9 Ağustos 2009 Pazar

ERTOSUN İDDİALARA YANIT VERDİ

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Üyesi Ali Suat Ertosun,  Adalet Bakanlığı ek binasında basın toplantısı yaptı. Bir süredir hakkında çıkan iddialara yanıt veren Ertosun öne sürülenler için dava açacağını, soruşturma istediğini söylerken, şöyle konuştu:

"Son günlerde gerek şahsıma gerekse HSYK’ya yönelik eleştiri sınırlarını da aşacak şekilde maksatlı yayınlar yapılmaktadır. Bu yayınları üç ana başlık altında toplamak mümkündür. Birincisi hakaret küçük düşürme ve karalama amacıyla, ikincisi ceza ve tevkif evleri genel müdürü olduğum dönemde yapılan birkaç olaya dair kurulan komplo teorilerinde, üçüncüsü Şahsım hedef alınmak suretiyle HSYK’ya yönelik olanlardır.

Birincisi eleştiri amacı taşımayıp hakaret etme küçük düşürme düşüncesiyle yapılan yayınlarla ilgili yasal başvuruda bulunulacaktır.

Hayata dönüş operasyonu nedeniyle, şahsıma, adalet bakanlığına ve başında bulunduğum genel müdürlükle ilgili olarak çıkan haberlere karşı o süreçte gerekli açıklamalar yapılmıştır. Eleştiri amacı taşımayıp hakaret etme amacıyla yapılan yayınlarla ilgili yasal yollara vurulacaktır. Şahsıma, Adalet Bakanlığı'na yönelik olarak basında çıkan haberlere karşı gerekli açıklamalar yapılmıştır. Cezaevleri Genel Müdürlüğü'ne atandığımda cezaevleri ülkemizin önemli sorunlarından biriydi. Devletimiz uzun yıllar bazı cezaevlerine hakim olamamış, terör için okul ( mektep, ekol, meslek ) vazifesi görmüş, firarların gerçekleştiği, tututkluların mahkemeye çıkarılmadığı, adliyeye getirelemedikleri, içeriye silah sokulduğu, yerler haline gelmişti. Cezaevlerinin koğuş sistemi halinde olmasıydı bunların nedeni. Daha sonrasında koğuş sisteminden oda sistemine geçirildi. 11 F tipi cezaevi çok uygun fiyata yapılmıştır. O zaman yapılan ihaleler Dünya Bankası'nda örnek teşkil etmiştir. F Tipi cezaevlerinin hizmete girmesiyle güvenlik sorunu çözülmüştür.

Bu cezaevleri uluslar arası standartlara ve insan haklarına uygun olup, çağdaş ve modern yerlerdir. Cezaevi reformunun yapılmasının temel amacı insan haklarının gerçekleştirilmesidir. O güne kadar cezaevlerinde insan haklarının olmadığını bizzat tutuklular belirtmişlerdir. Son yıllarda yayınlanan bazı kitaplar bu hususu çok açık olarak göstermektedir.

Terör suç örgütü üyelerinin hakimiyeti sona ermiştir. Ölüm oruçları bitmiş, çok sayıda hükümlü ve tutuklu terörden kurtulmuştur. Bu ülke teröre 30 milyar doların üzerinde para harcanmıştır. Bu paraların büyük kısmı cezaevlerine ayırılmıştır. Cezaevleri terör yuvası olmaktan çıkmıştır. Hayata dönüş operasyonu, Bakanlar Kurulu ve MGK tarafından değerlendirilip uygulamaya konulmuştur. Bu devletin kararıdır. Operasyon sonrasında infaza ara verme ve Cumhurbaşkanımız tarafından af edilenlerle ilgili olarak adli tıp kurumundan rapor alınanlarla aramızda bağlantı kurulmasına anlam verememekteyiz. Adli Tıp Kurumu'nu da etkilemem, yönlendirmem mümkün değildir.

MUSTAFA DUYAR'IN ÖLDÜRÜLMESİ

Mustafa Duyar'ın öldürülmesine ilişkin bazı iddialar da var hakkımda. Şahsıma yönelik olarak yapılan yayınlar için, hakkımda inceleme ve soruşturma yapılmasını istedim. Bunun dilekçesi buradadır. Soruşturma sonunda soruşturmaya geçilmesine yer olmadığına karar verildi.Afyon Cezaevi'ndeki kişiler de soruşturmaya tabi tutulmuştur. Silahı sokan orada bir müdürdür o müdür hakkında da gerekli işlemler yapılmıştır. Mustafa Duyar kendi isteğiyle, asıl failler Kırklareli Savcılığı istemiyle Afyon Kapalı Cezaevine 1997'de nakledilmişlerdir. Ben 16.11.1998'de oraya genel müdür oldum. Can Dündar Mustafa Duyar ile Sabancı suikastinin yıl dönümü nedeniyle görüşmek istemiş; yargılamayı etkiler diye benim taraftar ( lehtar, yandaş, şürekâ ) olmamama rağmen bakanlık tarafından izin verilmiştir. Can Dündar'a izin verilmemesinin sebebi Mustafa Duyar'ın para istemesidir. Bunu da soruşturma yapılırken Can Dündar söylemiştir. Şahsıma suçlayıcı beyanı olmamıştır. Ancak 10 yıl sonra ( ileri, ahir, bilahare ) bu konu ( bahis, husus, iş ) tekrar gündeme getirilmiştir. Gerçek durumun bu şekilde olmasına karşın Can Dündar'ın "Duyar konuşacaktı" başlıklı bir yazı kaleme alması yeniden gündeme gelmiştir.

ENGİN AYDIN'LA ÇEKİLEN FOTOĞRAF

Engin Aydın ile ailecek görüşürüz. Bizim görüşmemiz gizli bir görüşme değildi, gizli bir yerde biraraya gelmedik. Bu fotoğrafı kimler çekip basına servis etmiştir? Bu konunun araştırılması için dilekçe verip şikayetçi olacağım. Bir yargıtay, danıştay üyesi izleniyorsa, takip ediliyorsa bu konu üzerinde durulması gerekir. Savcılık kimin dinlendiğini, kimin servis ettiğini bulacaktır. HSYK olarak bu konu üzerinde değerlendirme yapıyoruz bir yıldır.

4 arkadaş bir araya gelmişsek ve orada herhangi bir şey konuşulmamışsa, geçmişimiz düşüncelerimiz konuşulmuştur. Onun dışında hakim ve savcıları değiştirme gibi konuşmalar olmamıştır. Genel çerçeve dışına çıkılmamıştır. İnsani ilişkilerin ötesine geçmeyen bu görüşmeye özel anlamlar yüklenmesi iyi niyetle bağdaşmamaktadır.

Bu fotoğrafın kim ve neden çekildiğidir? Bu fotoğraf devlet görevlileri tarafından çekilmişse bu daha vahimdir. Bu konunun araştırılması için şikayetçi olacağım.

TEMİZÖZ'Ü KURTARDIĞI İDDİALARI

Bazı yayın organlarında yöneltilen başka bir suçlama daha var. Cemal Temizöz'ü kurtarmak istediğim iddia edilmiştir. Akpınar Kırşehir ve Kayseri adliyelerini ziyaret ettikten sonra 6-7 Mart tarihlerinde, Jandarma Bölge komutanı Ali Aydın’ın misafiri olarak kaldım. Ali Aydın ile hayata dönüş operasyonunda birlikte çalıştık. Cemal Temizöz ile tanışmadım, karşılaşmadım. Cemal Temizöz’ün 3-10 Mart tarihleri arasında izin kullandığını öğrendim. Bu da hakkımdaki suçlamaların ne kadar dayanıksız olduğunu gördük.
Kayseri Belediye Başkanı, Kayseri'deki ziyaretlerim oldu. Protokolde, A Protokol denilen bir kavram vardır. Bu kişilerle Jandarma tesislerinde yemek yenmiştir. Can güvenliği sorunu olduğum için Jandarma tesislerinde kaldım.
Uşak Cezaevi'nde olan şahsıma yönelik suçlamalar konusunda da kendi hakkımda soruşturma açılmasını istedim. Yapılan soruşturmada soruşturma açılmasına gerek kalmadı.


HSYK

HSYK'da terfiler not sistemi üzerinden yapılmalı. HSYK kararları yargı denetimine açılmalıdır. Biz bunu istiyıruz.

Hakkımda açılacak her türlü davaya, soruşturmaya da hazırım. Bugüne kadar kendi kendime de soruşturma açtım. İstifa etmem isteniyor. Ortada istifa etmemi gerektiren bir sebep de bulunmamaktadır. Bunun dışında HSYK'nın gizli olan görüşmeleri dışındaki her türlü sorunuzu cevaplandırmaya da hazırım.

Ayrıntılar geliyor

Hiç yorum yok: