1 Mayıs 2007 Salı

OKUL ONCESI COCUKLARDA HIPERAKTIFLIK

OKUL ONCESI COCUKLARDA HIPERAKTIFLIK

Dikkat Eksikligi ve Hiperaktivitenin temel ozellikleri dikkatsizlik, durtusellik ve asiri hareketlilik olup, cogu okul oncesi cocuklar bu davranislar zaman zaman bu davranislari gostermeye egilimlidir. Aktivite ve dikkat; yas ve gelisim duzeyi ile farklilik gosterir. Dikkat Eksikligi ve Hiperaktivitesi olan cocuklari normal aktif kucuk cocuklardan ayirimda gidisin surekli olusu ve her alanda olmasini belirtir.
Bu cocuklar yaydan firlamis gibi ani hareketleri olur, kiyafetlerini giymeden disari cikarlar, mobilyalara tirmanir ve uzerinde ziplarlar, evin icinde kosusup dururlar, ana okul veya yuvalardaki grup etkinliklerine katilmada gucluk yasarlar (ornegin oyku dinleme). Bu cocuklar kisa sureden daha fazla yalniz basina oynamakta gucluk ceker, oyuncakla oynamadan daha cok yikici oyunlari tercih eder, saldirgan ve oyunda isbirligi yapamamasi nedeniyle cok az arkadasi vardir.
Okuloncesi yastaki hiperaktif cocuklarin anne-babalari, diger cocuklarin anne-babalarina oranla daha yuksek oranda deri dokuntuleri, kirmizi yanak, mide siskinligi, akan burun ve bacak kramplari bildirirler. Uyku sorunlarindan da yaygin olarak bahsedilmektedir. Hiperaktif olanlarin gece uyanma sikliginda artis vardir.
Okul oncesi yastaki cocuklar en fark edilen semptomu dikkatsizlikten daha cok asiri hareketliliktir. Bununla birlikte, dikkatsizlik ve durtusellik cocugun dikkatsizliginin, gorevleri tamamlamada basarisizliginin ve yonergeleri takip etmelerinde guclugun kanitidir. 2-3 yasindaki cocuklarin bile dikkati cesitli durumlarda saglanabilmektedir (ornegin 2-3 yasindaki bircok cocuk yetiskinlikle birlikte oturup resimli kitaplara bakabilir). Buna karsin Dikkat Eksikligi ve Hiperaktivite Bozuklugu olan kucuk cocuklar asiri hareket ederler ve onlari bir yerde belirli sure tutmak zordur.
Okul oncesi cocuklarda bu tanida kesinlik zordur, cunku bu yas cocuklarin gun be gun davranislari degisiklik gosterir, cevreye durumsal tepkiler olabilir ve davranislara yetiskinlerin mudahalesi soz konusudur. Cocuklar bir gun coskulu ve hareketli olurken, baska bir gun durgun, sakin olabilirler. Isteklerine boyun egen buyukanne veya asiri uyaran olan supermarket gibi ortamlarda kontrol edilemiyor olabilirken, programli yapilandirilmis bir bakim ortaminda uyumludurlar.
Eger Dikkat Eksikligi ve Hiperaktivite Bozuklugu gercekten biyolojik temelli ise, belirtilerin dogumdan beri olmasi gerekir. Buna karsin; cogu kucuk cocuk icin, 2-3 yasina gelinceye kadar bu suphe uyanmaz.

Okul yasindan once Dikkat eksikligi ve Hiperaktivite tanisi koymak sorunlara yol acabilmektedir. Bunun belki en onemli sonucu cocugun etiketlendirilmesidir. Tani koymada gecikme ise tedavi girisimlerini belirlemede gecikmeye yol acabilir ki; bu durumda benlik saygisi, sosyalizasyon ve ogrenme ile ilgili ikincil sorunlar veya davranislarin daha da kotulesmesi soz konusu olabilir.
Diger yandan, erken etiketlenmesinin, en onemlisi uygunsuz etiketlemenin belirgin tehlikeleri vardir. Erken yaslarda kesin tani kondugunda bu cocuklar daha sonraki yaslarinda yeniden degerlendirmeye alinmamakta ve ayni tani ile islemler yapilmakta veya yanlis yorumlara yol acilabilmektedir.
Herhangi bir tani ozellikle Dikkat Eksikligi ve Hiperaktivite bir kere konulmussa silmek guc olmaktadir. Tanisini sonradan degistirseniz bile silmek guc olur.
Okuloncesi yasta olan cocuklar ilgisiz, reddedici veya kati anne babalik tutumlari karsisinda da asiri hareketlilik, uyumsuzluk, saldirganlik ve durtusel davranislar gostermektedir. Diger yandan, sicak, yanitlayici ve uygun sekilde sinirlamalar koyan ailelerde bu tur kucuk cocuklarin daha sosyal uyumlu davranislar gelistirdigi gozlenmektedir. Anne babalarda bu tarz olumlu tutumlarin yoklugunda veya acik reddedis ve negatif kontrol suregen sorunlari birlikte getirmektedir. Problemlerin baslangici siklikla ailesel gucluklerin ortaya cikmasi ile birliktedir, eger aile iliskileri duzelirse sorunlarda azalma gorulmektedir.

YAKLASIMLAR
Okuloncesi cocuklarda DEHB tanisi koymak zor olmasi nedeniyle, degerlendirmenin amaci spesifik bir tani koymaktan daha cok, semptomlari iyilestirmeye yonelik olmalidir. Spesifik tani almasi bu cocugun ayricalikli veya ilac tedavisinin kacinilmaz oldugu anlamina gelmez.

Degerlendirme cok yonlu olmalidir, cocukta hiperaktivite, dikkatsizlik, ataklik, saldirgan ve uyum sorunu yapan butun olasi nedenler gozden gecirilmelidir. Boyle bir yaklasim, cocuk hakkinda fiziksel, duygusal, bilissel ve cevresel bilgileri butunlestirmelidir.
Aile anlasmazliklari ile Dikkat Eksikligi ve Hiperaktivite birbirlerini kotulestirir. Bu fasit daireyi kirmak, anne-baba depresyonu, es gecimsizligi, gerginlik ve siddet gibi aile meseleleri uzerinde durmak baslangic noktasi olmalidir. Ailedeki karmasa duzeltilmedikce cocugun guclukleri uzerine etkin bir sekilde mudahale edilemez.
Anne baba yaklasiminda en onemli nokta; istenmeyen davranisin onculerinin anlasilmasi, bu onculleri degistirmek icin cevrenin duzenlenmesi, cezadan once odul pekistirenlerinin kullanilmasidir. Anne babalar genellikle cocugun negatif davranislari uzerine yogunlasmalari nedeniyle, cocugun olumlu davranislarina odaklanamazlar. Odul sistemleri, mola yontemi ve diger disiplin metotlari, zor durumlarda umitlendirme ve iyi davranisi idame ettirme metotlari uygulanmalidir. Burada amac tedavi etmekten daha cok cocugun davranis problemlerini aile yardimiyla azaltmak ve uygun potansiyel davranislarini artirmaktadir. Stres karsisinda anne-babanin kendi gosterdikleri tepkileri bilmeleri, ayrica cocuk ve aile arasinda iletisimi duzenlemede etkilidir.

Hiç yorum yok: