22 Nisan 2007 Pazar

Porno IktIdarsizlik SebebI.....



Cinselligi en kolay ulasabildikleri porno sitelerden ogrenen gencler kendilerini yetersiz zannediyor

Iktidarsizlik tum erkeklerin basina gelen bir sorun mu, ne kadar yaygin?
Dunya genelinde 152 milyon erkek, tekrarlayan sertlesme sorunlari yasiyor. Bu rakamin 2025 yilinda 222 milyonu bulmasi bekleniyor. Neden olarak da; beslenme ve yasam tarzindaki degisikliklerden strese kadar bircok faktorun etkili oldugu dusunuluyor. En cok rastlanilan sorunlar; erkeklerde sertlesme ve bosalma problemleri, kadinlarda ise orgazm problemleri, vajinismus ve agrili iliskidir. 40 yasin uzerindeki erkeklerin yarisindan fazlasinda sertlesme sorunu oldugu tahmin ediliyor. Ne yazik ki, bu hastalarin sadece yuzde 2'lik kisminda sorunlar dogru teshis edilerek tedavi dogru yapilmaktadir. Yuzde 98'inde ise maalesef ya dogru teshis ya da dogru tedavi eksikligi dogmaktadir.

Genclerde son yillarda sorunlarda artis var mi? Neden?
Genelde 15-30 yas grubu araliginda, basta erken bosalma sorunu olmak uzere ereksiyon problemleri de yogun olarak goruluyor. Bunun temelinde strese bagli nedenlerin yani sira cinsel bilgi eksikligi ve hekime muracaat etmekten cekinme gibi faktorler rol aliyor. Gencler arasinda iktidarsizlik probleminde bir artis gozlemliyoruz. Ancak bu artis muracaat sayisindan dolayi da olabilir. Daha once hekime muracaat az oldugu icin genclerdeki olay daha sinirli diye dusunuyorduk. Erken bosalma yasayan cok sayida genci inceledigimizde; genellikle psikolojik kaynakli sertlesme sorunu oldugunu gozlemledik. Cinsel bilgi eksikligine bagli sebeplerden kaynaklaniyor. Son zamanlarda penis boyutuyla ilgili cok takinti var. Genclerin ana nedenlerinden biri de bu oldu. Buna taktiklari icin iliskiye kafalarinda sorularla giriyorlar. Ayrica iliskide bulunduklari kisilerin dogru olmayan ifadeleri de genclerde iktidarsizlik sorunu yaratabiliyor. Ozellikle iliskilerini profesyonellerle yasayan kisilerde bu daha sik gozleniyor.

Yani ilk cinsel deneyimin profesyonel kisilerle olmasi iktidarsizlik sorununu mu ortaya cikariyor?
Cinsel deneyimlerini profesyonel kisilerden edinenler, onlarin yanlis ifadelerine inaniyorlar. Yanlis yonlendirmeler, kafalarda korkunun olusmasina neden oluyor. Kendilerini yetersiz hissettiklerinde bu korkuyla cinsel iliskiye basliyorlar. Ve bu sorun ust uste tekrarlandiginda psikolojik olarak yerlesebiliyor.

Sizce internet genclere cinsel bilgi edinmede yardimci oluyor mu?
Aslinda olur ama gencler bunlari arastirmak ve dogru kaynaga ulasmak yerine cogunlukla pornoya yoneliyorlar. Internetten pornoya kolay ulasim, genclerin tamamen seks hakkinda hatali bilgiler edinmelerine neden oluyor. Seks konusundaki cahillikleri de iktidarsizliga yol acabiliyor. Kendilerini o filmlerle karsilastirip, performans korkusuna kapiliyorlar.

Viagra doktordan once basvurulan bir yontem mi?
Iktidarsizlik sorunu yasayan insanlar, ilk durak olarak eczaciya basvuruyorlar. Bu nedenle Aile Sagligi Arastirma Dernegi (ASAD) olarak eczaci ve eczaci kalfalarina donuk 20 sehirde bilgilendirme konferanslari verecegiz. Bu hastalari hekime yonlendirebilmek ve yanlis ilac kullaniminin onunu kesebilmek icin 300'e yakin eczaci ve eczaci kalfasina cinsel bilgi konferansi verecegiz. Sorunu olan insanlar, bu kisilere danistiginda dogru bilgiye ulasmalari onemlidir. Bu tur ilaclarin gercekten yuzde 100 faydasi oluyor ancak ne tur bir soruna karsi, ne tur bir ilacin, nasil kullanilacagini bilmek gerekli. Bu ilaclari doktora danismadan kullanan biri, en fazla bir sureligine sikayetinden kurtulur ancak tedavi olamaz.

Sorunun organik olup olmadigini anlamak icin ne gibi tetkikler yapiliyor, kac gunde sonuc aliniyor, tedavinin ve teshisin maliyeti yuksek mi?

Bugun butun dunyada uygulanan protokole gore; cinsel fonksiyon ile ilgili muracaatlarda hastanin ve partnerinin birlikte ele alinmasi gerekir. Cinsellikle ilgili bilgilerin derecesi, cocukluktan beri gecirdikleri cinsel travmalar, ailenin cinsellige bakis acisi gibi faktorler ve kisinin cinsel gelisimi dikkatli bir sekilde arastirilmalidir. Bu faktorlerin psikolojik veya organik olup olmadigi degerlendirilmelidir. Organik faktorler; hormonal, ����bolik (seker, kolesterol vb), damarsal ve norolojik nedenlere bagli olabilir. Bu faktorler yapilan kan analizleri, dopler tetkiki ve gerekirse gece ereksiyon testi ile kontrol edilir. Elde edilen verilere gore tedaviye gecilir. Eger organik faktorlerin yaninda psikolojik sorunlar da mevcutsa davranis tedavisi uygulanir. Bu arada organik sebebe yonelik tedavi ile hekim ilaclardan da uygun gordugu birini diger tedavilere ek olarak kullanabilir. Alinacak cevaba gore de hekim tedavinin yonunu ayarlar. Bu yapilan medikal tedaviye ragmen sonuc alinamazsa, cerrahi yontemler ile tedavi tamamlanir. Genelde uyku testi dahil butun bu psikolojik ve organik tetkikler, iki gun icinde tamamlanabilir.

Cinsel fonksiyon tedavisi basvurusunda bulunan hastalarda tedavi kesin midir? Tedavinin basarili sonuc vermesini etkileyen faktorler nelerdir?

Cinsel fonksiyon bozukluguna yol acan faktorler arasinda organik ve psikolojik pek cok sebep bulunuyor. Altinda yatan nedenin organik bir sisteme bagli oldugu durumlarda; tedavide bu sisteme ait bozukluk ortadan kaldirilirsa cinsel fonksiyon da duzelir. Bu sebep devam ederse tedaviye direnc olusturur. Muracaat eden kisinin sorununun nereden kaynaklandigi tam olarak ortaya kondugu takdirde; organik olsun psikolojik olsun meydana gelen cinsel fonksiyon problemini halledebilecek pek cok tedavi secenegi bulunuyor. Hasta, altini ciziyorum; sikilmadan tedavisini ve hekime basvurularini yenilemelidir, hekime takip imkani tanimalidir. Turkiye'de onemli bir hasta grubu hekime basvurmaya cekinmekte veya problem ancak uzun yillara dayanan bir sorun haline geldiginde basvurmaktadir. 10-15 yildir bu problemin icinde yasamaya alismis kisilerin karar verince, ilk muracaatinda 'sorunum hemen hallolsun' demeleri tedavi sansini da etkilemektedir.

Iktidarsizligin ne kadari tedavi ediliyor?
Hekim hastanin kendisinden beklentisini onemli olcude ozumsemis olmalidir. Bir tedavi gerektigi kadar derinlemesine incelemeden tavsiye edilirse, hasta tedaviyi terk eder. Tedavisine devam etmeyen hastalarin yariya yakini, hekimin yaklasimini dogru bulmuyor, tedavinin sonuca ulastirmadigi yonunde ifadelerde bulunuyor. Bu da hekimlerle ilgili onemli bir boyut. Tedavinin surekliligini etkileyen baska bir nokta da; ciftlerin birlikte samimi olarak problemin cozulmesine yardim edememeleri... Hekim hangi tedavi sonucunda nasil bir ilerleme olacagini tek tek anlatmazsa, ciftler de birbirlerinden ne beklediklerini bilemiyor ve tedaviyi terk ediyor.

Hiç yorum yok: