28 Nisan 2007 Cumartesi

Anne-babalar okula yeni baslayan cocuga nasil davranmali???

Anne-babalar okula yeni baslayan cocuga nasil davranmali? Camdan kacani, altina kacirani, aglayip sizlayaniyla okulun ilk gunu kucuk krizler gunudur. Iste bu yuzden okullarin acilmasinin arifesinde bir psikologa danisalim, okul acildigi gun cocuklara nasil davranilmali, nasil destek olunmali ogrenelim istedik
Cogumuzun belleginden silinip gitmistir, o gercek hayata adim attigimiz ilk gun. Eger ki anaokuluna gitmemisseniz, ilkokulun ilk gunu, ailenin koruyucu kanatlarindan ayrilis demektir. Arkadasliklara zaman vardir, ogretmenlerin sevgisini hissetmek icin de erkendir.

Velhasil zor bir gundur; heyecan, cekingenlik, hatta korkunun eslik ettigi...

Ilk gun kimi cocuk icin kolaydir, kimisi icin ise travmatik olabilir. Bazen cok sudan sebepler, okul hayati boyunca soruna donusebilir. En buyuk kabus, anne-babadan ayrilmak. Yemek yemek, tuvalete gitmek de ilk gunlerin en zorlu isleri... Hemen hepimizin boyle anilari vardir. Benim degil de erkek kardesimin basina geldi. Simdi evli barkli, esine de mahcup olacak belki ama anlatmadan edemeyecegim. Ilkokulun ilk gunu... Daha 5.5 yasinda... Tuvalete gidiyor. Beyimiz rahatligi ve temizligi pek sever. Pantolonu fora ediyor, kapinin ustune atiyor. Isi bitirip rahatliyor, ama boyu pantolonu almaya yetmiyor. Bir zipliyor, iki zipliyor... Yok, mumkun degil. Basliyor aglamaya... Tam bir ders boyunca tuvalette hapis kaliyor. Neyse ki imdadina hickiriklarini duyan hademe yetisiyor. Bu sefer bizimki utanctan tuvaletten cikamiyor. Tuvalet krizinin sonucu, eve telefon ve annemin apar topar okula kosusu...

Bu yaziyi yazdigim sirada bir arkadasim, �Sorma ben de ilk gun altima yapmistim� itirafinda bulundu. �Niye�si komik, sadece tuvaletin yerini sormaya utandigindan... Buna benzer bir ani daha var, en yakin arkadasimdan. Ilk gun kara onlugunun altina bahcivan pantolon giydirmis annesi. Dusunememis kizinin tuvaletinin gelebilecegini herhalde! Sonuc; pantolonun askilarini onlugun altindan cikartmayi bir turlu beceremediginden altina yapivermis.

Koca koca adamlar bile, cocukluklarini hatirlayinca, ne kadar �cool� gorunurse gorunsun bir komik oyku hatirlayiveriyor. �Kustum� diyor birisi... �Niye ki?� diye soruyorum. �O gune kadar o kadar cok tek tip kiyafetli insani bir arada gormemistim. Kotu oldum� gibi gercekten afallatan bir sebep cikiyor ortaya... Sonra camdan kacmaya baslamis. Idrak sorunu had safhadaymis; ogretmenlere �Teyze, amca, hala, dayi� demis bir yil boyunca. Soylemeye gerek var mi bilmem, ama o teyze ve amcalarin bu cocuga okumayi sokturene kadar gobekleri catlamis. H�l� idrak sorunu yasadigi konusunda ciddi suphelerim var!

Saka bir yana, tuvalette kalani, altina kacirani, aglayip, sizlayaniyla okulun ilk gunu kucuk krizler gunudur. Iste bu yuzden okullarin acilmasinin arifesinde bir psikologa danisalim, okul acildigi gun cocuklara nasil davranilmali, nasil destek olunmali ogrenelim istedik. Basit, ama kucuklerin ruh durumunu kurtaran kucuk oneriler vermek icin... Anadolu Saglik Merkezi�nin Uzman Psikologu Aslihan Kurt, �O gununuzu hatirlayin, ne yapacaginizi zaten anlarsiniz� diye basladi soze...

VELILER SAKIN OLUN!
* Yarin okula baslayacak cocuklarinin korkularini atlatmalari icin anne-babalara neler soyleyebilirsiniz?
Ilkokul, cocuklarin sosyallesmeye basladiklari ilk yerlerden biri. Dolayisiyla aileden sonra girdikleri bu alanda kaygilanmalari, korkmalari cok normal.

* Peki cocuk nelerden korkar?
Bir kere anne-babadan ayri kalacak. 6-7 yas cocugundan bahsediyoruz. Oyun cocugu... Artik oyun donemi bitmistir. Farkli bir sosyal cevre vardir. Orada anneanne yok, dede, hala, dayi yok.. Hic tanimadigi yuzler var. Kimler var? Ogretmenler, hayatinda gormedigi cocuklar... Iste bu onlari kaygilandiriyor. Bu da cok normal.

* Oyleyse cocugu bu ilk gune nasil hazirlayabilir anne-babalar?
Anne-babalar, once cocuga kaygi ve endiselerini sormali. Onu dinledikten sonra korkularinin cok normal oldugunu, sadece onun degil her cocugun bu tur kaygilar yasayabilecegini anlatip, cocugu okula gitmesi icin cesaretlendirmeliler. Zaten bu adaptasyan doneminde kaygilari yuzunden aglayan cocuklarin ailelerine bu surede yanlarinda olmalari icin izin veriliyor. Yanlarina girsinler... Cocuklari onlari gorsun. Guven gelsin. �Okuldayim, korkunc bir yerde degilim. Ailem de beni yalniz birakmiyor� diye hissetsin cocuklar.

�Bak Ali agliyor mu?� diye kiyaslamayin
* Cocuk cok korkuyor, cok agliyorsa ne yapmak lazim?
Cocugu en iyi taniyan anne-baba. Onun kaygisini gecirecek, korkularini, heyecanini, panigini bastiracak olan da onlar... Tabii bunun icin once onlarin cok sakin olmasi gerekiyor. 6-7 yasindaki bir cocugun model aldigi kisi, anne ya da babasidir. Onlari panik halinde goren cocuk daha da panikler. Eger anne-baba gayet sogukkanli ve rahat bir sekilde okula hazirliyorsa cocugunu, sorun da olmayacaktir. Mesela bazi anne babalar vardir, �Aman evladim hirkani, etegini duzelt� gibi davranislar sergiler. Anne-babalarin tepkilerini kontrol etmeleri lazim. Cunku cocuk onlara bakiyor ve diyor ki, �Demek ki benim de boyle tepki vermem lazim.� Ve o da panikliyor, kaygilaniyor ve agliyor. Bir de karsilastirmali bir tutum icinde olmamali ebeveynler. Cocuklarini baskalarinin cocuklariyla kiyaslamamali... �Bak Ahmet agliyor mu?� ya da �Bak Ayse ne kadar uslu duruyor, sen de uslu dur� demek cocuklarda degersizlik, asagilanmislik, kendisini yetersiz hissetme gibi duygularin yer etmesine neden olur. �Ben degersizim, ailem onu daha cok begeniyor� gibi bir his baskin cikabilir cocukta. Bu yuzden kesinlikle asagilayici ve kucuk dusurucu tarzda konusulmamalidir cocuklarla...

�Artik buyudun� deyip cesaretlendirin
* Peki bu ilk gunde cocuga soylenecek dogru cumleler neler olabilir?
Her zaman icin cocugu birincil olarak desteklemesi gerekenler aileleridir. Cocuga guven vermeliler. �Bak biz senin arkandayiz, sana destek oluyoruz� demeliler. Bu yuzden aileler sakin olsunlar. Cocukla birlikte okula gitsinler, birlikte olsunlar ve sunu soylesinler: �Bak ben kapida seni bekliyorum. Yalniz degilsin!� Olumlu orneklerle kendi okula basladiklari gunden de bahsedebilirler. O gunlerin guzel gunler oldugunu, okulun guzel bir yer oldugunu, ogretmenlerin ona cok guzel seyler ogretecegini anlatabilirler. Sonra, �Bak artik yavas yavas buyuyorsun, artik senin de onunde kendi hayatin olacak. Bu ilk adim� gibi cumleler kurabilirler. Aslinda her anne-baba cocuguyla farkli tarzlarda konusur. Onemli olan yapilacak bu konusmalarin samimi, guven verici ve cesaretlendirici olmasidir. �Bak buyuyorsun artik ama biz hep senin yanindayiz. Bizden ayri, yalniz olacaksin. Ama bu senin hayatin icin onemli. Biz senin yanindayiz. Seni seviyoruz. Yalniz kalmayacaksin� demeliler ve bunu hissetirmeliler.

Bir de �sunu ye, bunu ye� baskisi yapmayin
* Cocuk uzerinde cok koruyucu olmak da problem olabilir degil mi?
Tabii ki... Cocugun kendine olan guveninin olusabilmesi icin kendine bir alan yaratmasi gerekir. Anne-baba her dakika onun yerine dusunur, onun yerine yapar ve onun hayatina karisirsa, o cocuk hayatta cok basarili olamaz. Bu tur bir koruyuculuk basari icin yeterli olmadigi gibi, kisisel gelisim ve bir sonraki adimi nasil atacagini bilememe, kararsizlik ve kisilikle ilgili cok anlamli zararlar da verebilir cocuga.

* Peki o gun ne yemeli cocuk?
�Zihinleri acilsin diye ne yedirelim� diye anne babalar da bu soruyu cok soruyor. Benim fikrim su: Cocuklar rutinleri disinda farkli bir sey yemesinler. Cunku, cocuga her gun yedigi gida disinda baska birsey verirseniz bunun birtakim psikolojik etkileri olabilir. Karin agrisi, kasinti yapabilir. Cocugumun bugun ilk gunu, bunu da yesin sunu da yesin demeyin. Cocuk kahvaltis4ni yapsin, beslenme cantasinda hergun ne olacaksa o gun de o olsun. Bu donemde zaten hassaslar, bir de �Sunu ye, bunu ye� diye baski yapip sinirlerini bozmayalim.

Saglikli ve uzun yasamin 7 yolu
Turkiye�de Dunya Saglik Orgutu�nun verilerine gore kadinlar ortalama 78, erkekler ise 69 yil yasiyor. Her 100 kisiden sadece 3�u, 80 ve daha ustunu gorebiliyor. Ancak meshur Okinawa Adasi�nin sakinleri hem uzun yasam rekorlari kiriyor, hem de cok saglikli bir hayat suruyor. Erkekler ortalama 78, kadinlar ise 87 yil yasiyor. Ada sakinlerinin uzun yasam sirlari Patrick Denaud ve Dr. Dominique Pierrat�in �Okinawa Programi� adli kitabinda da ele alindi. Iste Okinawalilar�in 7 sirri:

1-Kucuk bosluk sanati (Harahasi): Sofradan cok fazla tokluk hissiyle kalkmayin, midenizi tika basa doldurmadan kucuk bir bosluk birakin. Okinawa sakinleri gunde ortalama 1800 kalori aliyor. Bu miktar Avrupa�da ortalama 2 bin 300, ABD�de ise 2 bin 500.

2-Tabaginizi renklendirin: Okinawalilar, 206 cesit yiyecek tuketiyor. Bunlarin cogu taze sebze ve meyve. Tabaklarini her gun beyaz, mavi, sari, turuncu, kirmizi ve yesil yiyeceklerle susluyorlar.

3-Yagdan kacinin: Yagli yiyecekler ogunlerinin yuzde 25�ini olusturuyor. Avrupa�da ise bu oran, ortalama yuzde 35 ile yuzde 40 arasinda. Bunu basarmak icin iki ogunden birinde hic et yenmemesi tavsiye ediliyor.

4-Tatliyi azaltin: Her yemegin sonunda yenilen tatliyi es gecin. Fakat yine de arada kucuk porsiyonlarla tatli yemekten kacinmiyorlar. Tuz ise Okinawa�da neredeyse hic kullanilmiyor.

5-Topraga yakin olun: Uzun yasam adasinda herkes surekli hareket halinde. Yurunmedigi zaman dans ediliyor veya karate yapiliyor. En gozde aktivite ise bahceyle ugrasmak.

6-Stresten kacin: Adada stres ve yalnizlik hissi kesinlikle yok. Insanlar bir arada yasiyor. Stresli veya sinirli durumlarda ise avazlari ciktigi kadar okyanusa dogru bagiriyorlar. Boylece negatif enerjiyi bosaltiyorlar.

7-Cay icin: Siyah, yesil veya beyaz cay, kanserden koruyucu antioksidanlari artiriyor. Ancak gunde 4-5 fincani gecmemek sartiyla...

Alerji 10 yilda tarihe karisacak
Ingiltere�nin Norwich kentinde yapilan bilim festivaline katilan bilim adamlari, gelecek 10 yil icinde gelistirilecek asilar sayesinde gida alerjilerinin tumuyle ortadan kaldirilabilecegini acikladi. Asilarin alerjileri tetikleyen molekulleri etkisiz hale getirecegine inanan Amsterdam Universitesi�nden Dr. Ronald van Ree, genetik muhendisligi teknikleriyle besinlerin icindeki alerjiye yol acan proteinlerin etkisinin azaltilmasina calisildigini soyledi. Ree, bilimin yeni imkanlariyla gelistirilecek yeni teknikler sayesinde, alerjileri ortaya cikmadan onlemenin ve tedavi etmenin mumkun olabilecegi mujdesini verdi. Kaynak: AA

Cam fistigi istah kesiyor
Endonezya�da bir konferansta bir araya gelen anti-aging ve obezite uzmanlari, cagin hastaligi olarak gosterilen asiri sismanliga karsi yeni bir silahi mujdeledi. Cam fistigindan elde edilen bir madde, ilk denemelerde istahi keserek obezite tedavisinde basarili sonuc verdi. Amerikali bilimadamlari, Guney Kore�de yapilan arastirmayla, cam fistigindaki bir asidin istahi kestigini ortaya cikardi. Asitten yapilan ilacin ne zaman piyasaya surulecegi ise aciklanmadi. Kaynak: Reuters



Hiç yorum yok: