27 Mayıs 2007 Pazar

Gözün sinsi düşmanı Glokom

Gözün sinsi düşmanı Glokom

Türk Oftalmoloji Derneği (TOD) Genel Sekreteri Prof. Dr. Nevbahar Tamçelik, 40 yaşından sonra herkesin yılda bir defa mutlaka göz muayenesi yaptırması gerektiğini bildirdi.

TOD Genel Sekreteri Prof. Dr. Nevbahar Tamçelik, ''39'uncu Ulusal Oftolmoloji Kongresi''nin ardından yaptığı değerlendirmede, gözde görülen açık açılı glokomun sıklığının az olmasına rağmen, teşhiste genellikle geç kalındığı için körlük sebebi olarak ikinci sırayı oluşturduğunu söyledi.

Tamçelik, şu bilgileri verdi: ''Doğuştan glokom 10 bin canlı doğumun birinde görülmesine rağmen yüzde 5-15 arasında körlük sebebi olarak karşımıza çıkmaktadır. Daha çok 40-45 yaş üstü kişilerde glokom sıklığı artmaktadır. Bu nedenle 40 yaşından sonra herkesin yılda bir defa mutlaka göz muayenesi yaptırması gerekir.''

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nusret Özdemir ise glokomun sinsi seyreden bir hastalık olduğunu belirtti. Gizli seyreden glokomun, tüm glokom vakalarının üçte ikisini oluşturduğunu belirten Özçelik, ''İşte bu noktada hastalık daha da önem kazanıyor. Çünkü, belirti vermediği için, tanıda geç kalma oranı o derece artıyor. Dolayısıyla hasta durumunun ciddiyetinin farkına varamıyor'' dedi.

EN BÜYÜK RİSK FAKTÖRÜ GÖZİÇİ BASINCININ YÜKSELMESİ

Ailesinde glokom hastası olanların daha sık muayene olması gerektiğine değinen Özdemir, en önemli risk faktörünün ''göz içi basıncının yükselmesi'' olduğunu ifade etti.

Glokomun bilinen bir sebebi olmadığını kaydeden Tamçelik, ''Elbette göz muayenesi sırasında tesbit edilen göz içi basıncının yüksekliği hastalığın ilk belirtisi olarak kabul ediliyor. İlk zamanlarda açık bir belirti ortaya çıkmayabiliyor. Hastalık ilerledikçe görme alanının daralması, hafif baş ağrısı, ışığa bakıldığında bazen hale görülmesi, karanlığa uyumsuzluk gibi belirtiler görülebiliyor. İlerlemiş evresinde ise şiddetli göz ve baş ağrısı, görmede bulanma ve azalma veya ani görme kaybı olabiliyor.''

Glokomun ilaçla tedavisi mümkün olduğunu söyleyen Tamçelik, glokom tedavisinde sadece göz içi basıncını düşürmenin yeterli olmadığını, göze giden kan damarlarının da beslenmesi gerektiğini vurguladı.

Hiç yorum yok: