatli kasigi tereyag ya da 5 adet zeytin
3 tatli kasigi bal, recel ya da pekmez
1-2 dilim (orta buyuklukte) ekmek

Ara Ogun : Bir porsiyon meyve


Ogle:
4 tepeleme yemek kasigi nohut
4 tepeleme yemek kasigi bulgur pilavi
1 kase cacik
1 kase salata

Ikindi:
1 ayran
1 dilim kek ya da pogaca

Aksam:

2 orta dilim kiymali borek
4 tepeleme yemek kasigi zeytinyagli sebze yemegi
1 cay bardagi yogurt

Yemekten sonra :
1 orta boy meyve
5-6 adet findik

Not : Bu menu ornegi 1800-2000 kalori, 45-50 gr protein icerir.



Asi Takvimi


Asilamada amac kanda hastalik mikrobunu taniyan, onunla karsilasinca onu bertaraf edebilen hucrelere hastaligi gecirmeden sahip olmaktir.

Asilamanin bu kolayligi yaninda her hastalik her zaman zararsiz bir sekilde gecirilemez, bazen hastalik cocuk felci ornegindeki gibi kisiyi oldurebilir veya sakat birakabilir. Hicbir hastaligi gecirmek asilanmaktan daha zararsiz ve
hafif olamaz.

Onerilen Asi Takvimi


Dogumda


Hepatit-B

1.Ay


Hepatit-B

2.Ay

BCG (Verem), Difteri, Tetanoz, Bogmaca, Cocuk Felci, HIB*

4.Ay

Difteri, Tetanoz, Bogmaca, Cocuk Felci, HIB*

6.Ay


Difteri, Tetanoz, Bogmaca, Cocuk Felci, HIB*

7.Ay


Hepatit B

9.Ay


Kizamik

12.Ay


Su Cicegi

15.Ay


MMR

18.Ay


Difteri, Tetanoz, Bogmaca, Cocuk Felci, HIB*

4-6 Yas


Difteri, Tetanoz, Bogmaca, Cocuk Felci, MMR

11-12 Yas


MMR, Su Cicegi (Hekim tarafindan uygun gorulurse)

* HIB:
Haemophilus influenza tip-b -menenjit asisi olarak bilinir

** MMR: Kizamik, kizamikcik, kabakulak asisi

Cocuklar buyumek istemiyor

Anne babalarin asiri hosgorulu olmasi, genclerin sorumluluk almalarini engelliyor. Cocuklara, yenilme, aci cekme ve yalniz kalma hakki verilmesini soyleyen uzmanlar, model olunmasi gerektigini belirtiyor.

Uzmanlar, anne-babalara ovguyu yerli yersiz kullanmamalarini onerirken ''Kisiligini degil cabasini, emegini ovun'' diyor.
Anne babalarin asiri hosgoru ve koruyucu tutumlari cocuk ve genclerin sorumluluk almalarini ve birer yetiskin gibi davranmalarini engelliyor. Uzmanlara gore, yasam karsisinda mucadele etmeyi ogrenemeyen cocuklar, basta beslenme olmak uzere cesitli saglik sorunlari yasiyorlar.

Psikolog Dr. Nevin Dolek ailenin tutumu nedeniyle cocuklarin buyumek ve mucade etmekten kacindigini belirterek ''Cocuklar ve gencler buyumek istemeyen, kendi yasamini idare etmek yerine sorumluluklardan kaciyor, cabalamak yerine kolay bir yasantiyi tercih ediyor'' dedi. Anne babalarin asiri hosgorulu olmasi ve cocugun her istediginin hemen yapildiginda, cocugun istedigini elde etmeye calisma ve tekrar elde etmeye calisma gibi yeteneklerinin gelismedigini kaydeden Dr. Dolek, bu durumda cocugun sikintiya toleransinin dusuk oldugunu, cocugun alacagi verimi anne-babanin engelledigini soyledi.


SUCLULUK DUYGUSU...
Dr. Dolek, cocuklara zaman ayirmak gerektigini vurgulayarak soyle devam etti: ''Anne ve babamizin bize ayirdigi kadar zamani, cocuklarimiza ayiramiyoruz. Sucluluk duyup onlar adina her seyi yapayim diyebiliyoruz. Ya da cocuk gunluk bitirmemiz gereken islerden biri gibi goruluyor. Cocugun hem bizden kopmasi hem de hayata atilabilmesi icin gerekli olan en onemli sey 'kendine saygi', bunun icin de benlik algisi onemli. Anne ve babalardan aldigimiz mesajlar, benlik algisi acisindan cok onemli. ''

Dr. Dolek, anne babalara cocuklarinin sorumluluk almalari konusunda basta sevgi ve anlayisin olmasi gerektigini dile getirerek su onerilerde bulundu: ''Onlarin ayri bir ruh oldugunu fark edin. Bunu hissettiginiz anda onlara saygi duymaya basliyorsunuz. Ona inanin. Ovguyu bol kullanin. Ama olur olmaz, yerli yersiz degil. Kisiligini degil cabasini, emegini ovun. Ama gercekci ovguler. Ona, yenilme, aci cekme, yalniz kalma hakki verin. Model olun. Yasama karsi tutkulu, heyecanli olursaniz o da oyle olacaktir. Karsisinda iyi model olsun.''


SAGLIK SORUNLARI
Uzman psikolog Alanur Ozalp , asiri hosgoru ortaminda, sorumluluk verilmeyen cocuklarin yasam karsisinda gucsuz kaldiklarini ifade ederek ozetle su goruslere yer verdi:
''Cocuklar basta yeme bozuklugu olmak uzere, bircok saglik problemi yasiyorlar. Akranlarina gore kiyaslandiginda hayatla mucade etme konusunda da yetersiz kaliyorlar. Cocuklarini her turlu kotulukten korumayi amaclayan aileler, cocuklarin yasam karsisinda guclu olmalarini engelliyorlar.''

Saatlerce TV seyreden cocuk fenalasti

Saatlerce TV seyreden cocuk fenalastiEvlerin bas kosesine kurulan hayal aynasinin zararlari yeniden tartiymaya acildi. 10 yasindaki Ogeday Sakarkaya�nin asiri TV seyretmesi sebebiyle sara nobeti gecirmesi yeni bir tartisma baslatti.Televizyon ve bilgisayar karsisinda saatlerce vakit gecirmenin insan psikolojisi ve aile yapisi uzerindeki olumsuz etkileri biliniyor. Ancak 10 yasindaki Ogeday Sakarkaya'nin asiri televizyon seyretmesinden dolayi sara (epilepsi) nobeti gecirmesi �kara kutu'nun zararlari uzerine yapilan tartismalara yeni bir boyut kazandirdi. 12 Eylul 2005 sabahi Ogeday kriz gecirmeye baslar. Yerde vucudu kaskati titrerken gozbebekleri kaybolur, nefes almakta zorlanir ve agzinda kopukler olusur. Hemen hastaneye kaldirilan kucuk cocuga, testlerin ardindan epilepsi teshisi konulur ve ilac tedavisi baslatilir. Baba Cengiz Sakarkaya, oglunu Uludag Universitesi Tip Fakultesi Cocuk Sagligi ve Hastaliklari Anabilim Dali Baskani Prof. Dr. Mehmet Okan'a goturur. Ogeday'in TV ve bilgisayar ekranina uzun sure baktigi icin sara hastasi oldugunu belirten Okan, hastaligin ortaya cikis surecini soyle anlatiyor: �Turkiye'de cogunlukla 50 hertz TV kullaniliyor. Cocuklarin beyni 50 hertz TV monitorlerdeki resim kaymalarini daha kolay algiliyor. Beyin, istem disi bu atlamalari takip ettigi icin yoruluyor. Yorulan beyin daha sonra bir bosalma istegiyle vucuda nobet gecirtiyor.�

Mehmet Okan'in aksine epilepsinin genellikle sebebinin bilinemedigine dikkat ceken Memorial Hastanesi'nden Norolog Dr. Abdullah Ozkardes ise ekran karsisinda bir cocugun nobet gecirmesinin frekanstan cok isik duyarliligi ile ilgili oldugunu savunuyor. Ozkardes, �Epilepsinin isiga duyarli bir turu var. Olay, elektrik frekansindan cok, epileptik hucrelerin isiga duyarli olmasina baglidir.� diyor. Norolog Prof. Dr. Adnan Yuksel de TV seyretmenin epilepsi hastaligini olusturan risk faktorlerinden biri oldugunu kaydetti. Yuksel, �Eger bu cocuk TV'nin ve bilgisayar monitorunun etkilerine bu kadar maruz kalmasaydi hastalik da tetiklenmeyecekti.� ifadesini kullaniyor.

Oglunun oyun oynadigi TV�nin de 50 hertz oldugunu belirten Cengiz Sakarkaya, �Yavrularimizin sagliklarini elimizde olmadan veya bilmeden tehlikeye atiyoruz. Hastaligin baslamasinin uzerinden 6 ay gecti. Ilac tedavisi ve koruma tedbirlerimiz oglumuzun bir daha nobet gecirmesini engelledi. Kontrollerimize ve koruma tedbirlerine devam ediyoruz. Simdi yasamimizda daha bilincli ve daha dikkatliyiz.� diyor.

Sara hastaligini tetikleyen baska bir unsurun da kafeinli icecekler olduguna dikkat ceken Prof. Dr. Okan, �Ozellikle cocuklarin cok fazla tukettigi kola beyne cok zarar veriyor. Kafeinli iceceklerden, kola ve enerji iceceklerinden cocuklari uzak tutmak gerekiyor. Yanip sonen disko isiklari da beynin kriz gecirmesine sebep olabilir. Buna benzer isiklari evde karanlikta veya los isikta izlenilen TV veya bilgisayar oyunlari olusturuyor. Televizyonun en az 3 metre yakinlikta ve aydinlik ortamda izlenmesi gerekli. TV izlerken hizli hizli �zap�lamak da sarayi tetikleyebilir. Bilgisayar da cocuklar icin gunde en fazla 20 dakika ile sinirlanmali.� diyor.

Hastaligin baslamasinin uzerinden 6 ay gecti, ilac tedavisi ve koruma tedbirler sayesinde Ogeday Sakarkaya bir daha nobet gecirmedi. Sakarkaya ailesi, kontrollere ve koruma tedbirlerine devam ediyor.

TV kesinlikle yakindan izlenmemeli

Televizyon ve bilgisayar monitorlerinin yuksek gerilimli tupler nedeniyle yuksek elektrik alani olusturduklarini belirten Istanbul Teknik Universitesi Elektrik Muhendisligi Bolumu Ogretim Uyesi Prof. Dr. Aydogan Ozdemir, yuksek elektrik alaninin kan dolasimini etkiledigini soyluyor. Ozdemir su bilgileri veriyor: �Hertz frekansin olcusudur. Saniyedeki titresim sayisini belirtir. Bir TV veya bilgisayar monitorunun 50 hertz veya daha farkli ozellikte olmasi sehir sebekesinin frekansiyla ilgilidir. Ornegin, Avrupa ve Turkiye�de 50 Hz. ABD�de 60 Hz. kullanilir. Bu frekans TV veya bilgisayarin calisma ilkesini degistirmez. TV ve bilgisayar monitorleri yuksek elektrik alani olusturur. TV izleme mesafesi genelde 2-3 metreden az olmadigi icin pek ciddi sorun olmaz. Daha yakin mesafede olunmasi nedeniyle monitorler daha zararli olabilir. Giderek kullanimi artan likit kristal monitorler sayesinde bu sorun da ortadan kalkacaktir. Su an icin yapilacak sey ekrana yakin oturmamak ve cok uzun sure ekran karsisinda kalmamaktir. Beyne yakin calisan ve yuksek elektrik ve manyetik alan ureten cihazlar insan sagligi icin zararli olabilir. Bu anlamda en kritik olanlari sac kurutma makineleri, elektrikli battaniyeler vb.�dir. Cep telefonlari yuksek frekansta calistiklari icin etkileri digerlerinden farkli olabilir. Camasir ve bulasik makineleri guclu donanimlar olmalarina karsin cok yakinda ve surekli bulunulan cihazlar olmadigi icin riskli degildir. Yapilabilecek sey surekli bu tip cihazlarla ic ice olmamaktir.�


Saranin farkli sebepleri vardir

Sara (epilepsi), tekrarlayan nobetlerle gecici bilinc kayiplarina neden olan bir durumdur. Sara, beyin tumorleri, dogustan olusan bozukluklar, tiroid bezinin hastaliklarinda, beslenme bozukluklarinda olusabilir. Beyin ameliyatlarindan sonra ortaya cikabilir. Beyne yeterli kan gitmesini engelleyen durumlarda beyin dokusundaki besin maddeleri ve oksijen azalir. Bu da beyin hucrelerinde hasara neden olur ve sara krizi olusur. Sara hastaliginin kesin teshisi, sara nobetinin direkt olarak hekim tarafindan gozlenmesi ile konulur. Teshiste EEG denilen ve beyin elektrik dalgalarini olcen bir tetkikten de yararlanilir. Tedavi icin bayilmayi engelleyici cesitli ilaclar vardir.

Cocuklar 2 saatten fazla TV izlememeli

Anne ve babalar model olusturmak adina kendileri icin televizyon izleme surelerini kisitlamalidir. Ebeveynler, kendi hayatlari ve toplumsal degerleri ile televizyon dunyasi arasindaki farki ogretmek icin cocuklari ile birlikte televizyon izlemelidir. Cocuklar gunde 2 saatten fazla televizyon izlememelidir. Izlenecek programlar onceden secilmeli, secilen program bittiginde televizyon kapatilmalidir. Cocugun odasinda televizyon bulunmamalidir. Cocuklar icin hazirlanmis video ve CD'ler incelenmeden alinmamalidir. Cocuklara televizyon yerine kitap, hobi ve spor gibi secenekler sunulmalidir.

Dr. Abdullah Ozkardes*: Isiga duyarlilik epilepsi sebebi olabilir

Ekran karsisinda cocugun nobet gecirmesi frekanstan cok isik duyarliligi ile ilgili. Foto-sensisitif epilepsi yani isiga duyarli epilepsi diye bir epilepsi turu var. Olay, elektrik frekansindan cok, epileptik hucrelerin isiga duyarli olmasina baglidir. Epilepsinin genellikle nedeni bilinemez. Bu idyopatik epilepsidir ve cogunlugu bunlar olusturur. Bunlarda sebep ne ise ona gore tedavi yapilir. (*) Norolog, Memorial Hastanesi

BOSANMA ve COCUK




eRkeK KuRaLLaRi :)

1 - Pazar gunu maca gidilir. Bu ibadet gibi birseydir. Artik kabullenin.

2 - Alisveris asla bir spor degildir ve olmayacaktir.

3 - Ne istiyorsaniz acik isteyin. gizli imalar,ya da acik imalar tarafimizdan asla anlasilmaz.Sadece ne istiyorsaniz onu soyleyin. O zaman anlariz.

4 - Her turlu sorumuzu mumkun oldugunca "evet" ya da "hayir" la cevaplayin.

5 - Bir sorununuzu cozmek istediginizde bize gelin. Biz bunun icin variz. Empati yapamayiz.Bu bayanlar icindir.

6 - 17 aydir suren basagrisi bir problemdir.Artik doktora gidin.

7 - 6 Ay once bir tartismada soyledigimiz seyler gecersizdir.Daha dogrusu soyledigimiz ve 7 gunu gecen hersey gecersizdir.Aleyhimizde kullanilamaz.

8 - Sisman oldugunuzu dusunuyorsaniz muhtemelen oyledir, bize sormaniza gerek yok.

19 - Bizden birsey yapmamizi isteyin. Ya da nasil yapmamiz gerektigini soyleyin. Ama ikisini birden yapmayin.Nasil yapildigini biliyorsaniz kendiniz yapin.

10 - Kristof Kolomb'un yon bilmesine ihtiyac yoktu.Bizim de yok.

11 - Butun erkekler ayni default windows ayari gibi sadece 16 renk gorur. Ornegin seftali ya da portakal bizim icin birer meyvedir renk degildir.

12 - Biz size "neyin var" dedigimizde, hicbirsey yok" diyorsaniz hicbirseyiniz yoktur. Yalan soylediginizi biliriz ama kurcalayina nasilsa altindan hayrimiza birsey cikmaz.

13 - Bir yere giderken ustune ne giyersen giy, hic farketmez. Gercekten. Sormana gerek yok.

14 - Eger futboldan, otomobillerden anlamiyorsan ne dusunuyor diye sorup durma .

15 - Kesinlikle yeterince elbisen var.

16 - Kesinlikle yeterince ayakkabin var.

17 - Tabii ki bir seklim var. Yuvarlakda sonucta geometrik bir sekildir.

18 - Tamam bu gece koltuktayim ama hic sorun degil. Biz bunu kamp yapiyor gibi algilariz.







aLinTi

Sunnet olmali mi?

Sunnet olmali mi? HIV virusunden korunmak icin heteroseksuel erkeklerin sunnet yaptirmalari tavsiye ediliyor.
Dunya Saglik Orgutu (DSO) ile UNAIDS uzmanlari, erkeklere, sunnetin AIDS’e karsi kismi koruma saglayacagini (yuzde 60 oraninda) bunun yani sira diger tedbirlerin de alinmasi gerektigini hatirlattilar.

Yaranin iyilesmesini bekleyin
Uzmanlar bunun yani sira, sunnet yaptiran erkekleri yaralari iyilesmeden cinsel temasa gecmemeleri konusunda da uyardilar.

Uzmanlarin Kenya, Uganda ve Guney Afrika'daki arastirmalarin ele alindigi, bu ay Montro'de yapilan toplantinin ardindan bu tavsiyede bulunmaya karar verdikleri belirtildi.

Bu ulkelerdeki arastirmada, sunnetin riski azalttigina dair 'guclu deliller' bulundugu belirtilmisti.

Onemli bir unsur
Orgutlerden yapilan ortak aciklamada, "Istisareye katilan uzmanlar, ellerindeki verilere dayanarak sunnetin bundan boyle erkeklerde heteroseksuel iliski sonucu ortaya cikacak HIV riskini azaltmada yeni ve onemli bir unsur olarak taninmasi gerektigini tavsiye ettiler" denildi.

DSO HIV/AIDS bolumu baskani Dr. Kevin De Cock da "Heteroseksuellerde HIV enfeksiyonunun yuksek ve sunnet oraninin dusuk oldugu ulkelerde artik heteroseksuel erkeklerde HIV bulasma riskini azaltacak yeni bir yontemin bulundugunu" soyledi..

Oncelik yuksek risk altinda olanlarda
Saglik orgutlerinin aciklamasinda, dunyada tahminen 665 milyon erkegin sunnetli oldugunun tahmin edildigi belirtildi.

Sunnet onceliginin yuksek risk altindaki erkeklere verilmesi gerektigi belirtilen aciklamada, genc erkekleri sunnet etmenin halk sagligi uzerinde uzun donemli etkisi olacagi kaydedildi.

Sunnetin homoseksuel iliskide HIV riskini azaltip azaltmadigi konusundaysa daha fazla arastirma yapmak gerektigi belirtildi.

Erkek severse :))))) Bole olur yaaa..

Erkek severse katiksiz sever
Erkek severse delikanli gibi sever
Erkek severse sinir tanimaz

Erkek severse capkinlik yapmaz

Erkek severse kirmaz

Erkek severse aglar

Erkek severse aglatmaz

Erkek severse seffaf sever

Erkek severse yalan olmaz

Erkek severse incitmez

Erkek severse para harcar

Erkek severse yaratir

Erkek severse arastirir

Erkek severse seksi dusunmez

Erkek severse comert olur

Erkek severse nazik olur

Erkek severse adam olur

Erkek severse olumune sever

Erkek severse bir kere sever

Erkek severse ayrilmaz

Erkek severse aldatmaz

Erkek severse yalan soylemez

Erkek severse
Erkek severse telefon parasindan batar

Erkek severse ac kalir bogazindan bisey gecmez

Erkek severse romantiklesir

Erkek severse en aptal ask sarkilarini bile cok manali bulur

Erkek severse bir sirini aciklar

Erkek severse biranin yerine sevgilisini tercih eder

Erkek severse Turkiye 1.Ligi onu alakadar etmez

Erkek severse Turkiye 1.Ligi onu alakadar etse bile sevgilisinle maca gider :)

Erkek severse ic guduleri gelisir

Erkek severse hassaslasir

Erkek severse simarir

Erkek severse her zorluga katlanir

Erkek severse evlenmekten korkmaz

Erkek severse ileriyi dusunur

Erkek severse kararli olur

Erkek severse hayvani duygularindan arinir

Erkek severse kizgin kumlardan serin sulara gider

Erkek severse herseyi yapar

Erkek severse aptallasir

Erkek severse afallar

Erkek severse kavga etmez

Erkek severse arada bir dusup bayilir :)

Erkek severse supriz yapmak ister

Erkek severse hefeslendirir

Erkek severse kiskirtir

Erkek severse kanatlandirir

Erkek severse isirir

Erkek severse dogal olur

Erkek severse yasamayi sever

Erkek severse sorumluluk hisseder

Erkek severse hic yapmadigi seyleri yapabilir

Erkek severse hayati dondurur

Erkek severse sikilmaz

Erkek severse sevdigini soler

Erkek severse yerinde duramaz(Hiperaktiflesir)

Erkek severse siir yazar

Erkek severse saklamaz

Erkek severse vazgecmez

Erkek severse ruyada gidir

Erkek severse ask yarasi ceker

Erkek severse pul koleksiyonunu atar

Erkek severse daglardan cicek toplar

Erkek severse mektup yazar

Erkek severse umudunu hic bir zaman kaybetmez

Erkek severse olgunlasir Erkek severse kalpten sever

Erkek severse sinekleri oldurmez

Erkek severse aksamlari uyurken kuzu saymaz

Erkek severse gunde 1 saat ona yeter

Erkek severse cekip gitmez

Erkek severse erkek sinekten bile sevgilisini kiskanir

Erkek severse guzel sozler etmeye bayilir

Erkek severse gonulden yanar

Erkek severse asktan yorgan dosek yatar

Erkek severse zamanin nasil gectigini anlamaz

Erkek severse ozel gunleri asla unutmaz

Erkek severse sarhos olur

Erkek severse arkadaslarinin basinin etini yer

Erkek severse son kullanma tarihi gecmis seyleri yemez

Erkek severse gozunu dort acar

Erkek severse minibuslere kalemle sevgilisinin adini yazar

Erkek severse hakli olsa bile haksiz oldugunu bazen kabul eder

Erkek severse bagislar

Erkek severse dilencilere para verir

Erkek severse cicek yaptirir

Erkek severse hediye alir

Erkek severse cok kolay kandirilir

Erkek severse unutmaz

Erkek severse sevgilisinin telefon numarasini kendi numarasindan daha iyi bilir

Erkek severse kendine guvenir

Erkek severse ileriye yonelik yatirimlar yapar

Erkek severse dogru yoldadir

Erkek severse kazanir

Erkek severse soz dinler

Erkek severse eline gecen firsatlari iyi degerlendirir

Erkek severse gunesin dogusunu izlemek icin erken kalkar

Erkek severse hep dua alir

Erkek severse kul,kole olur

Erkek severse asiklara saygi duyar

Erkek severse dans dersleri alir

Erkek severse eglenmesini bilir

Erkek severse inanmak istemedigi seylere inanmaz

Erkek severse kalp'inden agri ceker

Erkek severse gozleriyle konusabilir

Erkek severse bir cok seyi goze alir

Erkek severse sogan ve sarimsaktan uzak durur

Erkek severse genclesir

Erkek severse ici hep kipir kipirdir

Erkek severse kuslar gibidir

Erkek severse hosgorulu olur

Erkek severse inkar etmez

Erkek severse asla laf soyletmez

Erkek severse yaninda nazar boncugu tasir

Erkek severse icindeki zamparayi oldurur

Erkek severse sevgilisinin kokusunu 100 km uzaktan alir

Erkek severse alaskadayken bile ici yanar

Erkek severse sevgilisini ailesiyle tanistirir

Kadinlar iste boyle etkilenir! :P

Bazi erkekler ne yaparsa yapsin, kadinlari etkilemeyi basaramaz. Oysaki biz kadinlari etkilemek cok da zor degil... Iste kadinlari etkileme tuyolari...

Klasik kurallar

• Ona cicek alin.

• Parfum alin.

• Size cikar saglamayan surpriz bir hediye bulun.

• Onun icin para harcayin.

• Ona yilbasi ve dogum gunu hediyesi almak icin zaman harcayin.

• Yeni arabanizi kullanmasina izin verin.

Evrensel tuyolar

• Akilli olun.

• Onu akilli hissettirin.

• Arkadasligindan zevk aldiginizi gosterin.

• Hasta oldugunda onu nazlandirin.

• Gec kalacaginiz zaman telefon edin.

• Asla surat asmayin.

• Durust olun.

• Onun isiyle gercekten ilgilenin.

• Daha onceki konusmalarda ne soyledigini mutlaka ama mutlaka hatirlayin.

• Gardirobunuzu budamasina izin verin.

• Kendi gomleklerinizi kendiniz utuleyin.

• Temizligin cok onemli oldugunu bilin.

Bunlari yapmayin

• Sekreterinizi kiz arkadasiniza hediye almak icin gorevlendirmeyin.

• Bir kizla restorana gittiginizde sakin bez peceteyle burnunuzu silmeyin.

• Yemek yerken agzinizi sapirdatmayin.

• Yeni kiz arkadasiniz ile eski sevgilinizin de oldugu bara gitmeyin.

• Birayi kutudan icmeyin.

• Yaninda burun karistirmayin, sumkurmeyin ve burnunuzu cekmeyin.

• Kadinlarin utu yapmaktan hoslandigi fikrine kapilmayin.

• Eger siz baslatmissaniz kavgayi kaybedin.

• Yalan soylemeyin.

• Asla ne yapmasi gerektigini soylemeyin. Ima bile etmeyin.

• Ciplak oldugunda vucudunu ovun. Kendine guvenini kazandirin.

• Giyinik oldugunda da vucudunu ovun. Kadinlar buna bayilir.

• Guzel koktugunu soyleyin.

• Onunla olmadiginiz zamanlarda da onu dusundugunu soyleyin

Evinize ozenin

• Banyoyu toparlayarak birakin.

• Carsaflari degistirin.

• Onun icin yemek yapin.

• Kahvaltisini yatagina goturun.

• Ne ictigini bilin ve evinize geldiginde o ickiden ikram edin.

• Onunla olmak icin erkek arkadaslarinizla yaptiginiz bir programi ekin.

Nazik davranin

• Garsonlara nasil davranacaginizi bilin.

• Beraber gideceginiz filmin secimini ona birakin.

• Sonra da bu filmde niye agladigini anlamaya calisin.

• Toplum icinde sevecen davranin.

• Arkadaslariyla iyi anlasin ve ailesine karsi nazik davranin.

• Yemekten ve saraptan anlayin.

Peki ya erkekler bir gunlugune kadin olsaydi ?

Kadinlara yonelik siddet gun gun buyuyor.. Peki ya erkekler bir gunlugune kadin olsaydi ?





Osteoporoz erkekleri de etkiliyor

Halk arasinda “kemik erimesi” olarak bilinen ve daha cok kadinlari etkiledigine inanilan osteoporoz erkeklerde de onemli saglik sorunlarina yol aciyor

ANKARA - Osteoporoz hastaligiyla ilgili son gelismeler ve tedavi yontemleri Ankara’da duzenlenen “21. Yuzyilda Osteoporoz Sempozyumu”nda ele alindi. Sempozyum Baskani ve Hacettepe Universitesi Tip Fakultesi Fiziksel Tip ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dali Ogretim Uyesi Prof. Dr. Yesim Gokce Kutsal, osteoporozun, dunya genelinde yilda 1.5 milyon kirigin etkeni olan ciddi bir toplum sagligi sorunu oldugunu soyledi

Osteoporozun onceleri daha cok kadinlari etkilediginin dusunuldugunu anlatan Kutsal, ancak yapilan arastirmalarin bu hastaligin erkekleri de yakindan etkileyen bir saglik sorunu oldugunu ortaya cikardigini bildirdi.

Kutsal, Turkiye Osteoporoz Dernegi tarafindan 18-89 yaslari arasindaki 10 bin 489 kisi uzerinde yapilan kemik tarama ve sagligi arastirmasina gore, 45-65 yaslari arasindaki erkeklerde sigaraya ve hareketsiz yasam tarzina bagli olarak bu hastaligin ortaya ciktigini belirtti.

Erkeklerde osteoporozun genelde kullanilan ilaclara ya da bazi hastaliklara bagli olarak ortaya ciktigini ifade eden Kutsal, “Ancak, arastirmamiza gore ozellikle emeklilik sonrasina denk gelen bu donemde erkekler kahvehanelere kapanip hareketsiz bir yasam surmeye basliyor. Bunun uzerine bir de sigara kullanimi eklenince osteporoza yakalanmalari kacinilmaz oluyor. Bu yas grubundaki her 6-7 erkekten birinde osteoporoz goruluyor” diye konustu.

Gazi Universitesi Tip Fakultesi Fiziksel Tip ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dali Ogretim Uyesi Prof. Dr. Fatma Atalay da, Turkiye’de yasam suresinin artmasina paralel olarak bu hastaligin gorulme sikliginin da arttigina isaret etti.

Hastalarin yasam kalitelerinin bozulmasi ve olusan kiriklar nedeniyle onemli bir halk sagligi sorunu olan osteoporozun tedavisinin de ekonomiye buyuk bir yuk getirdigini ifade eden Atalay, sunlari soyledi:
“Bu nedenle hastaliktan korunmak cok onemli. Ilk adim toplumun kemik kutlesini doruk noktaya cikartmak olmalidir. Bunun icin dogum ve bebeklikten baslayarak dogru beslenme aliskanliklari gelistirilmelidir. Anne sutuyle beslenme, kucuk yaslardan itibaren D vitamini ve yeterli kalsiyum alinmasi, gunes isinlarindan yeterince yararlanma son derece onemli. Bunlarin hepsi bir arada olursa doruk kemik kutlesine ulasilabilir. Hukumet politikalari bu noktada devreye sokulmali. Gerekli onlemler alinirsa ilerde ulkemizde hastaligin gorulme sikligi azalabilir.”

Ankara Universitesi Tip Fakultesi Fiziksal Tip ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dali Ogretim Uyesi Prof. Dr. Gulay Dincer de, osteoporoz konusunda halkin bilinclendirmesinin onemine isaret ederek, “Sessiz seyrettigi ve diger travmatik kiriklar gibi olmadigi icin, bu hastalar omurga kiriklarinin farkina varmaz. Daha cok omuz ve sirt agrisi olarak algilanir ve yanlis tedavi uygulanabilir. Bu nedenle hem hekimlerin hem de hastalarin tani acisindan daha fazla bilinclendirilmesi gerekir” diye konustu.

Hayat boyu kalsiyum yonunden zengin besinlerle, sut ve sut urunlerinin tuketilmesi gerektigini ifade eden Dincer, “Bu kadar gunesli bir ulkede yeterince D vitamininden yararlanamiyoruz” dedi.

Cenevre Universitesi Hastanesi Ic Hastaliklari Profesoru ve Uluslararasi Osteoporoz Vakfi Temsilcisi Rene Rizzoli ise, hastalikla mucadelenin 3 ayaginin, hasta ve hekimlerin bilinclendirilmesi ve yetkili mercilerin hastaligin halk sagligi uzerinde tehdit oldugunun farkina varmasi oldugunu soyledi.

50 yas uzerindeki 2 kadindan ve 5 erkekten birinde bu hastaligin goruldugune dikkati ceken Rizzoli, dunyadaki son tedavi yontemleriyle ilgili de bilgi verdi.

YASAM SURESININ UZAMASI
Kemik yikimini onleyen ilaclarin en cok kullanilanlar oldugunu belirten Rizzoli, bunlarin yaninda yeni kemik olusumu ve formasyonu icin de ilaclar bulundugunu bildirdi.

Prof. Dr. Georges Boivin de, yapi, sekil ve minerallesme derecesi gibi kemik kalitesini belirleyen unsurlarin dogustan geldigini, mikro hasar ve kiriklarin sayisinin artmasinin, kemikte kirilmalara yol acabildigini bildirdi.

Almanya’daki Der Furstenhof Kliniginin Baskani ve Uluslararasi Osteoporoz Vakfi Temsilcisi Prof. Dr. Helmut Minne ise, osteoporozun gorulmesinde yasam suresinin uzamasinin onemli oldugunu ifade ederek, “24 saat saglikli yasasaniz bile yaslandikca hastaliklara meyil artar. Bu nedenle osteoporuzu onlemek derken, geciktirmek soz konusu olabilir. Bunun icin de kiriklarin azaltilmasi yonunde bilgilendirme cok onemli” diye konustu.

KALCA KIRIKLARI OLUME NEDEN OLABILIYOR
Yapilan arastirmaya gore, ileri yaslardaki kalca kiriklari, yuzde 20 oraninda kirigi takip eden ilk bir yil icinde olume neden olurken, sag kalan hastalarin yuzde 80’i gunluk yasam aktivitelerinde bagimli hale geliyor.

Turkiye Osteoporoz Derneginin kemik tarama ve sagligi arastirmasina gore, kemik yogunlugu Turk erkeklerinde 18-29, kadinlarda ise 30-39 yaslari arasinda en yuksek degere ulasiyor.

Kemik yogunlugundaki kayip erkeklerde 40-50’li yaslarda, kadinlarda ise 49 yasindan sonra basliyor.

Kemik yogunlugunu etkileyen en onemli faktorler ilerleyen yas ve dusuk vucut kitle indeksi olarak belirlendi.

Avrupa ulkelerinde yapilan osteoporoza bagli kiriklarda maliyet analizi calismasina gore ise hastane, ameliyat ve rehabilitasyon giderleri dikkate alindiginda, kalca kiriklari kisi basina 8 bin-10 bin Euro, on kol kiriklari da bin-2 bin Euro gibi yuksek degerde ekonomik kayiplara neden oluyor.

kadinlari etkileme tuyolari

Klasik kurallar

• Ona cicek alin.

• Parfum alin.

• Size cikar saglamayan surpriz bir hediye bulun.

• Onun icin para harcayin.

• Ona yilbasi ve dogum gunu hediyesi almak icin zaman harcayin.

• Yeni arabanizi kullanmasina izin verin.

Evrensel tuyolar

• Akilli olun.

• Onu akilli hissettirin.

• Arkadasligindan zevk aldiginizi gosterin.

• Hasta oldugunda onu nazlandirin.

• Gec kalacaginiz zaman telefon edin.

• Asla surat asmayin.

• Durust olun.

• Onun isiyle gercekten ilgilenin.

• Daha onceki konusmalarda ne soyledigini mutlaka ama mutlaka hatirlayin.

• Gardirobunuzu budamasina izin verin.

• Kendi gomleklerinizi kendiniz utuleyin.

• Temizligin cok onemli oldugunu bilin.

Bunlari yapmayin

• Sekreterinizi kiz arkadasiniza hediye almak icin gorevlendirmeyin.

• Bir kizla restorana gittiginizde sakin bez peceteyle burnunuzu silmeyin.

• Yemek yerken agzinizi sapirdatmayin.

• Yeni kiz arkadasiniz ile eski sevgilinizin de oldugu bara gitmeyin.

• Birayi kutudan icmeyin.

• Yaninda burun karistirmayin, sumkurmeyin ve burnunuzu cekmeyin.

• Kadinlarin utu yapmaktan hoslandigi fikrine kapilmayin.

• Eger siz baslatmissaniz kavgayi kaybedin.

• Yalan soylemeyin.

• Asla ne yapmasi gerektigini soylemeyin. Ima bile etmeyin.

• Ciplak oldugunda vucudunu ovun. Kendine guvenini kazandirin.

• Giyinik oldugunda da vucudunu ovun. Kadinlar buna bayilir.

• Guzel koktugunu soyleyin.

• Onunla olmadiginiz zamanlarda da onu dusundugunu soyleyin.

Erkekler domates yesin

Domatese kirmizi rengini veren icindeki ''likopen'' maddesinin erkeklerde gorulen prostat kanserine karsi etkili oldugu ve 50 yasin uzerindeki erkeklerin gunde en az 3-4 domates tuketmesi gerektigi bildirildi. Karadeniz Teknik Universitesi (KTU) Tip Fakultesi Uroloji Ana Bilim Dali ogretim uyesi Prof. Dr. Atilla Gor,yaptigi aciklamada, domatesin, bircok hastaligin yani sira erkeklerde gorulen prostat kanserine karsi etkili oldugunu soyledi.
Prostat kanserinin, erkeklerde en sik gorulen kanser turlerinin basinda geldigine ifade eden Prof. Dr. Gok, soyle devam etti: ''Prostat kanseri, ileri yaslarda her erkegin korkulu ruyasi. Prostat buyumesi 50 yas civari erkeklerin yuzde 30'unda, 60 yasindaki erkeklerin yuzde 50'sinde, 80 ve daha yukari yaslardaki erkeklerin ise yuzde 90'inda gorulebilir. Buyuyen ve uzun sure tedavi edilmeyen prostat, idrar birikmesi, idrar yolu iltihabi, gozle gorulur sekilde idrardan kan gelmesi ve seyrek de olsa bobrek yetmezligi gibi onemli rahatsizliklara sebep olabiliyor.

Domatesin icerisinde bulunan ''likopen'' denilen madde, prostat kanserinin olusumu engelleyebiliyor. Bunun icin ozellikle 50 yasinin uzerinde bulunan erkekler, her gun en az 3-4 tane domates yemeli. Domatese kirmizi rengini veren ''likopen'' adli antioksidan maddenin tek basina kansere karsi koruyucu etkisinin fazla olmadigi biliniyor. Sebzenin butun olarak yenmesi gerekiyor.''

''DOMATES TUKETIMI ARTMALI"
Domatesin, prostat kanserine karsi etkisinin daha once Illinois Universitesinde yapilan arastirmalar sonucu belirlendigini ifade eden Prof. Dr. Gor, domatesin sagliga olan yararlarinin goz ardi edilmemesi ve tuketiminin artmasi gerektigini soyledi. Prof. Dr. Gor, domates ile ilgili bircok arastirmanin ve calismanin yapildigini vurgulayarak, soyle dedi: ''Domatese kirmizi rengini veren icindeki ''likopen''in, cesitli kanser risklerini onledigi ve saglik sorunlarina karsi vucudun direncini artirdigi belirlendi. Domatesin icerigindeki A, B1, B2, C ve K vitaminleri ve cesitli minerallerle adeta bir saglik deposu.''

Cinsel IQ’nuz kac?

Avrupa Cinsel Tip Dernegi’nin Londra’daki kongresinde unlu kadin seksolog Dr. Carmita Abdo, erkeklerin cinsel tatmin ve mutlulugunu olcen 10 soruluk bir ‘Cinsel IQ’ testi sundu.

Dr. Abdo’nun gelistirdigi test, cinsel yasamin ve seksin kalitesini olcmek icin uluslararasi standartlar iceriyor. Yani ulkelere gore degisen bir sey degil, her yerde gecerli... Brezilyali Dr. Abdo, Sao Paulo Universitesi Tip Fakultesi yoneticilerinden. Psikiyatri Enstitusu Cinsel Bozukluklarin Tedavisi Klinigi’nin basinda. Hazirladigi test, ereksiyon kalitesiyle cinsel tatmin arasinda dogrudan baglanti oldugunu gosteren arastirmalardan yola cikilarak gelistirildi. Cinsel iliski kalitesi, on sevisme, ereksiyon, cinsel birlesme ve orgazm gibi iliskinin tum asamalarini kapsayan 10 soruluk bir anket. Dr. Abdo, cinsel IQ testinin, kisinin cinsel tutumlarini hem duygusal hem de fiziksel acidan degerlendiren basit fakat etkili bir calisma oldugunu soyluyor. Dr. Abdo’ya gore, cinsel IQ, ‘yatakta iyi olmak’ konusunda objektif bir degerlendirme sagliyor. ‘Boylece her zaman buyuk ilgi ve spekulasyon konusu olan cinsel performansin yeterince iyi olup olmadigi degerlendirilebiliyor’ diyor.

10 soruluk test

Bu test erkekler icin hazirlanmistir. Cinsel yasamlarinin son alti ayina bakarak asagidaki 10 soruya cevap vermeleri gerekiyor. Cevaplardan her biri, cinsel doyumun sikligina ve derecesine bagli olarak 1 ile 5 arasinda bir puanla degerlendiriliyor. Hicbir zaman secenegi 1 puan, nadiren 2, zaman zaman 3, cogu zaman 4, her zaman 5 puan olarak hesaplaniyor. Puanlarin toplami 2 ile carpildiginda 100 uzerinden ‘Cinsel IQ’ puani ortaya cikiyor. Yalniz burada onemli bir nokta var. Lutfen sorulara durust yanitlar verin.

Libidonuz cinsel iliskiyi baslatmaya yetecek kadar yuksek mi?

1 2 3 4 5

Cinsel cekiciliginizin, partnerinizi yataga gitmeye ve doyurucu bir cinsel iliskide bulunmaya yoneltecek kadar yuksek oldugunu dusunuyor musunuz?

1 2 3 4 5

On sevisme surecinin hem sizin hem de partneriniz icin zevkli ve doyurucu oldugunu dusunuyor musunuz?

1 2 3 4 5

Partnerinizin cinsel doyuma ulasmasi sizin cinsel performansinizi etkiliyor mu?

1 2 3 4 5

Ereksiyonunuzu, cinsel iliskiyi doyurucu bir orgazmla sonuclandirmaya yetecek kadar koruyabiliyor musunuz?

1 2 3 4 5

Cinsel olarak uyarildiginizda, penisiniz, cinsel iliskiyi doyurucu bir orgazma tasiyacak kadar sertlesiyor mu?

1 2 3 4 5

Cinsel etkinlik sirasinda penisinizin sertligini koruyabiliyor musunuz?

1 2 3 4 5

Bosalma surecinizi kontrol edebiliyor ve boylece cinsel etkinligi siz istediginiz surece uzatabiliyor musunuz?

1 2 3 4 5

Seks sirasinda orgazm olabiliyor musunuz?

1 2 3 4 5

Cinsel performansiniz sizi yatakta daha maceraci olmaya (ornegin farkli pozisyonlar denemeye, vb.) veya daha sik seks yapmaya yoneltiyor mu?

1 2 3 4 5

Sonuclar

80-100

Atesli ask yasami

Cinsel bakimdan kendimden cok memnunum ve seks yasamimin zevkini sonuna kadar cikariyorum. On sevisme, ereksiyon, orgazm, her sey iyi.

60-80

Sicak ask yasami

Seks yapmaktan zevk aliyorum, fakat gelistirmem gereken bazi noktalar var. Ornegin belki biraz on sevismeden daha fazla zevk almaya calismam gerekiyor.

40-60

Soguk ask yasami

Cinsel yasamimin daha iyi olabilecegini goruyor, uzuluyorum. Bu konuda en buyuk sikintim yeterince konsantre olamamam.

20-40

Hayal kirikligi

Seks yasamimdan yeterince doyum saglamadigimi hissediyorum. Sorun nerede acaba? Istesem de olmuyor. Ciddi bir ereksiyon problemim var.

0-20

Sadece husran

Iyi bir kitaptan, seks yasamimdan aldigim zevkten daha fazla zevk aldigim seklinde ciddi endiselerim var. Ya da ne bileyim bir futbol macindan.

Erkegin Orgazmi!!!!

Meninin erkegin cinsel organindan fiskirmasina, yani bu fiziksel olaya bosalma denir. Orgazm ise erkegin bu bosalma sirasinda hissettigine denir. Genelde her ikisi de ayni anda olur. Yani erkek, peniste bir dizi kas kasilmasiyla meni fiskirirken (ejakulasyon), ayni zamanda cinsel uyarimin olusturdugu, cinsel zevkin doruklastigi orgazm duygusunu yasar. Genellikle bu fiziksel ve duygusal olay ayni anda olur. Cok eskiden beri yaygin goruse gore, erkek bosalirken orgazm olur veya orgazma ulasinca bosalir. Yeni goruslere gore, bosalma ve erkegin orgazmini iki ayri olgu olarak inceleme daha gercekci olur. Cunku erkegin masturbasyonda veya cinsel birlesmede bazen meniyi fiskirtip bosaltigi halde, duygusal olarak orgazmi yasamadigini, bazen bosalmadan da orgazmlar yasayabildigi ileri surulur.

Erkekde cinsel uyarimin belirtisi cok aciktir. Penis sertlesir ve dikilir. Cinsel uyarilma baslar baslamaz penise giden kan miktari artar. Penisin uc ayri bolgesinde bulunan sungerimsi doku kanla dolar. Bu bolgeye kan akiminin hucumu fiziksel olarak penisin sertlesip, dikilmesine yol acar. Bu sertlesme sirasinda bazi damarlarin kasilmasi sonucu penise gelip toplanmis kanin tekrar vucuda donmesine engel olur. Ancak meninin bosalmasindan sonra penisin yavas yavas sertligi kaybolur ve eski yumusak haline doner.

Erkek Neden SEKS Istemez ?!

Olmaz, olmaz demeyin, pekala da olur. Erkegin de seks yapmak istemedigi, sevismekten kactigi zamanlar var. Iste erkege yuklenmis o muthis imaji parcaliyoruz...



Kucuklukten beri "erkek adam sunu-bunu yapar" imajiyla beslenen, buyuyen sonra da sevgilimiz, kocamiz olan erkeklerin, bu andan itibaren de gercek hallerini gormeye baslariz. Evlenmeden ya da sevgili olmadan once muhtesem guclere sahip, olaganustu insanlarken, sonra aniden degisiverirler degil mi? Yeni tanistigimizda her konuda istekli olan bu adam gider, yerine isteksiz, yorgun, huzur arayan (!) biri geliverir. Neden mi?

Yoksa bu adam... Ornegin; "Insanlar yeni tanistiklari zaman konusacak fazla ortak konulari olmadigindan, en pratik cozum vucut diliyle konusmaktir, bu yuzden ne yapariz, boyle anlasiriz" gibi... Bu bizim "eksilen" durumda rahatlamak icin buldugumuz cozumlemelerden biridir. Bu fikir uretiminin hemen arkasindan gelen ise "Yoksa bu adam iktidarsiz mi?" olur ve yavas yavas bu iki dusuncenin arasini doldurmak bizim en gelisecek hobilerimizden biri haline gelir.

"Ne olacak bu adamin hali!" Simdi onlarin "istemiyorum"u soyleyis bicimlerinden bir sonuca varmaya calisalim. Bakalim... en yumusak ne derler; "Canim, sana siki siki sarilip uyumak istiyorum". Hadi canim, sarilacakmis da uyuyacakmis, her gece sariliyor, uyuyor zaten... Numara bunlar, acik acik "Sevismek istemiyorum" dese ya, ama olur mu hic... Bu dil numarasini farkettigimizi yuzune vurursak cevap hazir, "Neden kafanda her seyi bir noktaya odakliyorsun?" Odaklamayip da ne yapalim, elbette "Ne olacak bu adamin hali?" diye dusunmeden edemiyoruz, seviyoruz cunku onu. Simdiii, bu sevgimizle incelemeye devam ediyoruz...

"Beni aldatiyor mu acaba?" Guzel bir gun gecirmissiniz, bu guzel gunun bir de guzel gecesi olsun diye dusunmek en dogal hakkiniz, ama adam ne diyor; "Canim, huzurlu bir gece gecirmek istiyorum". Boyle cumlelerin basinda "canim", (her zaman) haksiz ve duygu somurusu yollarinda oldugunun belirtisi olarak yerini alir. O zaman antenlerin acik tutulmasi gerekiyor demektir, uyari lambasi yaniyor cunku... Butun paranoyalarimiz en uclarda canlanir ve ilk agzimizdan cikan "beni aldatiyor musun sen?" olur. "Sacmalama" gibi bir yanit aliriz boyle sorulardan sonra ve dogrudan haksiz, anlayissiz duruma geciveririz.

Hep yorgun, hep yorgun... Ya da cok calisiyordur bu adam ve bir o kadar da yorgundur. "Soyle isleri biraz yoluna girse, bak ne guzel gunler gecireceksiniz", yaaa... Hep o guzel gunler beklenir, beklenir, beklenir... "Bir doktora gitsen mi diyorum?" "Ne kadar da anlayissizsin, neden yorgun oldugumu anlamak istemiyorsun. Senin gibi rahat iste calismiyorum ki ben (ya da butun gun evde oturmuyorum ki), her gun ne sorunlarla bogusuyorum. Bir evin gecimini saglamak kolay mi saniyorsun?"... Car, car, car, kusur bulduk ya... Yok daha neler...

"Dikkat tuzak var!!!" Baskasina bakamazsin, baskasiyla yatamazsin, onu yapamazsin, bunu yapamazsin, yok sonrasi ne bunun... "Doktor, doktor! Bunu ancak doktor iyi eder, kendi de farkinda degil hasta oldugunun. Birinden mikrop mu kapti acaba? Benim gibi birini aldatiyorsa, mikrop kapsin da, olsun". Yok canim, o kadar da degil tabi... Canlari istemedigi zaman uygulamaya koyduklari bir yollari daha var onlarin: Kavga cikartirlar. Hakli ya da haksiz olmalari farketmez cunku, nasilsa siniriniz bozulacak ve siz de istemeyeceksiniz. Kisa bir sure bekleyip, daha siz kavganin sikintisini atamamisken "numaradan" istiyormus gibi yaparlar. Nedeni acik canim, bu defa "hayir" diyen siz oldugunuz icin, ileriki bir zamanda koz olarak kalacak ellerindeki. Aman dikkat tuzak var!!! Ya alkol yuzunden hayir diyenlere ne demeli? Onlarin durumu ciddi iste... Asiri alkolun vucutlarindaki etkisiyle bir sure sonra istemez ya da isteseler de gerceklestiremez hale geliyorlar.

Aglayamazlar, gulemezler... Her zaman kadinlarin utangac oldugu, bastirilmis duygulari bahis konusuyken, aslinda kurulan bir duzen. Kadinlara oldugu gibi erkeklere de dayatilan seyler var. Iste simdi butun o erkeklik imajinin icini bosaltiyoruz: Bir bilseniz ne zor durumdalar, o guclu goruntuyu her gun uzerlerinde tasimak kolay mi? Aglayamazlar, gulemezler... Onlar yalnizca ciddi ve sinirlidirler. Calisirlar, eve para getirirler (!)... Sonra hal mi kalir bu insanlarda. Butun bunlar toplumun bize yukledigi roller. Aslinda duygusal ya da fiziksel ihtiyaclarimizin birbirinden bir farki da yok. Yani bu kadar sozun arkasi "biz neden istemiyorsak, onlar da ondan istemiyorlar." Belki bazen onlara da gorev gibi geliyordur, belki onlar da paranoya yasiyorlardir. "Evine iyi bakacaksin, aileni refah icin de yasatacaksin, erkekligin namina leke surdurmeyeceksin!" olamaz mi yani?

Erkekler yatakta ne ister?

Sevismenin basarisi orgazm sayisi ile degil, getirdigi tatmin ve mutlulukla olculur. Erkek de en az kadin kadar begenildigini istendigini bilmek ister.


Kadinlar sevisme sirasinda aktif olmayi ayip saydiklarindan ya da bunu tamamen erkegin gorevi olarak gorduklerinden sevismede atak olmak, her iki ese de zevk vermek isini erkege yukler.

Bircok kadin kendisine ve esine zevk vermek konusunda bedenini teslim etmekten ote bir caba gostermez. Kadinin bedeni erkegi uyarabilir ama onun tatmin olmasina yetmez. Bu yuzden, kadinin da sevismeye katilmasi, hevesli olmasi ve sevgi gostermesi gereklidir.

Erkekler de ilgi ister

Her kadin bir erkegin dikkatini nasil cekecegini, gizli zevkler vaat etmesini, istegini belli etmesini, davranislariyla umut vermesini bilir. Ancak sadece bir erkegi elde etmek istediginde ya da bir baska kadinla rekabet ettiginde bu davranislari uygular.

Oysa erkekler de tipki kadinlar gibi arada sirada da olsa bastan cikarilmak ister. Bir erkegi tanimak demek onu nelerin uyardigini bilmek demektir. Gidip kucagina oturmak, karsisinda cekici bicimde soyunmak, arzu dolu bakmak, sevgi dolu sozler soylemek cinsel heyecan uyandirabilir.

Ona iltifat edin

Kadin kendi bedeninin zevk verdigini, teninin yumusakligindan, goguslerinin dolgunlugundan, kalcalarinin kivrimindan hoslandigini hep duymak ister de erkeginin de boyle istekleri olabilecegini dusunmez nedense. Oysa erkek de gorunusunun, omuzlarinin genisliginin karninin duzlugunun, bacaklarinin adalesinin, teninin kokusunun begenildigini duymak ihtiyacindadir. Gorunusu yakisikli olmasa da mutlaka guzel bir tarafi vardir ve bu tarafin begenildigini duymak erkegi cok mutlu eder. Ask oyunlarina tam olarak katilan bir kadin esinin bedenini ne kadar begendigini, sevdigini, heyecanlandirdigini gostermelidir. Duyduklarin dokunarak, kelimelere dokerek ifade etmeyi ogrendikce esini fiziksel bir varlik olarak daha iyi tanimaya ondan daha cok zevk almaya baslar.

Bol bol opun

Kulak memelerini hafif hafif isirmak erkegi cok cabuk uyarir. Erkek ensesinin, boynunun, omuzlarinin, sirtinin, kalcalarinin, gobeginin oksanmasindan da hoslanir. Cani yanmadigi surece isirilma da hosuna gider.

Gobek deligi ile bacaklarin ust ic bolumleri de genellikle duyarli olur. Erkek govdesinin en duyarli organlari ise penis ile testis torbalaridir. Ayni zamanda en cabuk incinen yerler de yine bu organlardir. Bazi erkekler penislerine dokunulmasini istemezler cunku meni akimini denetim altina alamazlar ama tecrubeli ve kendilerini tutabilen erkekler penislerinin elle oksanmasindan buyuk zevk aldiklarini soylerler.

Erkekler ve Taciz Olayi............

Stefan Bechtel, Men's Health'in yazi isleri muduru, boyle bir arastirmayi nicin gerekli gorduklerini soyle acikliyor: "Amacimiz cinsel tacizin iki tarafli giden bir olay oldugunu gostermekti. Erkekler zaman zaman kadinlarin cinsel cekiciligiyle harekete geciriliyorlar. Ve iste okuyucularin soyledikleri.
Yuzde 49'u, kadinlarin isyerlerinde "kiskirtici ve ilgi cekici" giyinmesinden sikayetci...

Yuzde 24'u, kadinlarin cinsel cekiciliklerini "islerinde ilerlemek icin" kullandiklarini belirtiyor...

Yuzde 33'u, boyle kadinlarin cinsel tacizde bulunduklarinin kabul edilmesi gerektigi gorusunde...

Yuzde 57'si, iste cinsel tekliflerle karsilastigini belirtiyor.

Yuzde 33'u, cevresinde bir yigin seksi giysiler icinde kadinin 20 dakikalarini cinsel fantezilerle gecirmelerine neden oldugunu belirtiyor.

Yuzde 58'i, is zamanlarinda meslektaslari hakkinda fanteziler kurdugunu kabul etti.

Yuzde 26'si isyerinde seks yaptigini belirtti.

Yuzde 18'i is saatleri icinde calisma arkadaslariyla seks yapmaya egilimli oldugunu belirtiyor.

Yuzde 43'u, sabahlari goruntusunu kontrol etmek icin zaman gecirdigini belirtiyor. Tabii ki kadinlara cekici goruneceginden emin olmak icin.

Yuzde 58'i, cekici bir kadin sekreter oldugunda patronunun oldugundan daha gergin oldugunu soyluyor

Maco-Light Erkek

Aglayan, guzellik merkezlerinde ellerine bakim yaptiran, sacini boyatan, geleneksel erkek gibi davranan, maco, light, kepek, cavdar, delikanli, zuppe, cagdas erkek modellerinden hangisini tercih edersiniz? Idealinizdeki erkek tipi hangisi?

* Hem duygusal davransin hem guven versin diyorsaniz ‘melez erkegi’ tercih edeceksiniz.

* Aglasin, duygusal davransin, bedenine ozen gostersin, bana karismasin, cagdas olsun diyorsaniz ‘yeni erkek’ten yana tavir alacaksiniz.

* Erkek aglamaz, ‘erkek’ gibi davransin, delikanli olsun diyorsaniz o zaman geleneksel erkek tipinden vazgecmeyeceksiniz.

Bu kategorilendirmeyi daha da cogaltmak mumkun. Yani hiyerarsik duzende egemen erkekten en alt sirada yer alan homoseksuel erkege kadar bircok erkek tipi bulunuyor. 90’li yillardan itibaren yogun olarak tartisilan kadin konusu, yerini artik erkege birakiyor.

Yeni model erkek nasil oluyor?

� Sehirli, medeni, cagdas ama delikanlilar
� Giyinmesini, yemesini, icmesini biliyorlar.
� Kadinlari eglendiriyor, iyi dans ediyorlar.
� Geleneksel erkek degerlerine sahip cikiyorlar.
� Evlenilecek kadinla, eglenilecegini ayiriyorlar.
� Ailesinin kadinlarinin namusunu koruyorlar.
� Duygusal, aglayabiliyorlar.
� Bedenine ozen gosteriyorlar.
� Gencler arasinda yaygin.
� Surekli bakima gidiyorlar.
� Saclarini boyatiyorlar.

Maco-light erkek

Uzmanlar, erkeklik anlayisinin 19. yuzyilda degismeye basladigini, ailesine daha yakin, kadinlara daha yumusak davranan, 'acik goruslu' erkek tipinin olustugunu soyluyor. O donem dahi bu erkeklere karsi cikan bir kesim oldugunu, cesitli romanlarda bu erkeklerin zuppe olarak remedilip alay konusu yapildigini belirtiyor.

Hiyerarsi degisiyor

Turkiye'de erkeklik kavrayisinin, hiyerarsinin degistigini belirten uzmanlara gore egemen erkeklik sorgulaniyor ve hiyerarsinin alt katmanlarinda bulunan homoseksuel erkekler yavas yavas yukari dogru tirmaniyor.

Kadinlar ne istiyor?

Erkeklik kavrami tartisilirken en onemli soru kadinlarin ne istediginde gizli? Kadinlar ne tur erkek istiyor? Uzmanlara gore: �Kadinlar daha cok melez erkek istiyor. Gunumuz kizlari Turk erkekleri icin 'tam kivaminda' yorumunu yapiyorlar. Yani yine guclu, koruyucu ve kollayicilar ama duyarlilar. Light-macoluk durumunu istiyorlar. Ilginc olan sudur. Yeni erkegi kabullenmek bir trend ama kadinlar hala erkeklerden kendisini korumasini, ona guvenmeyi istiyorlar. Yani erkekler biraz daha kadinlassalar dunyanin tadi kalmayacak. Bu sadece Turkiye'de degil, tum toplumlarda kadinlar melez erkek pesinde. Yani kadinlarin buyuk bolumu erkeklerin guclerinden

Kadinlar neden reddeder ?

Kadinlar neden reddeder ?
KADINLARIN ERKEKLERI REDDETME BAHANELERI:
10-Seni agabeyim gibi severim.(Saz heyetinde 14. keman)
9-Aramizda bu kadar yas farki olmasaydi keske. (Babam yasindasin)
8-Seni dusunemiyorum. (Cirkinsin)
7-Hayatim su anda karmakarisik. (eve gidecegiz ve eski erkek arkadasim gelecek,olay cikacak)
6-Bir baskasini seviyorum. (Evde kedimi oksar,pasta borek yerim)
5-Ayni isyerinde calistigim biriyle cikamam. (Aslinda sadece ayni gunes sisteminde olsak da seninle olmam)
4-Sorun senden degil,benden kaynaklaniyor. (sorun senden kaynaklaniyor)
3-Su siralar kariyerime konsantreyim.(is yapmak bile seninle olmaktan daha ilginc)
2-Sozlum var. (Seninle beraber olmaktansa her yalani soylerim)
1-Arkadas kalalim. (Benim yanimda ol da erkek arkadaslarimin neler yaptiklarini anlatacak bir adamim olsun)


ERKEKLERIN KADINLARI REDDETME BAHANELERI:
10-Seni kizkardesim gibi severim(cirkinsin)
9-Aramizda bu kadar yas farki olmasaydi keske (cirkinsin)
8-Seni dusunemiyorum (cirkinsin)
7-Hayatim suanda karmakarisik (cirkinsin)
6-Bir basaksini seviyorum (cirkinsin)
5-Ayni isyerinde calistigim biriyle cikamam (cirkinsin)
4-Sorun senden degil benden (cirkinsin)
3-Su siaralar kariyerime konsantreyim (cirkinsin)
2-Sozlum var (cirkinsin)
1-Arkadas kalalim (cok ama cok cirkinsin)

Erkekler de dogum yapacak

Alman sosyolog Klaus Fieseler, cinsellik uzmanlari, sokaktan insanlar ve psikologlarla yaptigi roportajlardan olusan kitabinda mitlerin temelini arastirmaya calisti. Gelecek konusunda dusuncelere gore, 2020'de zenginler gen teknolojisi sayesinde uretilen "ek cinsel organ" taktirabilecek. Ya da sanal seks olanaklari daha da genisletilecek ve bilgisayarlardaki simulasyon araclariyla "gercek" seksten farki olmayan duygular yaratilacak. Hatta bilgisayardan bagimsiz olabilmek icin insanlar beyinlerine "orgazm cipleri" taktiracaklar.

Yuzyillardir konusulan bir soruya da yanit veriliyor:
Erkekler de doguracak. Bunun icin karin bolgesine rahim yerlestirmek yeterli olacak.
Kaynak: Sabah

Erkek neden az yasiyor?

Dunya genelinde kadinlar erkeklere gore daha uzun yasiyor. Bilim adamlari bunun nedenlerini arastirdi. Iste omur farkini kadinlar lehine 10 yila kadar cikarabilen unsurlar..

* Hormonlar: Erkekler, kadinlara oranla daha fazla testosterona sahip. Kadinlarda ise ostrojen daha cok. Testosteron, kolesterolu onleyen ����bolizmayi bozarken, ostrojen bunun tam tersi bir etki yapiyor

* Kandaki yaglar: Kadinlarda iyi kolesterol daha yuksek. Erkeklerde ise karin bolgesi yaglari daha fazla. Bu da kalp krizine davetiye cikariyor.

* Isteki stres: Erkekler iste daha fazla stres altina giriyor. Bu da kalp hastaliklarini tetikleyebiliyor.

* Riskli yasam: Erkekler kavga ve diger siddet olaylari gibi riskli davranislari daha cok sergiliyor.

* Sigara: Erkekler daha fazla sigara iciyor.

* Bagimlilik: Erkeklerde alkol ve diger madde bagimliliklari daha fazla goruluyor.

* Beslenme: Erkekler kotu ve ozensiz besleniyor

* Egzersiz: Kadinlar bir taraftan calisip, diger taraftan da ev ve cocuk bakimiyla ugrasirken erkeklerden daha hareketli bir yasam sergiliyor ve bu da egzersiz yerine geciyor.

Erkeklere sicak dus uyarisi

ABD’de yapilan bir arastirmada sicak dus ya da kuvet ve jakuzilerde yapilan uzun banyolarin sperm sayisini ciddi oranda dusurerek erkeklerde kisirlik riski yaratabilecegi belirlendi.

Gunun yorgunlugunu atmak icin alinan sicak duslar, ya da kuvet ve jakuzilerdeki sicak banyo keyfinin cocuk sahibi olmak isteyen erkekler acisindan pek saglikli olmadigi belirlendi.

ABD’nin San Fransisco kentindeki Kaliforniya Universitesi’nde yapilan arastirmada bilimadamlari kisirlik tedavisi goren 11 erkege sicak banyo yapmayi birakmalarini tavsiye etti.

Bundan alti ay sonra, bu kisilerden besinin sperm sayilarinda yuzde 491 oraninda artis goruldu. Cocuk sahibi olmak icin kritik onemdeki unsurlardan bir digeri olan sperm hareketlilikleri de yuzde 12 ila 34 oraninda artti.

Bilimadamlari diger hastalarda sigara tiryakisi olmalari nedeniyle boyle bir gelisme gorulmedigini soyledi.

Kaynak: NTV