2 Ağustos 2009 Pazar

65 yaşında iş arıyorlar

65-yanda-i-aryorlar.jpg
65 ve daha büyük yaşlardaki yaklaşık 3 bin kişi, İŞKUR'a kayıtlı işsizler olarak kendilerine gelir sağlayacak iş bekliyor.

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, İŞKUR verileri, ilerleyen ( ilerleyici ) yaşta ve emeklilikte geçirilmesi beklenen dönemde de çalışma ihtiyacının ortadan kalkamadığını ortaya koydu.

Haziran ayı verilerine göre, 65 ve üstü yaşlarda kuruma kayıtlı bin 746'sı erkek, bin 213'ü kadın toplam 2 bin 959 iş gücü bulunuyor. Bu kişilerin neredeyse tamamına yakını ise ''kayıtlı işsiz'' durumunda. 65 ve üstü yaşlardaki kayıtlı işsizlerin sayısı 2 bin 874'ü buluyor.

65 ve üstü yaşlarda kuruma kayıtlı iş gücü içerisinde işsizlerin oranı yüzde 97'yi buluyor.

Bu durum, kuruma kayıtlı 55-64 yaşındaki iş gücü ve işsizler içinde farklılık göstermiyor. Söz konusu yaş grubunda İŞKUR'a kayıtlı 17 bin 126 iş gücü bulunuyor. Bu kişilerin de 16 bin 211'i kayıtlı işsizler arasında yer ( alan, bucak, dünya ) alıyor. 55-64 yaş arasında kuruma kayıtlı iş gücü içerisinde işsizlerin oranı yüzde 94'e ulaşıyor.

Emekli-Sen Genel Başkanı Veli Baysülen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İŞKUR verilerinin, işsizlik sorununun yalnızca gençlerle sınırlı olmadığını ortaya koyduğunu söyledi.

Yeni sosyal ( toplumsal, içtimai ) güvenlik yasasıyla emeklilik yaşının 65'e çıkarılmasına gösterilen tepkileri anımsatan Beysülen, ''Ancak emekliler, yaşlılar öyle bir halde ki 65-70 yaşında bile ekmek kapısı aramak durumundalar. Bu yaşlara gelmiş insanların halen iş arıyor olması her şeyden önce ülkeyi yönetenleri rahatsız etmeli. Çünkü anayasasında 'sosyal devlet' yazan bir ülkede 65 yaşına gelenlerin çalışmak zorunda kalmaması gerekir'' diye konuştu.

Yaşamlarını idame ettirecek imkanlar yaratılmadığı için insanların yaşamın yorgunluğunu iyiden iyiye hissettirdiği, sağlık sorunlarıyla boğuştukları yaşlarda çalışmak durumunda kaldıklarını ifade eden Beysülen, ''Emeklilik yaşının 65 çıkarıldığı bir ortamda, insanların bu yaşın üstünde çalışmak durumunda kalması üzücü'' dedi.

65 yaş üzerindekilere ''yaşlılık aylığı'' bağlandığına dikkati çeken Beysülen, bu imkana rağmen aylık miktarının düşüklüğünün insanları ilerleyen yaşta bile çalışmaya ittiğini belirtti. Beysülen, ''Sadaka düzeyindeki harçlıkla farklı bir şey yapılması da mümkün değil zaten'' görüşünü dile getirdi.

''BİLİNÇ OLMAYINCA DEĞİŞEN BİR ŞEY OLMUYOR''

Bu tablo da emeklilerin, yaşlıların içinde bulunduğu yaklaşımın da etkili olduğunu savunan Beysülen, şunları kaydetti:

''Tüm bu koşullarda insanların durup neden böyle olduğunu düşünmesi gerekiyor. Yıllardır devletten beklemeyle bir yere varılamayacağı ortaya çıkmış durumda. İnsanların yıllarca verdikleri hizmetlerin karşılığını talep etmelileri gerekiyor, bu da ancak örgütlülükle olur. Bu bilinç olmayınca ülkeyi yönetenler kolayca bu durumu sürdürüyorlar ve değişen bir şey olmuyor.

Bugün emeklilerin yüzde 85'i ileri yaşlara gelmiş olmalarına rağmen henüz bir kez bile tatil yapabilmiş değil. Ülkemiz turizmde diğer ülkelerin emeklilerini, yaşlıları ağırlarken maalesef kendi vatandaşına tatil yaptırmayı başaramamış durumda. Bu da yetmiyor bir de insanlar hayatlarını devam ettirmek için çalışmak durumunda bırakılıyor.

Çalışma koşulları da her geçen gün ağırlaşıyor. Eğer geçmişte kazanılmış ileri düzeyde bir beceri varsa belki iş bulunabiliyor. Yoksa beden gücüne dayalı işlerde kimse 65 yaşına gelmiş bir kişi çalıştırmaz. Zaten bu yaşta iş isteyenlerin çok azının çalışıyor olması da ( dahi, bile ) bunun göstergesi. Biz de bu durum değiştirmek için emeklileri mücadele etmeye çağırıyoruz.''

Hiç yorum yok: